bugün
- cumaya gidenlerin çok azalması21
- bik bik'in balona binmesi34
- vatandaşlık farkı alan otel19
- ayça tilki8
- anın görüntüsü18
- 170 boyunda olduğum için hep reddedildim14
- 1 m dolara bu bebeğe sertçe tokat atar mısınız10
- aleyna tilki'nin en seksi fotoğrafı8
- alınan en güzel iltifat11
- bir kadının yemek ısmarlaması14
- ideal duş alma sıklığı14
- türkiyede çok abartılan arabalar14
- futbolcu ismiyle nick almak10
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi15
- arkadaşlar sizden bir şey rica edebilir miyim8
- icardi190524
- artificialintelligence15
- icardi1905 silik olsun kampanyası28
- kız mı erkek mi belli olmayan yazarlar8
- adanada polisin saldırganın ayağına sıkması14
- icardiyi tokat manyağı yapmak12
- yol bitimindeki kuytu mekan8
- kanınıza rengini verir misiniz9
- suriyeliler suriye'ye dönsün9
- erkeğe ne hediye alınır31
- sırtınızı bir sözlük kızına dayar mısınız17
- uzağı göremeyen insan11
- millet açsa neden kafeler tıklım tıklım28
- 27 nisan 2024 fenerbahçe beşiktaş maçı24
- integralin müfredettan kaldırılması15
- 26 nisan 2024 adana demirspor galatasaray maçı25
- kültürlü entelektüel alçak gönüllü güzel kadın13
- kekeme olan biri doktor olurmu11
- nickini google da aratınca çıkan ilk görsel16
- seni seviyoruz insan olmaya çeyrek kala8
- bik bik moderatör olunca bana kız ayarlar mı10
- antalya'ya abartılmış şehir diyen göt11
- nervio'nun ellerinde cenneti koklamak9
- pahalılıktan dolayı suriyeye dönen kadın8
- genç kızlıktan teyzeliğe geçiş8
1960 sonrası toplumcu şiirin ikinci kuşak şairlerindendir...
"sen yoksun"
Bir zamanlar öyleydi
Diyelim duruyordun bir ağacın yanında
Kış oluyordu diyelim, tek yaprak olmuyordu dallarda
Şimdi kimse inanmaz buna ama
Çiçekle donanıyordu ağaç bir anda
Kuşu bile oluyordu hatta
Değdiriyordun diyelim parmağını
Hüzne yavaşça
Eriyip rengârenk bir uçurtma
Oluyordu o an
Hüzün dokunmanla
Diyelim bakıyordun ağlayan bir çocuğa
Donup kalıyordu gözyaşları çocuğun
Akarken yanağında
Bir zamanlar öyleydi
Şimdi yoksun
Mevsim kış, vakit hüzün
Ve bütün çocuklar ağlıyor
"sen yoksun"
Bir zamanlar öyleydi
Diyelim duruyordun bir ağacın yanında
Kış oluyordu diyelim, tek yaprak olmuyordu dallarda
Şimdi kimse inanmaz buna ama
Çiçekle donanıyordu ağaç bir anda
Kuşu bile oluyordu hatta
Değdiriyordun diyelim parmağını
Hüzne yavaşça
Eriyip rengârenk bir uçurtma
Oluyordu o an
Hüzün dokunmanla
Diyelim bakıyordun ağlayan bir çocuğa
Donup kalıyordu gözyaşları çocuğun
Akarken yanağında
Bir zamanlar öyleydi
Şimdi yoksun
Mevsim kış, vakit hüzün
Ve bütün çocuklar ağlıyor
(bkz: şiirin üç kuralı)
tanrısına da güven olmaz bu istanbul un
hep yarına erteliyor kıyameti
dizelerinin sahibi..
hep yarına erteliyor kıyameti
dizelerinin sahibi..
neden biliyorum ama ahmet telli ye özendiğini düşündüğüm şair. ya da etkilendiğini diyelim..
