bugün

zarardadır. abesle istigal neticede, yorucu iş.
dünya dertlerinin içinde boğulmaya mahkum insandır. bu hayatın derdi biter mi? bir de söylenmiş şöyle bir söz vardır*:

hayatı çok ciddiye almayacaksın. şımarır, daha çok üstüne gelir. ama öyle çok da boşlamayacaksın, umursanmazsa fena yapar adamı.
(bkz: why so serious)
yaşamanın özünü anlamaya çalışan insandır ama işe yaramaz kanımca sadece mutsuzluk verir.
hayat bir oyun bahçesi gibidir, ve eve gidene kadar anlamassınız orda ne kadar kaldığınızı, düştüğünüzde bacaklarınızdaki yaraları veya evde bekleyenlerin halini..*
mutsuzluğa mahkum olan insandır.
--spoiler--
Yasamayi ciddiye alacaksin,
yani o derecede, öylesine ki,
mesela, kollarin bagli arkadan, sirtin duvarda,
yahut kocaman gözlüklerin,
beyaz gömleginle bir laboratuarda
insanlar için ölebileceksin,
hem de yüzünü bile görmedigin insanlar için,
hem de hiç kimse seni buna zorlamamisken,
hem de en güzel en gerçek seyin
yasamak oldugunu bildigin halde.
--spoiler--

nazım hikmet

(bkz: yaşamaya dair)
hastalık hastası olan insandır.
"yaşamı komedi sananlar, son espiriyi iyi düşünsünler."
seneca