icra müdürlüğü

bu başlığın açılmaması kastı beni biraz, allah var. "ulan madem başlı açıyoruz, şöyle bi kuruluş şemasından, tabi oldukları kanundan falan bahsedeyim" dedim olmadı.

işleyişten bahsedicem biraz, gerisi de çok ilgilendirmez zaten mesleği hukuk olmayanları.

icra müdürlükleri, kaotik ortamlardır hafız. diğer devlet dairelerinden farklıdır. "bugün git yarın gel" zihniyetini en derinden kanıksayan, geleceğe-yarına umutla bakan(!) güzide insanların mekanıdır.

avukatsan icra takibi başlatırsın, müvekkilin dosya borcuna itiraz edersin cart curt. vatandaşsan mal beyanı, ödeme, itiraz gibi işlemler yaparsın.

tabi en önemlisi hacizdir galiba müdürlüğün aksiyonları arasında. haciz randevusu almak için 40 takla atarsın, haciz öncesinde memuru bi güzel yedirip içirirsin, hacizdeki emeğine göre masrafını bayılırsın.

icra müdürlüğü'nde memurlar müzekkere yazmaz! avukat talebini açar, müzekkeresini yazar, sonra götürüp müdür yardımcısına imzalatır. bazen icra müdür yardımcısından izin almak, yurtçapında orta halli bi stardan imza almaktan daha zordur. zaten onların yazması gereken yazıları sen yazmışsındır, adam imzadan imtina eder.

dosyanda tahsil olmuştur müdüre gidersin, paranı çekebilmek için. hatrı sayılır bi tahsilse (300-400 tl'den fazlaysa) müdürü de görmen gerekecektir. sonra paranı saat 3'ten önce çekmen gerekir, böyle de prensipli yerler. cuma günleri talep açamazsın falan.

şimdi paragraf paragraf kaydırdık adamlara da, icra müdürlüklerinin fiziksel durumu da içleracısı. bu söylediklerim ankarada yaşadıklarımdan çıktı ama hemen heryerde durum aynı. hatta istanbulda dosyada talep açmak için müdürlüğün dışına çıkmak gerekiyor bazen. eee ordan çıkan dosyada her şey kaybolabilir, tamamen adamın iyiniyeti kalmış. küçük küçük müdürlükler, tıklım tıkış odalar, yetersiz personel, stres falan.

ivra müdürlükleri katik yerlerdir, hem vatandaş için hem avukatlar için ve hem de personel için. gitmeyin lan!

nahit: lan baştan söliyim "yok mesleği belli etme çabaları, yok avukatlık" bik bik ötmesin kimse, yarın bi gün işin düşer bakarsın bu entrye..

müfit: ya hacı bunun neyini eksiliyosun ya? hakkaten merak ediyorum lan, gelip burda paylaşıyorum işte bişeyleri, neyin peşindesin ya? olm bak ahım tutarsa tanışırsın bu kaotik ortamla. artı yap onu, hacı! hadi len iki saniyeni alır olm, bak bulurum seni lan!

Hakları ihlal ya da inkar edilen kişiler, haklarının korunması veya ihlalin bertaraf edilmesi için öncelikle görevli yargı merciine başvurup lehine bir karar alır. Bu kararın gereği, haksız çıkan tarafından kendiliğinden yerine getirilmezse, bu hakkın zorla icrasının sağlanması gerekir. Hakkın zorla icrası, ancak devlet organları vasıtasıyla yerine getirilir. zira kendiliğinden hak almak ceza hukukumuzda suç olarak tanımlanmıştır. Hakkın muhatabı tarafından yerine getirilmediği durumlarda icra müdürlüğü devreye girer ve hak zorla icra edilir. Hülasa;icra müdürlüğü hukuk mahkemesi kararlarının infaz mericiidir.