"sevincin eşiğindesin
kan izi var eşikte
ve içerde kanayan
ince bir inci
hadi gir içeri
inciyi bul
kanı sil
kurtar sevinci"
dizelerinin sahibi şair.
kan izi var eşikte
ve içerde kanayan
ince bir inci
hadi gir içeri
inciyi bul
kanı sil
kurtar sevinci"
dizelerinin sahibi şair.
aşkın en umarsız halini anlattığı şiiriyle, beni benden alan şair.
iki taksi çarpıştı az ötemizde ve biz
Katıla katıla güldük
Aşktı bize unutturan dünyayı
Biz ki kimsesiz bir kedi görsek sokakta
Alıp eve getirirdik daha dün
Ey insanlık, anla ve bağışla bizi
Felaketlere gülecek kadar
Seviyoruz birbirimizi.
iki taksi çarpıştı az ötemizde ve biz
Katıla katıla güldük
Aşktı bize unutturan dünyayı
Biz ki kimsesiz bir kedi görsek sokakta
Alıp eve getirirdik daha dün
Ey insanlık, anla ve bağışla bizi
Felaketlere gülecek kadar
Seviyoruz birbirimizi.
1948'de Balıkesir'de doğdu. istanbul Eğitim Enstitüsü Türkçe Bölümü'nü bitirdi. Çeşitli illerde ve istanbul'da edebiyat öğretmenliği yaptı. Öğretmenlikten ayrıldıktan sonra yayınevleri ve reklam şirketleriyle, Cumhuriyet gazetesi ve Yazko'da çalıştı. ilk şiirinde ikinci Yeni akımının etkisinde kaldı. ilk kitabında yalınkat, yeterince işlenmemiş, devrimci, slogancı şiirler dikkat çekti. Sonraki yıllarda toplumsal gerçekçiliğe yöneldi. Biçim ve öz dengisine özen göstererek kendine özgü bir anlatım kurdu. Yalınlık, duruluk, lirizm, özlülük, uyak kullanmaya eğilim, uyaklar yardımıyla yaratılmak istenen şaşırtmacalı bir söyleyiş bu anlatımın temel özellikleri olarak sıralanabilir.
önde gelen şiirleri;
UÇURUM
iÇ iÇE
SEViŞKEN
ÖLÜM HAYATI KUŞATALI BERi
EL ELE
AŞK ÇEKiŞEN
EŞiKTE
KARŞILIKLI AYAKTA
GÖKYÜZÜ VE ŞiiR
ŞiiRiN ÜÇ KURALI
ÖZLEM
UÇURUM
iÇ iÇE
SEViŞKEN
ÖLÜM HAYATI KUŞATALI BERi
EL ELE
AŞK ÇEKiŞEN
EŞiKTE
KARŞILIKLI AYAKTA
GÖKYÜZÜ VE ŞiiR
ŞiiRiN ÜÇ KURALI
ÖZLEM
(bkz: şer sureleri)
ismail uyaroğlu "kirli şiir" adlı kitabında belirtildiği üzere aydın ortaklar öğretmen okulunu, şimdiki adıyla ortaklar anadolu öğretmen lisesini bitirmiştir.
uyaroğlu şiirinde biz buna "kanını kaynatmak" deriz.
düşünün: bir şair tanıyorsunuz, onu çok seviyorsunuz, onu devamlı okumak istiyorsunuz, âdeta şiirleriyle yaşıyorsunuz. sonunda bu şairin sizinle aynı okuldan mezun olduğunu öğreniyorsunuz.
uyaroğlu şiirinde biz buna "kanını kaynatmak" deriz.
düşünün: bir şair tanıyorsunuz, onu çok seviyorsunuz, onu devamlı okumak istiyorsunuz, âdeta şiirleriyle yaşıyorsunuz. sonunda bu şairin sizinle aynı okuldan mezun olduğunu öğreniyorsunuz.
