imar affı

taşınmaz gayrimenkullerin yasal hale getirilmesi için popülist yaklaşımı olan hükümetlerin siyasi olarak mevcut düzenlemelere uymayan yapılara resmi olarak izin vermesidir. ülkemizdeki ilk imar affı, Cumhuriyet tarihinde ilk kez 1949'da gerçekleşmiştir. 5431 sayılı “Ruhsatsız yapıların yıkılmasına" ve 2290 sayılı Belediye Yapı ve Yollar Kanunun 13. Maddesinin değiştirilmesine dair kanunun 1. maddesi ruhsatsız yapılara imar planına uygun olmaları halinde yıkılmamalarına olanak sağlamıştı. Bu kanun sonraki yıllardaki uygulamalara emsal teşkil etmiştir.

Evet 24 haziran 2018 genel seçimi öncesinde yapılacakmış. Ve bunu bir maharet gibi anlatıyor sayın bakan. Bu ülkede namuslu insanlara yine salak muamelesi yapıldı. Hani seçim ekonomisi yoktu?!

https://twitter.com/sener...status/991572885444710405

seçim yatırımı.vermeye doymadılar.anketler çook feci demek ki.adamlar mevcut yapıların uygunsuz olan %60 ını(yazıyla altmış) affediyor.sen de yıllarca ödediğin vergiye yan.

chp' nin de seçim bildirgesinde kullandığı oy toplama aracı.

suriyelilerin kapattığı arazileri peşkeş çekecekler.

göçü durdurma, hatta teşvik et, sonra imar affı ile istanbul'u çöplüğe çevir.

yine işini ehlince usulünce yapan masum vatandaş kaybetti..

her türkü üç kağıtla tapusuz mapusuz ev yapanlar (genelde kürtler ve suriyeliler) tapularini alacak

ne ilginç ki bu af hemde seçimden önce oluyor...

bi keriz bizmişiz amk, zamaninda iki tuğlayı üst-üste koyup ev dememişiz.

gerci akp meselesi degil bu, her hukumet yemistir bu boku.

yüce müslüman türk milletinin ne kadar ahlaklı ve adaletli, hakka saygılı olduğunu gösterir..

bunun seküleri de aynıdır yobazı da..

biri bodrumda devlet arazisine çökmüştür diğeri kaşta..

millet millet değil sülük amına koyayım..

Hükümetin vatandaşa ters köşe yaptığı af, genelge açıklandığında işlemin hiçbir detayından bahsetmeden sadece talep alan hükümet, yeni genelgelerle vatandaşa geçirdikçe geçiriyor. ilk genelgede belediye onayı aranmazken talepler yapılıp harçlar ödendikten sonra idari kurumunu onayını istemeye karar verdiler. yapı kayıt belgesi için aldığı harcın aynı tutarını da şu an tapuya yapıyı işlemek için tekrar almaya karar verdi. yani başvurunuz sırasında size söylenen harcı 2 kez ödüyorsunuz. Yapı imar planına uymuyorsa geçmiş olsun ödediğiniz harçlar artık çöp. yakın zamanda başvuru yapıp harçlarını ödemeyen veya yapı kayıt belgesi alıp yapıyı işletmeyenler için de bir ceza çıkarırlar, başvuruda size söylenen o harcı 2 ile çarpıp her halükarda sizden alacaklar geçmiş olsun.

Efenim istanbul kartal da 10 katlı bir bina çöktü.
30 küsür yıldır ben buralarda oturuyorum, binaların çoğunda kaçak yapılanma, imarsızlık diz boyu.
maltepe ve kartal da ortalama bina yaşı 37-40 dersem abartmış olmam. bu binaların yapımı sırasında hangi düzenleme, denetleme ve kullanılan inşaat malzemesinin kalitesi vs bakılmıştır belli değil, kaldı ki şuan yeni yapılan binalarda da bu belli değil!
misal aşağıdaki vahim olayda habere konu olan çöken binadan örnekler alınıp incelensin, çevre binalarla karşılaştırılsın çıkacak sonuç korkunç bir şekilde benzer olacaktır. ve bahse varım ilgili oranlar yeni yapılan binalarda da benzer olacaktır.
istanbul depreminde neler olacağını bir düşünün...
tuzladan kadıköy hattına kadar bölgede, sahilin hemen dibine yani marmara fayının üzerine 10 ve üzeri katlı binalar diktiler... ! depremde katliam olacak...!!!
bunu ben söylemiyorum, tee japonyadan, fransadan gelip aylar, yıllarca kuzey anadolu fay hattı'nı inceleyen jeoloji ve sismoloji prof ları söylüyor.

https://www.sozcu.com.tr/...ldigini-acikladi-3427890/

ve efenim, kartalda çöken bina için içişleri Bakanı Süleyman Soylu ile Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum un açıklamalarında ki ifadeye dikkat buyurunuz !
"imarda 5-6 kat görünüp yerinde 8-10 kat olan binalar var. Bunların tespitlerini yapacağız. Şu an önceliğimiz göçük altındaki vatandaşlarımızın hayatı."

