bugün

komşumuzun mini mini popolu güzel kızı merve'yi uzun zamandır arzuluyordum. o da bana boş değilmiş demek ki arada sırada ıslak penyesiynen balkona çıkıp atraksiyon yapıyordu. o yaz annemler marmaris'e taile gitmişti. ben gitar kursuna gittiğim için marmaris'e gidememiş, 16 yaşında ilk defa evde yalnız olduğum için heyecanlanıyodum.

-ee abi?

(bkz: kapıyı açtığımda memelerini sıvazlıyordu)

-ney?

sonra ben de elemana dedim ki "ne diyon sen birader?!" vurdum allah vurdum vurdum allah vurdum. derken oradan bir şahin ka gelmiş. kutup ayısına demiş ki "neden boynun eğri senin?" kutup ayısı da ona "deve ilerde abi ben başka iş için çöldeyim" demiş. sonra da hep beraber el ele tutuşup gölgelerin gücü adına demişler.

- semih abi iyi misin?

(bkz: sayıca fazlalardı ve silahları vardı)

- abi kasıyosun sekmeleri kapat..

(bkz: 40 milyon kürt ayaklandığında ortada devlet kalmaz) sonra ordan bir fatih terim gelmiş. demiş ki, yar bana bir eğlencee.. amaan!!

- yandı adam..

***

edit: millican başlığı başıma bırakıp kaçmış. seni hınzır, çok şekey ya.. okuyo musun kaça gidiyosun sen bakim?
(bkz: sarhoştum hatırlamıyorum)
yazarlarımızın ergenlikten erkekliğe adım atma hikayeleridir. türkiye şartlarında büyük çoğunluğu malesef profesyonel destek almıştır yani genelevde milli olmuştur.
işte benim hikayem:
17 yaşın kan kaynattığı yıllardaydım. mahalledeki arkadaşlarım genelde benden 1-2 yaş büyük çocuklardı. bir gün yanlarına gittiğimde bir mektep muhabbeti döndüğünü duydum mektebe gidelim falan diyorlar ama yaz tatili okullar kapalı. bana:
"gel seni de mektebe götürelim" dediler. herhalde okulda basket sahasında maç yapacağız diye düşündüm. 5 kişi taksiye doluştuk indiğimiz yer ankara nın en berbat semtlerinden bentderesi. bir kapıya doğru yaklaştık etrafı tel örgülerle çevrili kapıdaki polis bizim yaklaştığımızı görünce:
" gençler yaşlar tutuyor mu?" diye sordu.
"tutuyor tutuyor" dememizle kendimizi içerde bulduk. ben o zamana kadar türk filmlerindeki genelev sahnelerini abartılı ve çağdışı sanıyordum ama filmlerde az bile anlatıldığını gözlerimle gördüm. her camekanın arkasında onlarca kadın. sanki hepsinin gerdek gecesiymiş gibi hepsinin saçı gelin başı ve üzerlerine oturmamış seksi iç çamaşırlarıyla dolaşıyorlar.
ben bir yeşilçam filmi izler gibi gezerken arkadaşlardan biri 30-35 yaşlarında bir teyzeyle konuştu döndü ve bana:
"kadın seni çağırıyor" dedi. olmaz olmaz demeden gerdeğe giren damat gibi sırtımı yumruklaya yumruklaya beni odaya kadar soktular.
odada ne yapacağımı bilmeden yatağın üzerinde oturup beklerken çaat kapı açıldı teyze geldi.
"çabuk soyun hayatım" dedi. ben titreye titreye "tecavüz kaçınılmazsa zevk alayım bari" diye düşünerek soyundum. allahtan o gün formumun zirvesindeydim ilişki 50 saniye kadar sürdü. dışarı çıktığımda arkadaşlarım birşeyler söylüyor gülüyorlardı ama ben onları duyabilecek halde değildim.
eve geldim banyoya girdim saatlerce yıkandım ve ağladım. kendimi kirlenmiş hissediyordum... (şaka lan şaka karıya verdim küsküyü verdim küsküyü ilerleyen yıllarda kadına abone oldum hatta kombine bile aldım).
Özel hayat hikâyeleridir.
kısaca:
nataşa,
100 dolar,
duj,
mutlu son.
Askere gidecek olan arkadaşları son defa karıya götürelim derken bi an kadının amında bitiverdim.
(bkz: burası seks mi)
bir kaç saniye sürmüştü herhalde ama asıl efsane olan hemen sonra ikincisi olmuştu.

edit: eksilenmese zaten şaşırırdım.
genellikle pek hoş olmayan anılardır. kendimden biliyorum kadını mundar etmiştim amk. aklıma geldikçe gülerim.
(bkz: vurvurvur swf)
olmayan anılardır.

hala gol atamadım ki ben.
18 sene önce. 10 yaşında idim. Daha yeni kalkan bir aletim vardı. Bakalın türbanlı karısı hep hayalimi süslerdi ve recep adında bir berbere verdiğini öğrendim. Bende istedim. Bana da vermişti. Zar zor girdik işte. Yıllar sonra analdan bile yaptım kadını ama o ayrı mesele.
Genç yazarlar anlatsın da, dinleyelim dediğimiz anılardır.