KOÇAKLAMA
çıktım dağın başına da
adım kazdım taşına
ölüm namert belalımdır
bakmaz gözüm yaşına
bu dağların rüzgarından
hoştur aman benim başım hey
ölüm düşme peşime
gençtir daha benim yaşım
düz ovaya inilir mi
ölüm yıldı sanılır mı
düşman sinmiş yolun gözler
bile bile yanılır mı
günü gelince onar yüzer
biner biner ölürüz
vuruşmaktır aslımız bizim
döner döner ölürüz
çıktım dağın başına da
adım kazdım taşına
ölüm namert belalımdır
bakmaz gözüm yaşına
bu dağların rüzgarından
hoştur aman benim başım hey
ölüm düşme peşime
gençtir daha benim yaşım
düz ovaya inilir mi
ölüm yıldı sanılır mı
düşman sinmiş yolun gözler
bile bile yanılır mı
günü gelince onar yüzer
biner biner ölürüz
vuruşmaktır aslımız bizim
döner döner ölürüz
Tanrı kabul etmiyor
Sen evlat edin şeytan beni
Şiirimi kötülüklerle donat
Günahla güzelleştir
Utandırmam seni,sapkın ve şair
Yazıyor amel defterime,suçu:
şer ve şiir...
Sen evlat edin şeytan beni
Şiirimi kötülüklerle donat
Günahla güzelleştir
Utandırmam seni,sapkın ve şair
Yazıyor amel defterime,suçu:
şer ve şiir...
kanla gargara yapınız sabahları
çiğ et çiğneyiniz
gece uyurken bile o zaman
büyür iştahla dişleriniz
yemeklerde sevdiklerinizin tabağına
bir ölçü arsenik
renk katar yemeğe ölüm tadı verir
uydurma sanılmasın bu bilgiler
hepsi ansiklopedik
kim o şaşkın selam veriyor size
canına mı susamış ne
verirse versin kendisi bilir
bıçağınız duruyor ne güne
metin, ışıl, erdal, sevim
iyi yurttaşlarsınız hepiniz, notunuz iyi
kötü bir yurttaş
ikamet ediyor fakat bu şiirde
cinayet dersi pekiyi
çiğ et çiğneyiniz
gece uyurken bile o zaman
büyür iştahla dişleriniz
yemeklerde sevdiklerinizin tabağına
bir ölçü arsenik
renk katar yemeğe ölüm tadı verir
uydurma sanılmasın bu bilgiler
hepsi ansiklopedik
kim o şaşkın selam veriyor size
canına mı susamış ne
verirse versin kendisi bilir
bıçağınız duruyor ne güne
metin, ışıl, erdal, sevim
iyi yurttaşlarsınız hepiniz, notunuz iyi
kötü bir yurttaş
ikamet ediyor fakat bu şiirde
cinayet dersi pekiyi
kaçıyorduk hızla kendimizden
ve hayat denen heyelandan
iki hapçı, bir konsomatris
bir komi, bir de ben
elimizde kör birer bıçak
sığınmak üzere bir şiire
ağlaşarak
siz çıktınız karşımıza ve sizin
hal ve gidiş şeyleriniz
dokunmayın bizim baykuşumuza beyler
çığ düşmemiş hiç hayatına
dengeli bireylersiniz siz
uykusu düzenli, rüyaları aydınlık, ferah
yakası hep temiz, tırnakları da
ve vites düşüren hemen
viraja ve hayata girerken
ipek don giyer yazları
ipek mendille silersiniz ayakkabınızı
size çalışır bütün ipekböcekleri
kibarsınızdır ve kibar kokular
yayılır mendilinizden
nerden mi belli
zeki müren dinlemenizden
ama dokunmayın bizim baykuşumuza
kirlidir mendilimiz bizim, kanlı
ve kötü şarkılar dinleriz devamlı
yalayarak iyileştirmesi gibi yarasını
vurulmuş bir ceylanın
aranağmesinde intihar saklı
bitirirken kendim için, küfür babında:
dokunmayın benim baykuşuma
şiirdir demem yoksa, kötü konuşurum
adabımuaşeret tanımam ben, a(k)siyimdir
defolun beylerrr!