peki anasını sktiğimin yerinde neden imar affı yapıyorsunuz ?
ya biz millet olarak sıkıntılıyız... bu imar affı hem hükümete yarıyor hemde kaçak yapılaşmayı yapanlara

imar affını işinize geldiği gibi yorumluyorsunuz arkadaş, imar affı kaçak yapılar için getirildi, çökme tehlikesi olanlar için değil! çökme tehlikesini denetlemek de o yapının bağlı olduğu belediyenin işidir. çökme tehlikesi tesbit ederlerse yapı hakkında yıkım kararı verir encümen. kartaldaki binada yıkım kararı yok.

imar affında şu anda her başvurana yapı kayıt belgesi veriliyor. Uygun olsun ya da olmasın. Denetlemeler daha sonra başlayacak. Denetlemelerden sonra uygunsuz yapılar yıkılacak.
Şu an önüne gelenin başvurusu onaylanıyor, E-Devlet üzerinden çıkan miktarı yatırdıktan sonra yapı kayıt belgesini alıyorlar.
Asıl soru, bu denetlemeyi kim yapacak? Yine belediyelere verirlerse, durum ortada.

her zaman olduğu gibi kanuna, hukuka uygun davranan vatandaşların enayi yerine konulduğu; yasayı, hukuku, imarı sallamayan vatandaşların ise (özel durumlar hariç) ödüllendirildiği uygulama.

binaların depreme dayanıklılığı, çevre güvenliği, estetik gibi konular "sıcak para" uğruna göz ardı edilmiyordur diye düşünmek istiyor insan.

KAÇAK KATların olduğu binalarda yasal herhangi bir güvence sağlamayan af/kanun.
Devlet diyor ki; 'ben kaçak katınızı elektrik/su aboneliği için yasallaştırırım, iskanlı gösteririm ama çökmesine karışmam.'

Yani çökmeye, yıkılmaya karşı bir güvence vermiyor. Hatta kanun ilk çıktığında kaçak katlar için sigorta şirketlerinin ne gibi sigorta bedelleri çıkartacakları dahi düşünce sebebiydi. Yani kanuna göre 'imar affından faydalanmış dahi olsa' kaçak katın sorumlusu olanlar -yani yapanlar- bu çökmenin de sorumlusudur.

imar affının çok eksik yönü var mı? Var.
Aceleyle çıkarıldı mı? Çıkarıldı.
Vatandaş ve çevre odaklı mı? Hayır. Tamamen ekonomiyi bitirmiş Tayyip'in son çırpınışıydı.
Ama eleştirirken de okumak, kanuna göz gezdirmekte fayda var. O kadar acele çıkarıldı ki, kapsamı 6 sayfa bir şey zaten. Açın okuyun.

Imar affı dediginiz şey tam gidecekken cebi nasıl doldururumdur.

Deprem bölgesinde olan ülkemizde asla yapılmaması gereken uygulama.
Tamam, Yapın ama hiç olmazsa imar açısından deprem yangın sel vb afetlere, alt katları yanıcı patlayıcı il yeri depo olarak kullanılan veya petrol istasyonları, yüksek gerilim hatları, ana şebeke (su doğalgaz trafo patlamaları) alanlarından uzak olması vb durumları gözönüne alarak bu kriterlere uygun bir af çıkarın.

2016 yılının yaz aylarında istanbul'un 5.8 büyüklüğündeki bir depremle sallanmış. kimsenin hissetmediği bu depremin "yavaş deprem" olduğu ve 50 gün boyunca devam ettiği ortaya çıktı. Uzmanlar bu tür depremlerin ne gibi sonuçları olacağına dair incelemelerin devam ettiğini açıkladı.

https://www.sozcu.com.tr/...di-kimse-duymadi-3431530/

Bu vb nice durumlar nasıl bir felâket yaşayacağımızı bize hatırlatıyor ve çöken binalar bize bunu örnek olarak gösteriyor.
Biz hala sırf para kaygısı gelir amaçlı bu hukukuzlukları yağmayı af ile ödüllendirip tapu veriyoruz ve güle güle otur değil de güle güle öl diyoruz.
öleceksiniz de...

halk bir kat, bir daire, küçük bir kulübe, ek oda vs gibi şeyler için başvururken, asıl parsayı kim götürdü bilmiyoruz.

örnek var mesela;
https://tr.sputniknews.co...t-ersoy-imar-barisi-otel/

catch-22.

Amerikalı yazar Joseph Heller tarafından kaleme alınan Catch 22 (Türkçesi : Madde 22) adlı hicivli ve kısmen tarihsel romanında bir kısmında bir çıkmaza girilmiştir.

Bu çıkmaz şöyledir :

ikinci Dünya Savaşı’nda yaptıkları işin vahşeti ve duydukları korku nedeniyle psikolojileri bozulan pilotlar bunu kanıtlamaları halinde erken terhis edilmektedir.
Bundan dolayı pek çok pilot psikolojilerinin bozuk olduğunu söyleyerek ayrılmak istediğini söyler ancak ordu böyle bir sebepten dolayı askerlerini kaybetmek istemez ve “eğer psikolojinizin bozulduğunu, kafayı yediğinizi idrak edebiliyorsanız bu sizin akıl sağlığınızın ve muhakeme gücünüzün hala yerinde olduğunu gösterir” şeklinde cevap verir. Böylece askerler için çıkış yolu kalmaz.
Yani delirdiğinizi biliyorsanız deli değilsinizdir.

Günlük hayata örneklendirecek olursak :

- Yeni mezun ve iş arayan birini düşünelim.Ve bütün işyerlerininde tecrübeli eleman aradıklarını.Böyle bir durumda bu kişinin deneyim kazanması için işe girmesi gerekecek, işe girmesi içinde deneyim kazanması gerekecek yani çıkmaza girilecektir.

- Arabanızın anahtarlarını arabanın içinde unuttuğunuzu ve kapının kilitli olduğunu düşünün.Bu durumda anahtarı almak için arabayı açmak gerekecek, arabayı açmak içinde anahtarınız olması gerekecek.

"Catch-22" ibaresi, "sorunlu bir durumda tek çözümün, sorunun özünde olan bir durum ya da kural tarafından engellenmesi" anlamında ingilizce'de kullanıma girmiştir.Kısaca Türkçe'de kısır döngü dediğimiz şeydir aslında.

Deprem bölgesinde ve sit alanlarinda imar affi ancak zaytung ta olurdu ama ülkemizde yapildi.
Karar sizin sayin yazarlar.

6 şubat 2019 kartal da bina çökmesi sonrası yeniden gündeme gelmiş af.

aslında baştan aşağı çözümsüzlükle dolu bir sistemle yaşadığımızı gösteriyor.

adam, kente göçüyor. o mücadelenin içinde başımızı sokacak bir evimiz olsun diyor, güç bela ev inşa ediyor. bırakın projeyi, yasayı, yönetmeliği adamın tapusu bile yok.

yıkmıyorsun. ses çıkarmıyorsun. abonelik alamıyorlar, tapuları yok, güvenceleri yok. bu mağduriyeti çözeyim diye af getiriyorsun, sistem daha da boklaşıyor.

devlet, tam olarak bunun için var aslında.

tapulu olmayan malıma ev yapmıyorum ben arkadaşlar. manyak mıyım? ama insanları da anlamaya çalışıyorum. cahili de var köylü kurnazı da var, rantçısı da var sefalet için de yaşayanı da.

peki ne olmalı?

yıkılmalı kardeşim. performans testinden geçemeyen her ev peyder pey yıkılmalı. ama insanları da mağdur etmemeli. kentsel dönüşüm dediğin müteahhide gelir kapısı değildir.

dönüşümü devlet yapar.

ailemin oturduğu ev merkezi bir yerde, değerli bir konumda. ama eski, daha fenası riskli. yok işte o apartmanı yıktırıp depreme dayanıklı bir hale dönüştürecek gücüm yok. müteahhit için dönüştürmeye değer kar yok.

ee devlet napıyor? parasız eğitim, tam donanımlı sağlık hizmeti, ucuz ulaşım, vatandaşının can güvenliği. bu kadar basit arkadaş. devlet dediğin bunu yapar. önce bunları yapar. bunun hükümetle alakası yok, aslında bunun devletle de alakası yok.

biz, buyuz. biz, menfaatçi, paragöz, saygısız, gaspçı bir toplumuz. devletten bunları talep etmiyoruz.

tapum yok; tapu versin.

oğlum çok; torpille iş versin.

ufak tefek vergi kaçırıyorum; göz yumsun.

vatandaşın talebi bu olunca devlet de buna eğiliyor. yoksa imar affı 60 senedir değişik şekillerde uygulanıyor.

sen, ben, ufak hesaplar peşinde koşunca, senden benden oluşan devlet de ufak hesaplar peşinde koşuyor. bu kadar basittir açmazımız.

hem oy toplama hedeflidir, hem de bir kısım insanlar bundan rant sağlayacaktır. üzerinde uzun uzadıya yorumlar var ama özü bu. sen binayı yap, ben sana en kral muameleyi yapayım (elektrik vereyim, su vereyim, iskan vereyim vs), ama çökerse karışmam. kafa bu resmen.

https://twitter.com/XLAvu...nVF8Lj-OIcK5MO5w&s=19
Depreme dayanıklı enkaz.
Sadece müteahhitlere değil, imar affı çıkaranlara da sormak lazım.
Nasılsınız iyi misiniz?

görsel

doğaya karşı işlenmiş bir suç. bu, devlete veya şahsa karşı işlenip de affedilecek bir suç da değil. doğanın böyle bir kanunu, kuralı yoktur. sizdeki, bizdeki kanun, nizam doğaya işlemez. doğa cezasını, depremle, selle, yıkıcı ve vurucu bir afet ile keser.