bugün

iznik'teki Bizans dönemi eserlerinin başında surlar ve sur kapıları gelmektedir. Roma dönemi surlarının üzerine yapılan Bizans surları ve Osmanlının onarımları ile bu surlar Anadolu'nun en iyi korunmuş savunma sistemleri arasındadır. Helenistik dönemin önemli bir yapılanması olan Hippodamos planı düzeninde, birbirini kesen caddelerden oluşan şehir planında iznik'in iki ana caddesi Antik Cardus ve Decumanus sur kapılarına kadar uzanmaktadır. Bizans sur kapılarından günümüze istanbul, Lefke ve Yenişehir Kapısı gelmiş, Göl Kapısı, Hotos Kapısı ve duvarlardaki diğer küçük kapılardan önemli bir kalıntı günümüze ulaşamamıştır. Bunlardan Lefke ve istanbul kapıları Roma zafer takları biçiminde olup, MS.123 yılındaki depremden sonra surların içerisinde kalmıştır.

Helenistik dönemde 16 stad (2.893) uzunluğundaki ilk şehir surlarının kalıntıları günümüze gelememekle beraber, o dönemde şehrin daha küçük olduğu ve surların da küçük kapsamlı olduğu anlaşılmaktadır. Günümüze gelen surların büyük bir bölümü MS.258-259 yıllarında Trakya'dan gelen göçlere karşı koyabilmek için imparator Gallienus (253-260) zamanında yapılmaya başlanmış, Marinus, Quietus (260-261) döneminde çalışmalar devam etmiş, eski surlar yenilenmiştir.

istanbul Kapısı yakınındaki burçlarda bulunan bir kitabede şehrin 727'de Arap ordularınca kuşatıldığı ve surların güçlendirilmesi için de iznik tiyatrosunun kesme taşlarının sökülerek burçlarda kullanıldığı öğrenilmektedir. imparator III.Leon ve V.Constantinius'un özellikle surları güçlendirdiği ele geçen kitabelerden öğrenilmektedir. MS.740 yılındaki deprem iznik sur ve burçlarının bazı bölümlerini yıkmış ve imparator II.Mikhail (847-867) 859 yılında surları yeniden düzenlemiştir. iznik'teki 1065 depremi surlara zarar vermiş ve Bizans imparatorluğu sırasında bu sırlar yeniden onarılmıştır. Laskarisler döneminden günümüze gelen bu surlar düzgün bir planı olmamakla beraber 4.970 m. uzunluğunda son derece düzgün bir savunma hattını oluşturmuştur.

iznik'te günümüze gelebilen surlar; ana surlar, ön surlar, hendekler ve kapılar olmak üzere dört ayrı bölümden meydana gelmiştir. Bunlardan ana surlar, 11 m. yüksekliğinde olup kare ve yarım yuvarlak kulelerle desteklenmişlerdir. Bunların önünde 16 m. uzaklığında daha alçak bir ön duvar ile içi su ile doldurulmuş bir hendek bulunuyordu.

Duvarlar üç sıra taş ve üç sıra tuğla ile örülmüştür. Bu yapı sistemi ile iznik surları istanbul surlarına benzemektedir. iznik'in her iki sur duvarının da birbirlerinden 60-70 m. aralıklarla yerleştirilmiş, ana surda 108, dış surda 130 olmak üzere toplam 238 kulesi bulunuyordu. Roma ve Bizans döneminde yapılan bu surlardan Roma dönemine ait olanlar tuğladan, Bizans dönemine ait olanlar ise tuğla ve moloz taştan karışık olarak yapılmıştır. Kuleler genellikle iki katlı olup, katlar arasındaki üst örtüyü tonozlar meydana getirmiştir. Son derece sağlam ve korunaklı yapılan bu surlar Arap akınları, Haçlı seferlerine ve Selçuklulara karşı direnmiştir.

istanbul'un Haçlılar tarafından 1204'te ele geçirilmesinden sonra Bizans imparatoru ve yönetimi iznik'e gelip burada Bizans imparatorluğunu devam ettirmişlerdir. 1204-1261 yılları arasındaki bu dönemde iznik surları onarılmış, ön surlar yeni burçlarla desteklenmiştir.

iznik sur kapılarından istanbul ve Lefke kapılarını Roma imparatoru Hadrianus'un(117-138), Yenişehir ve Göl kapılarını da imparator II.Claudius Godhicus'un (268-270) yaptırdıkları ele geçen kitabelerden öğrenilmiştir. Roma imparatorluk dönemi mimarisinin teknik ve üslubunu yansıtan bu kapılar aynı zamanda birer zafer takı görünümündedirler.

Yazılar alıntı olmakla birlikte bir kısmı tarafımdan değiştirilmiş, yazının orjinalinden bazı kısımlar silinmiştir. iznik memleketim olup, yazı da tarih dönem ödevimdir
iznik çevresini kuşatan 4970 metre uzunluğundaki surlardır.
değeri hala anlaşılamamış en ufak bir restore çalışması bile yapılmayan kaderine terkedilmiş, eski iznik'i baştan aşağı çevreleyen surlardır, şimdilerde iznik'in büyümesi ile şehir içinde kalmıştır surlar.