ve hayat denen heyelandan
iki hapçı, bir konsomatris
bir komi, bir de ben
elimizde kör birer bıçak
sığınmak üzere bir şiire
ağlaşarak
siz çıktınız karşımıza ve sizin
hal ve gidiş şeyleriniz
dokunmayın bizim baykuşumuza beyler
çığ düşmemiş hiç hayatına
dengeli bireylersiniz siz
uykusu düzenli, rüyaları aydınlık, ferah
yakası hep temiz, tırnakları da
ve vites düşüren hemen
viraja ve hayata girerken
ipek don giyer yazları
ipek mendille silersiniz ayakkabınızı
size çalışır bütün ipekböcekleri
kibarsınızdır ve kibar kokular
yayılır mendilinizden
nerden mi belli
zeki müren dinlemenizden
ama dokunmayın bizim baykuşumuza
kirlidir mendilimiz bizim, kanlı
ve kötü şarkılar dinleriz devamlı
yalayarak iyileştirmesi gibi yarasını
vurulmuş bir ceylanın
aranağmesinde intihar saklı
bitirirken kendim için, küfür babında:
dokunmayın benim baykuşuma
şiirdir demem yoksa, kötü konuşurum
adabımuaşeret tanımam ben, a(k)siyimdir
defolun beylerrr!
(bkz: kedileri severken ağlayınız)
işte geldim, hadi konuşalım
hayır, hayat
sıkıyor artık beni
ölümden söz edelim
ölümden önemli konu var mı?
düştüğü yeri yakar ölüm
söyle hayat yakar mı?
hayır, hayat
sıkıyor artık beni
ölümden söz edelim
ölümden önemli konu var mı?
düştüğü yeri yakar ölüm
söyle hayat yakar mı?
pek adı geçmeyen, türk edebiyatının en güçlü kalemlerinden biri.
Gül
Yıllar süren o büyük yıkımdan
Kurtardım bu gülü
Ve işte sana sunuyorum
Yeni bir renk ver ona
Yap büyünü
Bir kere bak
Gözlerinin rengini alsın
iki kere bak
Sindirsin o rengi
Üç kere bak
Ve bırak
Yalnızca dinle artık
Duyacaksın değişimin sesini
Yıllar süren o büyük yıkımdan
Kurtardım bu gülü
Ve işte sana sunuyorum
Yeni bir renk ver ona
Yap büyünü
Bir kere bak
Gözlerinin rengini alsın
iki kere bak
Sindirsin o rengi
Üç kere bak
Ve bırak
Yalnızca dinle artık
Duyacaksın değişimin sesini
Gül 3 (ismail Uyaroğlu)
Her çocuğa bir ad konur
Mustafa: acı olur onun göbek adı
Ramazan: acı olur onun göbek adı
Halil: acı olur onun göbek adı
Kızlara da çiçek adları konur
Ve genellikle
Kuytu bir gül hecesi
Süsler çoğunun çeyizini
Gül, Güllü, Gülten, Gülşen, Gülden, Gülhas
Gülnaz, Gülcihan, Gülfidan, Gülderen, Gülseren...
Böylece kan yürüsün istenir
Çiçeklerin sevinci yürüsün de
ışısın yüzleri
Ama hayat acıdır
Ve acı olur onların da göbek adları
[Evet, her dilde
Türlü söylenişi olan gül
Çocukların dilinde yerini
Bir sözcüğe bırakır: kül]
Her çocuğa bir ad konur
Mustafa: acı olur onun göbek adı
Ramazan: acı olur onun göbek adı
Halil: acı olur onun göbek adı
Kızlara da çiçek adları konur
Ve genellikle
Kuytu bir gül hecesi
Süsler çoğunun çeyizini
Gül, Güllü, Gülten, Gülşen, Gülden, Gülhas
Gülnaz, Gülcihan, Gülfidan, Gülderen, Gülseren...
Böylece kan yürüsün istenir
Çiçeklerin sevinci yürüsün de
ışısın yüzleri
Ama hayat acıdır
Ve acı olur onların da göbek adları
[Evet, her dilde
Türlü söylenişi olan gül
Çocukların dilinde yerini
Bir sözcüğe bırakır: kül]
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar