genellikle bir işten kendi isteğiyle ayrılmak manasında kullanılan bileşik fiil.
bir işten zorlayarak, baskı yaparak, hakkında soruşturma açılacağı tehditleri savurarak da yaptırılabilir kişiye. çünkü bilinir ki kişi görevden alınsa mahkeme hakkı doğar. akabinde görevine dönebilir. bir de tazminat olayı vardır. mesela futbol klüpleri hocalarına tazminat ödememek için görevden ayrılıyorum diyene kadar tahammul eder.
+patron: spchbbbl bey, hiç iş yapmayıp, sabahtan akşama kadar internet başında uludağ sozluğe entry girmenizden dolayı kovuyorum sizi... insan biraz da işine bakar değil mi yauu??
-spchbbbl: sen kovmuyorsun, ben istifa ediyorum!!!
+patron: hadi len!!
-spchbbbl: fuck off!!!!
istifa mektubunu yazarsiniz
masaninizin ustunu toplarsiniz
ve kimseye gorunmeden yavas yavas,
binadan cikarsiniz
her yerde hatiralar gozunuzde canlanir
ama kapidan cikana kadar
dayanirsiniz
kapidan cikinca bir sigara yakar
arkaniza bakmadan sokaktaki kalabaliga karisirsiniz
cunku bilirsiniz
yeni bir seyler yapmak icin
önce yikmak gerekir.
bu kadar basit......
hukuki açıdan bakılsdığında patrona istifa ediyorum deyip çekip gidilmesi hatalıdır. işveren sizden iki aylık ücretiniz kadar bir para alabilir *. ayrıca kusurunuz çok büyük olmadıkça ya da tazminat alabilecek durumdaysanız kovulmak iyi bir şeydir. sonuçta tazminat alırsınız.

ayrıca biri size "kovuldun" dedikten sonra artistlik yapıp "hayır ben istifa ediyorum" demiş olsanız bile hukuken kovulmuş olursunuz. yani tazminatınızı alabilirsiniz. *

edit: ikinci paragrafta anlatılanlar ben iş hukuku dersi alırken geçerliydi. kanunlarda değişiklik olmuş olabilir. mühendislik okuyan biri olduğum için yapmış olduğum yorumu okuyup da gaza gelmemenizi rica ederim.
istifa ettikten sonra bir kaç gün kalıp yeni gelene işi öğretme gafletine düştüyseniz yıllarca çektiğiniz sıkıntıların katmerlisini çektirirler . ( tecrubeyle sabit )
(bkz: siz beni kovmuyorsunuz ben istifa ediyorum)
her ne kadar hafif bir burukluk olsa da zaten artık olmak istemediğiniz yerden ayrılmanın haklı sevinci tüm burukluğu siler süpürür.
yeniye ve iyiye yürüdüğünüzü hissederken,bir yanınızın çok ama çok acımasıdır.Hayallerinizi,umutlarınızın artık o işyeriyle kesişmediğini hissetmişsinizdir,mecbur kalmışsınızdır,ağır mobbing görmüşsünüzdür,gitmek zorundasınızdır işte.Dilekçeye ''kendi isteğimle'' yazarken,altına o işyerinde atacağınız son imzayı atarken içiniz acır yinede.üstünüze zimmetli şirket eşyasını teslim edersiniz,o anda anlarsınız işin ciddiyetini,antetli kağıtlarını falan değilsede;belki şirket yemeklerini özleyeceğinizi.kapıdan son kez çıkıp yüzünüze temiz hava çarptığında,mutlu oluverirsiniz tekrar. yeniye,daha iyiye yürüdüğünüzü;bir çürük dişi çektirdiğinizi hissedersiniz.Sanki fonda eye of the tiger çalmaktadır.Omuzlarınız dik,bakışlar mağrur yürürsünüz.
- kovuldun!...
+ sen beni kovamazsın istifa ediyorum!...
- git işine bee!.. yeşilçam mı burası?
+ hönk???? *
muthis bir duygudur. ozellikle eylem gerceklestirildikten sonra patronun saskin yuzu gorulmeye degerdir. herkesin bir kerede olsa yasamasi gerekir.
- bu dosyalar neden hazırlanmadı?
+ hmm fırat bey onlar hazır aslında ama ben size yollamayı unutmuşum.
- ne demek unutmuşum, kaç kere sölicem bunlar bana her akşam yollanacak!
+ tamam fırat bey bağırmayın, şimdi de yollasam farketmeyecek, nasılsa merkez ofise haftabaşı gidiyor.
- ya sen anlamıyor musun benim sölediklerimi, basmıyor mu?
+ siz benimle nasıl böyle konuşabiliyorsunuz, müdürüm olmanız bana hakaret etme yetkisi vermiyor, bu şartlar altında sizinle çalışamam, istifa ediyorum.
- nasıl istersen. o dosyaları akşam istiyorum. hadi sana iyigünleeeeer.
+ fırat bey anlamadınız sanırım, istifa ettim ben ne dosyası?
- ne istifası?
+ akşam ya da yarın sabah ofise uğrayıp istifamı bırakırım, iyigünler. çat.

