bugün
- sözlük bir tımarhane olsa doktoru kim olurdu8
- rte türkiyenin geleceğinin garantisidir15
- en sevmediğiniz sözlük yazarları8
- sokak köpekleri11
- amerikan film klişeleri13
- ramazanda anne sütü içmeyen oruçlu bebek10
- vatanınızın kıymetini bilen diyen gurbetçi14
- magicovento14
- meral akşener13
- kuresele yavsayan gotler tam liste9
- öğretmen maaşları12
- kürt milliyetçiliğinin çok komik olması23
- kuduz karantinası olan bölgeden 35 köpek almak13
- anın görüntüsü16
- beyler moralim bozuk yardımcı olur musunuz10
- çağırılan yere gitmemek için bulunan bahaneler17
- gideon reid morgan jj27
- herkesle iyi geçinmek13
- yazarların bira içme rekorları15
- uzay pornosunun adı ne olmalı17
- cinlerin musallat olma sebepleri21
- hangi yazar hangi burç14
- 4 israilli rehine için 274 filistinli ölmesi8
- türbanlı bacımızın milletin ortasında öpüşmesi21
- kur koruma ne demek14
- galatasaray'ın ünlü bir hakemle anlaşması10
- kalp krizi8
- tehlike içermeyen köpeği götüreni durdurmak10
- yalnguk oglu10
- 25 yaşındaki kız 38 yaşındaki erkek ilişkisi15
- kız arkadaşı yüzünden kendini asan genç8
- tebliğcilerin insanların giyimine karışması10
- özgür özel8
- lise mezuniyet törenleri10
- istanbul10
- tezgahtarlık yapan doktora mezunu16
- su faturasının elektrik faturasını sollaması9
- sözlükten hatun kaldırmak19
- ali koç da bizim aziz yıldırım da bizim22
- gavsın 4 büyük meleğin özelliklerini taşıması13
- irem derici'nin erkek sevdası17
- akraba evliliği bir özgürlüktür19
- savaştaki ülkelerden daha fazla enflasyon olması16
- bizi tanrı değil bilim kurtaracak16
- hiç yaşamadığın şeyi hatırlamak11
- ali koç12
- kadının kocasına ismi ile seslenmesi mekruhtur18
- ellerim bos gonlum hos9
- küresel ıkınmanın yahudi olması gerçeği14
- islam10
Neden bu kadar çok evlendi acaba en çok merak ettiğim bu .
Müslümanlar 90 civarı çatışmaya girmiş halde islam tarihine göre. Bir noktadan sonra ganimetler çok artıyor ve kur'an'da ganimetlerin hepsi Allah ve Resulünündür ayeti geçiyor.
Bu ayet geldiğinde sahabe muhalefet edip karşı çıkınca Allah güç yetiremediğinizi biliyordu onun için ganimetin beşte biri Allah ve Resulünündür ayeti geçiyor.
Ölürken hiçbir şeyi yoktu meselesi çok garip geliyor bana ayrıca. 40 yaşına kadar zaten zengin bir kadınla evli. 40 yaşından sonra sayısı gitgide artan 13 karısı 6 cariyesiyle yaşayan biri eğer ölmeden kısa zaman evvel mallarını dağıttıysa gözünü seveyim böyle fakirliğin dedirtiyor.
Bu ayet geldiğinde sahabe muhalefet edip karşı çıkınca Allah güç yetiremediğinizi biliyordu onun için ganimetin beşte biri Allah ve Resulünündür ayeti geçiyor.
Ölürken hiçbir şeyi yoktu meselesi çok garip geliyor bana ayrıca. 40 yaşına kadar zaten zengin bir kadınla evli. 40 yaşından sonra sayısı gitgide artan 13 karısı 6 cariyesiyle yaşayan biri eğer ölmeden kısa zaman evvel mallarını dağıttıysa gözünü seveyim böyle fakirliğin dedirtiyor.
Değildi tabiki. Muhammed, Kureyş kabilesinin asilzade prensi idi. Yaşarken 13 karısı vardı. Savaş ve ganimetlerin aslan payı ona aitti.
Yaşadığı yer mescidin içindeki odadır.
Fakir değildi fakat ticaretten eline geçen her parayı islamın gelişmesi için harcadığı için fakir gibi yaşıyordu. Biz de onu yemem bunu istemem diye şımarıklık yapıyoruz. Allah bizi ıslah etsin.
Soylu bir aileden geliyordu ama durumu fakirdi. Ailesinin itibarı çoktu.
ilk karısı çok zengindi. Onun için onunla evlendi
( evlendirildi) diyor bazı kâfirler.
Bu evlilikten sonra fakir kalmış olamaz.
ilk karısı çok zengindi. Onun için onunla evlendi
( evlendirildi) diyor bazı kâfirler.
