bugün

söylenenler ispatlanmadan her
geçen dakika yalan olasılığının
artmasıyla alakalıdır.
sarai sierra'nın katilini yüzlerce
mobese kamerasından süzenler,
reyhanlı'yı 1 günde çözenler bu
olayın failini/faillerini
bulamıyorlar.
sündürdükçe sündürüyorlar.
video kaydı falan istemiyoruz.
fotograf da mı yok? oysa siz çok
seversiniz fotograf yayınlamayı.
bir uyutma yalanıdır.

en büyük ağızlardan çıkmıştır.

görüntü yoktur, ispat yoktur.

söylediği her cümle yalan olanların inatla var dediği yalandır.

söylendiğinde birileri hüloooğğğğğğ diye bağırır, göt kılları ağarır ama yalan olduğunu kabul etmezler.
türbanlısı, başı açığı ne fark eder canım, kadınlara zaten el kaldırmamalı, bu tip söylemler toplumu bölmenin farklı bir yöntemidir.
tayyip erdoğanın çok güzel bir lafını kendisine hatırlatmak isterim : ispatlamayan şerefsiz alçaktır .
bugün hürriyetteki şu yazıya konu olmuş iddiadır; http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/24816351.asp
milleti kin ve nefrete sürüklemek diye bir suç yok muydu.
Akp'nin başörtüsünü istismar ederek, kendi taraftarlarını kışkırtmak amacıyla söylenmiş yalandır. Gerçekler daha sonra ortaya çıkmış, tayyip göt olmuş ve daha sonra hiç bir mitinginde ağzına kabataş'ın adını dahi alamamıştır.
yalancıdan musluman olurmu olmazmıs sorusuna cevap aranmaktadır.
kabataş yalandı, bu gerçek;

http://alkislarlayasiyoru...ikip-bir-kadina-saldirmak
Bir "ekmek almaya gidiyordu :(" değildir.
müslüman ahlakını gösteren yalandır.

tutup izledim ettim fenaydı aman diyenler inandığı dinin değerlerini göstermiştir.
şimdiye kadar benim gördüğüm en iğrenç, en organize, en ahlaksız yalandır. belki bugün bunun farkına varamayanlar olabilir, belki bu yalanı hala "siz inanmıyorsanız biz naapalım" dangalaklığıyla savunmaya çalışanlar olabilir. ama enver paşa dönemi için sarıkamış neyse (sarıkamış faciası da ittihat terakki gidene kadar pek fazla konuşulmamış, üzerinde durulmamıştı) bu dönem için de kabataş yalanı o olacaktır. umarım kendisine gazeteci diyen o ahlaksızlar da bunun hesabını verirler zamanı geldiğinde.

ama ben farklı bir şeyin üzerinde durmak istiyorum. öncelikle bunun yalan olduğunu nasıl anladığımızı bir kez daha usanmadan anlatalım. aslında şöyle yapalım, kadının beyanı esastır ya hani, o halde bu kadıncağızın(!) verdiği röportaja başvuralım.

"Ben eşimi beklerken kalabalık bir grup benim yanıma doğru gelmeye başladı. Karşılaştıkları kişilere küfür ve hakaret ediyorlardı. Bunlar arasında bulunan erkeklerin üst kıyafeti yoktu."

"Bir kadın benim başörtümü kaldırdı ve yüksek sesle ‘Tayyip’in orospusunu buldum beyler, gelin s..in’ diye bağırmaya başladı."
"Bebeğim vardı, onu salladılar arabada, darp ettiler."
"Üç dört kişi üzerime idrarlarını yaptı. Bir kadın ‘Başörtüsüne işeyin’ diye bağırıyordu. Beni tekmelerken ‘Şerefsiz evladı, orospu çocuğu, eşarplı kaltak, biz devrim yapacağız, Tayyip’i de seni de s..ke s..ke yollayacağız’ diye bağırıyorlardı. Bunların arasında yanılmıyorsam üç dört kişi ‘Başörtüsüne işeyin’ diye bağırıyordu. Ben yere kapaklanmıştım."
"Tam bu esnada bir şahıs benim başıma doğru erkeklik organıyla sürtünmeye başladı. Başka bir şahıs da arkama geçerek cinsel organıyla sürtünüyordu. Yine vücudumun değişik yerlerinden cinsel saldırıda bulunanlar vardı. Ben şahıslardan emekleyerek kaçmaya çalıştım ama başaramadım…"

şimdi elimizdeki görüntülere bakalım: https://www.youtube.com/watch?v=KZWxblQMJ9A