Ayrıca kanunumuz, yukarıda belirtilen ilamlı icra dışında, sadece para ve teminat alacakları için ilamsız icra yolu ile takibi de kabul etmiştir. Bu yolda, alacaklının alacağının mahkeme ilamı ile tespit edilip hüküm altına alınmasına gerek yoktur. Alacaklı, doğrudan icra müdürlüğüne başvurarak borçluya karşı takip yapabilir.
ilamsız icra olarak nitelendirilen bu takip türü kendi içinde;
-Genel haciz yolu;
-Kambiyo senetlerine özgü haciz yolu;
-Kiralanan taşınmasız tahliyesi;
olmak üzere üçe ayrılır. Hülasa; icra müdürlüğü, alacak-verecek meselelerinin hukuki yolla çözümü merciidir.

icra müdürlüğünün yetkili ve sorumlu amiri icra müdürüdür. icra dairesi adalet bakanlığınca atanacak bir müdür ve yeteri kadar müdür yardımcısı ile, mahallince atanacak katip, veznedar ve müstahdemlerden oluşur.
müdür ve yardımcı dışındaki personelin mahallince (adli yargı ilk derece mahkemesi adalet komisyonu) atanacak olması personel yetersizliğinin baş nedenidir. açıktan atama yoluyla adliyelerde göreve başlayan zabıt katipleri hakim-savcı tarafından paylaşılmakta ve icra müdürlüğü katipsizliğe mahkum edilmektedir. yeterli personel olmayan dairede işlerin dört dörtlük yürümesi mümkün olmayacaktır. dolayısıyla icra müdürlüğüne gelenler yani iş sahipleri bu daireden memnun ayrılamayacaktır. neticesi itibariyle iş ve işlem yaptırmak üzere icra müdürlüğüne gelenler, bu iş ve işlemleriyle ilgili evrakları tanzim ederek gelmek durumunda kalacaklardır.aksi takdirde işlemlerin süresinde yapılması mümkün olmayacaktır. yani bunun nedeni icra müdürünün kendisi değil sistemdir.

izmirde geçen senen 280.000 borç emri göndermiş kurum. yani ödeme emri almayan kalmamış gibi.nufus zaten belli.

durmak yok yola devam.

icra memurları, müdürleri, yardımcıları hepsi ayrı bir havadır.
(bkz: tencere tava herkes bir hava)
haciz randevusu almak için bazı icra müdürlükleri önceden randevu verirler. güzel uygulama sanmayınız acele bir dosyaysa 15 gün sonraya bile kalabilir işiniz. bazıları erken gelen gider mantaliteyisyle hareket eder. bu durumda iyi sanmayınız sabah 08.00de doldu dosya alamıyoruz diyeni olur. hacze çıkınca yemekler yedirirsin, çaylar içirirsin, para çekerken onları da görürsün ama nafile bunlar senin görevin tabi yapacaksın tadında hareket ederler.
mahsen ayrı bir çiledir. işlem görmemekten mahsene inen dosyayı çıkarttırmak isterisiniz dilekçe yazarsınız ertesi güne çıktı derler bi gidersiniz dosya yok ortada, zimmet defterinde alındı diye imzalarlar ama dosya ortada yok ara ki bulasın onu.
bir talep açarsınız görüldüsünü bile ertesi güne bırakırlar. bir takip başlatamda kurtulam dersiniz sabahın 08.30unda bıraktığınız tek dosyayı öğlen 12 olmuş ama hala almamıştır müdür yardımcısı denen banko arkası memuru.
iyi davransanız da, canım cicim deseniz de sevmezler ne avukatları ne vatandaşları. yaptıkları işler ardından en basit istekleri hadi o kadar işini yaptık bir kahveni içelim olur. onu yapsanız bile ertesi gün unuturlar bunu ve surat asmaya devam ederler. sanki işleri bu değilmiş gibi rica minnet olursunuz.
hele ki bir konuda yardımcı olun derseniz ters bir bakış atar ve git öğren de gel havalarına girerler.
aman anlat anlat bitmez bunların çilesi hiç muhattap olunmaması dilenenlerdir.
evet icrayı da memurlarını da sevmiyorum dostum!

2 sene sonra müdürü olacağıma sonsuz inandığım adalet bakanlığı içindeki en alengirli yer.

hukuk fakültesi ve adalet meslek yüksek okullarından mezun olan her bireyin olabileceği müdürlük.

edit: referansta olmalı tabi.

elinde dut ağacından çubukla su bulan adamlar vardır taşralarda. icra dairelerinde böyle insanlara ihtiyacımız var kayboluyor dosyalarımız durduramıyoruz.

1 yıl içinde kurum değiştirerek olmayı düşündüğüm memurluk. Katibi, avukatı filan varsa yeşillendirsin ya la.