Bu evlilikten sonra fakir kalmış olamaz.
duha 8: "Seni fakir bulup zengin etmedik mi?" zaten her yerden ganimet toplayan birinin fakir olması imkansız.
parmağındaki yüzükten başka birşeyi yoktu.
islam'a göre fakir ama temizmiş diye biliyordum.
peygamber efendimiz peygamberlikten önce ticaretle uğraşıyordu. mekkenin tanınmış ailelerindendi. hz hatice ile evlendiğinde hz hatice mekkenin en zengin kadınıydı. ticaret için sabah yola çıkan develeri anca ikindide bitiyordu. peygamberlik gelince yaşadığı sıkıntılar ve malını mülkünü halka dağıttığı için açlıktan karnına taş bağladığı söylenir. hz. hatice bile çok aç yatmış. hatta hicretten önce mekkede çok sıkıntı çekmişler. en son vefat ettiğinde kalan malı mülkü ile ilgili böyle yazı buldum.
Cüveyriye vâlidemizin haber verdiğine göre; Resûlullah vefat ettiğinde, geride bindiği beyaz katırı, silâhı ve yolcular için vakfettiği arâzisi dışında, herhangi bir altın, gümüş, köle, câriye veya başka bir şey bırakmamıştır. (Buhârî, Vesâyâ, 1)
Nitekim yukarıdaki miras hadisinden hareketle, Resûlullah’ın gayr-i menkul mallarının vakıf hükmünde olduğu belirtilmiştir. Onun bu tür malları ise yukarıda işâret edilen arâzileri ile hanımlarının oturduğu odalardan ibârettir. Ancak bir başka hadiste, Resûl-i Ekrem “…Zevcelerimin geçimi ve âmilimin maaşı dışında, geride bıraktığım mallar, sadaka (vakıf)tır.”[1] buyurarak dâr-ı bekâya irtihâlinden sonra arkada kalan hanımlarının nafaka ve mesken imkânlarının karşılanması gerektiğini bildirmiştir. Zaten Allah Resûlü hayâtta iken, elindeki arâzileri, intifâ hakkı kendinde kalmak şartıyla kamunun istifâdesi için vakfetmişti. Yani bu arazilerin bir kısmından hanımlarının yıllık nafakasını ayırıp diğer gelirleri, devletin ve halkın ihtiyaçlarına harcamaktaydı. (Nevevî, Şerhu Sahîhi Müslim, XII, 82) Bununla birlikte vefatından sonra zevceleri mağdur edilmemiş, Resûlullah’ın tavsiyesine uyularak bu arâzilerden vâlidelerimizin nafakaları karşılanmış ve vefâtlarına kadar, vaktiyle kendilerine tahsis edilen hücre-i saâdetlerinde ikâmet etmişlerdir. (Mâverdî, 217-221)
Cüveyriye vâlidemizin haber verdiğine göre; Resûlullah vefat ettiğinde, geride bindiği beyaz katırı, silâhı ve yolcular için vakfettiği arâzisi dışında, herhangi bir altın, gümüş, köle, câriye veya başka bir şey bırakmamıştır. (Buhârî, Vesâyâ, 1)
Nitekim yukarıdaki miras hadisinden hareketle, Resûlullah’ın gayr-i menkul mallarının vakıf hükmünde olduğu belirtilmiştir. Onun bu tür malları ise yukarıda işâret edilen arâzileri ile hanımlarının oturduğu odalardan ibârettir. Ancak bir başka hadiste, Resûl-i Ekrem “…Zevcelerimin geçimi ve âmilimin maaşı dışında, geride bıraktığım mallar, sadaka (vakıf)tır.”[1] buyurarak dâr-ı bekâya irtihâlinden sonra arkada kalan hanımlarının nafaka ve mesken imkânlarının karşılanması gerektiğini bildirmiştir. Zaten Allah Resûlü hayâtta iken, elindeki arâzileri, intifâ hakkı kendinde kalmak şartıyla kamunun istifâdesi için vakfetmişti. Yani bu arazilerin bir kısmından hanımlarının yıllık nafakasını ayırıp diğer gelirleri, devletin ve halkın ihtiyaçlarına harcamaktaydı. (Nevevî, Şerhu Sahîhi Müslim, XII, 82) Bununla birlikte vefatından sonra zevceleri mağdur edilmemiş, Resûlullah’ın tavsiyesine uyularak bu arâzilerden vâlidelerimizin nafakaları karşılanmış ve vefâtlarına kadar, vaktiyle kendilerine tahsis edilen hücre-i saâdetlerinde ikâmet etmişlerdir. (Mâverdî, 217-221)
Müslüman'ın fakir olma zorunluluğu mu var ?
Miras bırakmışmı?
Veda hutbesi sırasında kesilen kurban sayısı bunun göstergesi kabul edilir.
güncel Önemli Başlıklar