öncelikle bu videoyu malak gibi izleyip sonra da "ne var ki bunda, ne yani şimdi, kanıtınız bu mu" diyen gerzeklere bir cevap vereyim: lan mal! zaten sana kimse bir şey olduğunu söylemedi. sorun da o zaten! bir bok olmuyor işte. kadının "kabataşta eşimi bekliyordum" dediği zaman aralığının görüntüleri bunlar. orada görevli memurlar var, başka zibilyon tane insan var. bir olay olsa en azından bir dönüp bakma zahmetinde bulunurlar değil mi? peki bu görüntülerde kadının üzerine işemeleri, cinsel organlarını çıkarıp sürtmeleri falan mümkün görünüyor mu size? hele hele bebeğin arabasını sallamaları falan? oradaki o kadar insan da zahmet edip ne oluyor lan orada diye bir bakınmıyorlar bile öyle mi? hadi onlar da gezici olsun, çapulcu olsun. peki ya memurlar? onlar da mı eylemci amk?

işte yalan bu kadar bariz. adli tıp raporu da ortada: http://www.baskahaber.org...a-ugradgn-iddia-eden.html kadının bahsettiği şeylerin olmasına imkan yok. morlukların sebebinin ne olduğu da belli değil. ama şurası gerçek ki eğer ufak çaplı bir şeyler yaşanmışsa bile kadının iddia ettiği şeylerin olması mümkün değil. (bayıltana kadar dövmeler, üstüne işemeler ama hiç kimsenin bir dönüp bakmaması falan)

bu nasıl bir ahlaksızlıktır lan? bu nasıl bir yalandır allah aşkına? bir insan nasıl bu kadar düşebilir? nasıl bu kadar ahlaksız olabilir? bir millet göz göre göre nasıl böyle bir oyuna getirilebilir?

kadının röportajı bile doğrudan propaganda amacını dışa vuruyor. "Tayyip’in orospusunu buldum beyler, gelin s..in" allah aşkına size hiç mantıklı geliyor mu lan? yolda bir başörtülü görüyorlar, tayyipin orospusu diye üzerine atlıyorlar? lan orada başka yüzlerce daha başörtülü kadın var. neden bu kadın? nasıl bir cesaretle cinsel organlarını kabataş gibi dakikada on binlerce insanın gelip geçtiği bir yerde çıkarıp kadına sürtsünler? buna kim, nasıl inanabilir?

peki şimdi bunun yalan olmasını düşünün. güya iffetini muhafaza etmek üzere başını örten bir kadın çıkıyor ve sırf bir takım siyasi meselelere meze olmak için, kim bilir hangi çıkardan dolayı "üzerime cinsel organlarını sürttüler, başörtüme işediler, tayyipin o.pusunu s.kin diye bağırdı bazı kadınlar " diye yalan söylüyor. bundan daha aşağılık bir durum olabilir mi acaba? para için bedenini satmak, önüne gelenle düşüp kalkmak falan... bunların hangisi şu yalanları söylemekten daha ahlaksızca ve sapıkça olabilir?

bakın hiç gündeme gelmemiş, burada benden önceki bir entride bir yazar arkadaşımızın paylaştığı videoya bakalım bir de: http://alkislarlayasiyoru...ikip-bir-kadina-saldirmak

hani bazı o.çler "başörtülü olmasaydı anıra anıra bağıracaktınız kadına saldırdılar diye değil mi lan" diye çemkiriyorlar ya. bu videodakine ne diyecekler peki? "kadın da tahrik etmeseymiş, az bile yapmışlar, ne var ki bunda?..."

şunu unutmayın ki rüzgar eken fırtına biçer. bugünler bitecek, devran dönecek. yaptığınız her şeyin bir karşılığı olacak. attığınız her yalanın, kanına girdiğiniz her masumun hesabı sorulacak. o günler geldiğinde bu günleri iyi hatırlayın olur mu? yavşak yavşak kıvırırken, bugün dediklerinizi yalarken bugünleri iyi hatırlayın olur mu? olur da gerçekten mağdur olursanız bir gün ve insanlar elinizden tutmaktan çekinirlerse, sizden yardımlarını esirgerlerse bunun sebebinin sırf o insanların "gaddar, zalim, insanlıksız" olmalarından kaynaklanmadığını, daha çok sizin gibi iki yüzlü riyakarlara yardım ederek başlarına iş almaktan çekinmelerinden kaynaklandığını bilin olur mu? benim gelecekte büyük ihtimalle içine düşeceğim durum budur çünkü.
yenibosna'da gerçek olmuştur.

(bkz: benim başörtülü bacımın kafasını patlatanlar)

yetişin komşular! zulüm var! bakın kemalist zihniyet bacılarımıza neler yapıyor! sütçü imam'ın torunları, neredesiniz?