bugün

imza; el yazısı ile namın kağıda yazılmasıdır. ecnebiler soyadlarını yazarlar. soy adı da anlaşılacağı üzre isimdir.
imzada zaten isim yazılır.
biz türkler bunun pek farkında olmasak, imza at denince imzaya ayrılan boşluğu maksimum oranda doldurmak amaçlı karalama yapsak da, işin doğrusu budur, adını ve soyadını tam olarak yazan insan doğrusunu yapan insandır.
(bkz: mustafa kemal atatürk)
bazı ülkelerde kişinin imzasının el yazısıyla yazılan isim ve soyisim olması kuraldır. mesela almanya'da.
neymiş? demek ki almanya vatandaşları devlet zoruyla megolamanlaştırılıyormuş.
akılda kalan imza şeklidir. illa her şeyi psikologlara danışmaya gerek yok. adam yemeği yavaş yese psikologlara göre şöyle filan, arabasını normal hız sınırında sürse kişilik bilmem nesi, insanları biraz rahat bırakın da istedikleri gibi davransınlar. normal hayatta gayet normal olan davranışları psikologlara danışmaya gerek yok, psikologlara sadece psikolojik bozukluklar için başvurulur.

(bkz: her olayda paranoyak olma durumu)
doğru taktiği benimsemiş olan insandır. megalomanlıkla alakası yoktur. imza kural olarak isim soyisim ya da ismin baş harfi, soyisimden oluşmalıdır. ancak karizmatik imza attığı yanılgısıyla karalamaların üstadı olan bünyeler azımsanamayacak kadar çoktur.
kuralına göre oynayan adamdır zira bu bir kuraldır.
ne idüğü belirsiz bir karalama yapan insandan daha mantıklı bir insandır. imzanın kendisine ait olduğu belli olur hiç değilse.

türkiye'de imza sahteciliğinin en sık rastlanan sahtecilik türlerinden biri olduğuna dikkat çeken uzmanlar, usulüne uygun atılmamış basit yapıdaki imzaların, sahteciliğe zemin hazırladığını ve bu işi kolaylaştırdığını belirtiyor.
türkiye emekli emniyet müdürleri sosyal yardımlaşma ve dayanışma derneği tarafından çıkarılan çağın polisi dergisi'nin 2006 yılı ocak sayısında kriminal polis labaratuvarı müdürü grafoloji ve sahtecilik uzmanı dursun kerimoğlu'nun, "imza nedir? nasıl atılmalıdır?" konulu makalesine yer verildi.
imzanın, "altına yazıldığı metnin onandığına ya da benimsendiğine işaret sayılan, bir kimsenin kendi eliyle ve her vakit aynı biçimde yazageldiği adı" şeklinde tanımlandığı makalede, insan hayatında önemli yeri olan imzayla kişinin borç ve yükümlülük altına girdiği, iradesini beyan ettiği ve düşüncelerini açıkladığı kaydedildi. yasalara bakıldığında imzanın ne şekilde atılacağı hususunda kesin hüküm bulunmadığının kaydedildiği makalede, "imza yazılarak atılmalıdır. imzada yazılması gereken ise önad ile soyadıdır. bu, önadın baş harfi, soyadın tamamı yazılmak suretiyle de olabilir" denildi.
makalede, doğru imza atılmasıyla ilgili şu önerilerde bulunuldu: "harf karakterleri içerecek şekilde yazı niteliğinde atılan imzalar daha çok kişisel karakteristik özellikler ihtiva ederler. daha çok kişisel karakteristik özellikler ihtiva eden imzalar da o kadar güvenceli olur. çünkü, sahtelik veya aidiyet tespiti incelemelerinde
çok daha sağlıklı sonuçlar elde edilir. ayrıca yazı niteliğinde olan imzaya bakıldığında, kime ait olduğunu anlayabilirsiniz. oysa, birkaç çizgi çizilerek atılan imzayı, eğer daha önce o imza ile tanış değilseniz kime ait olduğunu da anlayamazsınız." makalede, imzanın her zaman aynı biçimde atılması ve belgeden
belgeye, zamandan zamana değişmemesi gerektiği kaydedildi.
(bkz: alıntı)
(bkz: imzasında nickini yazan insan modeli).
gerizekalı gibi üçgen mi çizelim.neyse o.
(bkz: şimdi reklamlar)
deepscream mi yazıyım imzama?
--spoiler--
lan böyle başlıklar açılır mı?
--spoiler--