bugün

(bkz: oltadaki balık türkiye)
imf ve dunya bankasinin amaci az gelismis ve gelismekte olan ulkeleri "ne batacak ne cikabilecek" durumda tutmaktir. imf avrupalilar, dunya bankasi da abd tarafindan yonlendirilmektedir. kurulus amaclari, gelismis ulkelere rakip olabilecek ulkelerin onunu kesmek, az gelismis ve gelismekte olan ulkelerin batmalarini onlemek, boylelikle gelismis ulkelere olan borclarini odeyebilecek duzeyde tutmaktair. gecmisteki basarisizliklarina baktigimizda, imf'yi kurtariciymis gibi ulkenin basina musallat etmek, dort takimi kume dusurmus teknik direktoru kurtarici diye takimin basina getirmek gibidir.
http://www.ntvmsnbc.com/news/402605.asp
konu imf'den borcu ilk kimin aldigini tartismak olmadigi icin buluttan nem kapmaya gerek yok. imf'den ve yaptiklarindan memnun olanlarin odullu test sorusu hazirlamak yerine karsi argumanlarla gelmesi gerekir.
konu ile ilgili baska bir test (100 bin suudi arabistan dinari odullu)

imf'den en son ve en cok dis borc kimin iktidarinda alinmistir?

a) beyonce knowels (borc Jay-z'den alinmistir)
b) turgut ozal
c) suleyman demirel
d) kemal sunal
e) recep tayyip erdogan
buradaki tartisma bana iki yonuyle ilkokul yillarimi hatirlatti:

1- ilkokullarda sikca yasanan bir durum, ogretmeni tarafindan konustugu veya odev yapmadigi icin uyarilan ogrencinin "ortmenim osman da yapti" diyerek kendini savunmasidir. 6-7 yaslarindaki kucuk bir ogrenci icin normal karsilanmasi gereken bu durum, ilerleyen yaslarda kullanildiginda cok cocukca olur. imf'ye bagimlilik cok artti, bu cok sakincali deyince "ismet inonu de borc aldi" demek "ortmenim osman da yapti" diyen ilkokul ogrencisinin mantigindan cok da farkli degil. ismet inonu de yapsa, turgut ozal da yapsa yanlis yanlistir ve yanlistan ne kadar erken donulse o kadar iyidir. amerika ve imf bizi kucagina almis, kurtulamayiz o yuzden tadini cikaralim demek, "eger tecavuz kacinilmazsa zevk almaya calis" mantigindan farksizdir ve de cok yanlistir.

2- tartismanin dusuruldugu seviye de beni ilkokul yillarima goturdu. "soylediklerimi nerenle anliyorsan.." gibi seviyesi sifirin altinda olan argumanlari uzun yillar duymamistim, uludag sozluk sagolsun yillar sonra yine yasadim. ilkokulvari argumanlarla dolu yaziyi bir de chp elestirisi ve ataturk sozuyle bitirdim mi, oh yeme de yaninda yat. ama adres yanlis. burada yazilanlar siyasi partilerden bagimsiz olarak tartisiliyor.
ekonomiden anlamayan ekonomi bilgisi manav düzeyindeki insan söylemidir. öncelikle imf verdiğim parayı alırım diye hiçbir şekilde tehtid edemez. ülkeler gider imf den uzun vadeli düşük faizli borç alır ancak imf bunun karşılığında o ülkelerden ekonomik alanda bazı ıslahatlar yapmalarını ister. ancak şu da bir gerçektir ki bugun içinde bulduğumuz sistem yabancıların kontrolü altındadır (dikkat çekiyorum imfin değil) . bu durum türkiyede olduğu gibi almanya amerika japonya gibi dünyanın bütün büyük ülkelerinde de böyledir. örnek olarak amerikan bankalarında sudi kaynaklı 1 trilyon dolara yakın para vardır. bu denli yüksek bir para amerikan ekonomisini bile krize sokabilecek güçtedir. yani serbest piyasa ekonomisini benimsemiş bütün ülkeler yabancı fonların etkisi altındadır ve altında olmaya devam edeceklerdir.
türklerin çalıştıkları işyerlerini satın alması gibi bir özellikleri olduğundan, bir kaç seneye kadar türkiye nin kontrolüne girmesi muhtemel işyeri.

en büyük müşterisi biz olmuşuz. bugün alışverişi kessek çalışanları maaaş alamayacak o derece yani.
"oyuncak olarak imal edilmişsin,
yalnız oynayanlar değişmiş,
sen hep seyretmişsin."
sağlık sektörüne de el atmasıyla tam anlamıyla vücut bulmuş tespittir. oyuncak parçalanmak üzeredir. aile hekimlerine 5 yıl boyunca ımf tarafından ödenecek para kesildiğinde hekimler ve hastalar ne yapacak tam bir bilinmezliktir. nereye çekerlerse oraya gitmekteyiz , alt yapıyımış , doğrusuymuş yanlışıymış kimsenin zerre kadar umrund değildir.

yaşasın tam bağımsız türkiye.
(bkz: türkiye abd nin sömürgesidir)
her sıkıştığında imf ye koşan bir ülke için kaçınılmaz son. imf yi ak sakallı dede sanan bir ülkenin kaçınılmaz sonudur.