ilk dakikalar için:

(bkz: dünya varmış)

sonrası için:

(bkz: ne yaptım ben)
insanın kendine güven duyma noktasının en zirvelerinden bir tanesidir. süper bir duygudur. istifa verildikten sonra ki diğer çalışanlar tarafından size ''kahraman'' gibi bakılması olayı ise bir isyankarın sistem çarkı karşısında ki duruşunun bir umut ışığıdır. hayatta tadına varılması gereken duygulardandır.
eğer öğretmenseniz arkanızdan bir çok öğrencinin ağlamasıyla sonuçlanacak olay. tabi seviliyorsanız! haa sevinen haytalarda olacak... olma mı?
çalıştığınız iş yerindeki aksalklıkların artık umurunuzda olmaması gibi faydaları bulunan eylemdir. rahatlatır, mutluluk verir.
(bkz: aziz yıldırım)
özellikle bankancı yapıyosa tadından yenmeyen bi eylemmiş.arkadaşlarımın yalancısıyım.sırf onların zihinsel orgazmlarının nedenini anlayabilmek için bulunmak istdiğim eylem.
Daha iyi bir yerden teklif alındığı takdirde yapılmasının gayet zevk vereceğini tahmin ettiğim eylemdir.
sisteme karşı gelen bünyenin, cesaret isteyen eylemi..
bu eylemde bulunan insanlar "işsizlik sigortası"ndan yararlanamazlar.. bu yüzden uzun soluklu bir çalışmışlığınız var ise iyice düşünmek gerekebilir hazırda bekleyen bir iş yok ise..
eylemin gerçekleştirildiği anda kendisiyle gurur duyan ve hafifleyen insanın, bir gün sonra; 'ben ne yaptım, ne olacak şimdi' nin ağırlığını hissetmesine neden olacağı adımıdır.
zaman zaman büyük bir hareket gibi görünsede, belki zorluklardan kaçış da diyebiliriz.
artık tak etmiştir patronun tutarsız tavırları ve istekleri. kendisini işveren olarak değil de hayat veren olarak görmeye başladıklarında patronlar, onlara verilen her taviz kendi hayatınızdan alınan bir parça olmaya başlar. bütün bunları kaldırabilme gücünüz de piskolojinizin sağlamlığıyla orantılıdır ki ayıya dayı demek köprü çok uzunsa ve ucu görünmüyorsa imkansız olmuş olur.

bütün bunları kafamda yorarak kararımı vermemin ertesi günü bir cumartesiye de rastlasa sabah erkenden işe gelerek o gudubet o gülerken karnı hiç oynamayan yapmacık ve sahte kişinin karşısına geçip bütün olan bitene bir son vermekti niyetim. saatlerce işe teşrif etmelerini bekledim masamda boş boş oturarak ve kafa karışıklığımı dağıtmak için bu entryi yazarak. ve kendileri az önce teşrif ettiler. birazdan özel olarak konuşmak istememi belirtmeme rağmen ve anlamasına rağmen nelerden bahsedeceğimi "işimin bitmesini bekler misin?" gibi kendisinden beklenen o, "son sözü ben söylerim." edasıyla saçaladı telefonda. ona birazdan kimin hayatıma yönvermekteki tek yetkili olduğunu belirtip işinin işim olmadığını söyleyeceğim. bunun adına da sözlükte baktım istifa denmekte.

toplnatıdan sonra bir edit girermiyim bilmiyorum. piskolojime bağlı ...
iki kez yaptıgım ve insanda garip duygulara yol acan,aslında kişilikli,prensipli,gururlu olmaktan ileri gelen radikal bi karardır.
iş size cidden sıkıntı vermeye başladığında, yapmanın insanda haz duygusu oluşturduğu eylem.
(bkz: istifa etmenin verdiği dayanılmaz zevk)