hauru no ugoku shiro

(gbkz: hayao miyazaki) ustanın ellerinden çıkmış, anlamadığım bir şekilde beni çok derin duygulara gark etmiş anime.senaryo üzerinde çalışılabilirmiş dedirten filmde yine tam olarak kötü olan karakter yok en kötü karakter bile iyi.miyazaki vermek istediği mesajı yine beyinlerimize ve küçük beyinlere zerk etmiş.
(bkz: kötü insan yoktur)

2004 yılında cıkmıs, orjinal adı Hauru No Ugoku Shiro olan ve Miyazaki'ye ait bu animede sürekli hareket eden bir satonun farklı farklı dünyalara kapı acması ve bunun icinde konu edinilen güzel bir ask hikayesi işlenmiştir. fantastik ve bilim-kurgu yazari diana wynne jones'un romanindan uyarlanmıs, yer yer mizaha da yer vermiş ve fantastik ögeleri görsellikle cok iyi yogurmus bir animedir.

vizyon ismi yürüyen şato (howl's moving castle).

11 temmuz çarşamba günü beyoğlu alkazar'da gösterimi yapılacak anime. hayal gücünün sınırlarını zorlatıyor insana. her renk farklı kapı, ateş cini tam ensesine vurmalık. howl neydi öyle bu arada, o ne yakışıklılık canım. *

(bkz: Yürüyen Şato)
gerçekten etkileyici, güzel ve akılda kalıcı bir yapımdır.
"çizgi film sadece çocuklar için değildir."i kanıtlayan çok güzel örneklerden sadece birisidir.
daha fazlası için (bkz: death note)
(bkz: fullmetal alchemist)

animenin babası efendisi olarak kabul edilen hayao miyazakinin oscara aday olmuş animesidir.görüntüsünü pekte beyenmeyen sofi adlı 18 yaşında bir bayan bir cadının büyüsü sonucu 90 yaşına gelir.bundan sonra howl adında yakışıklı garip kahraman bir okadarda korkak ama zeki ve kalbi yalnız olmasına rağmen kocaman olan bir büyücünün şatosuna hizmetçi olarak girer.izleyin izlmeyenleri tokatlayın denilesi bir yapım.
ayrıca türk sinemalarına gelen ilk anime olma ihtimali yüksektir.

--spoiler--
http://www.youtube.com/watch?v=wDTvQYM45Mw
--spoiler--
* *
müziğiyle , lan niye benim sophie kadar fedakar/ huzur veren , howl kadar bağlı/çocuk ruhlu bi sevgilim yok diye hüngür şakır ağlayan insanları , lan belki bulurum ben de bi tane howl/sophie diyerek umutlandıran hoş bi filmdir. barda'ymış , requiem for a dreammiş hepsinden güzeldir..calcifer yeter bi kere..

(bkz: hauru no ugoku shiro)

gerçeklikten kopup, çocukluktan bugüne dek sahip olduğumuz hayallerimize ulaşmak isteyenler için yapılmış muhteşem bir eser. izlerken alıp götürsün sizi başka diyarlara, sizi de yürüyen şato'daki ailenin bir bireyi yapsın. gidin ara sıra calcifer ile arkadaşlığın anlamını öğrenin, bazen şalgam kafa ile yalnızlığınızı paylaşın...
işte böyle bir şey. inanıyorum ki her insan mutlaka bu filmden kendine ait, kendi rüyalarına ait bir şey bulacaktır.

(bkz: Sen to Chihiro no kamikakushi)

hayao miyazaki'nin akıllara zarar hayal gücüne hayran bırakan anime film.insan kendini evinin yürüdüğünü hayal ederken buluyor.

pera muzesi'nde gosterilmekte olan ve sadece 5 tl ye izleme sansinizin oldugu filmdir. *
8.japonya medya sanatlari odulllerinde mukemmellik odulune layık gorulmustur.

http://www.peramuzesi.org...df/animefilms-program.pdf

linkten tum programi gorebilirsiniz.

Şu ana kadar izlediğim en güzel anime filmlerden biridir. Tüm görseller sizi sizden alır bir an için orada o karenin içerisinde olmak istersiniz. Bunun yanında hikaye de anlatılmak istenen bir çok şey vardır. Her yaşa hitab eder öyle çocuklar içindir çizgi film diyip izlemeyenler hayatlarının en büyük hatasından birini yapmaktadırlar.
Benzer birkaç film ise (bkz: Arrietty) ve (bkz: Spirited Away)

en güzel Hayao Miyazaki animasyonudur bana göre. laputa gibi gizli bir yerde, bulutların üstünde, her şeyin saf ve temiz olduğu bir yerde kim yaşamak istemez ki? başladığı andan bittiği ana kadar suratta tebessüm ve gülümse hiç eksik olmadı.

hayao miyazaki hayal dünyasının bir örneğidir. ama anlaşılmayan nokta şu. hayaocuğum senin beynin nasıl bu kadar geniş? ne yiyiyor ne içiyorsun? akıl sır ermiyor adamın yaptığı animelere. yine bir baş yapıt oluşturmuş. ve şöyle de güzel bir diyalog ile filmi şenlendirmiştir.

--spoiler--

howl: Temizlik için seni kim tuttu?

sofi: Kendim karar verdim.

--spoiler--

görselinin güzelliği bana direkt the grand budapest hotel'i anımsattı. onun dışında klasik etkileyici miyazaki animasyonlarından biriydi. kötü ama içinde bi büyükanne tatlılığı barındıran cadı, garip bi canlıya dönüşen kahraman, insanın içini ısıtan sevimli baş karakter, bi de yanaklarından öpülesi küçük çocuk. ha bir de sülük şeklindeki canavarlar. küçük siyah eti pufumsu canlıları göremediğim için üzüldüm.*
9/10

görsel

Kitaptan uyarlama Miyazaki anime'si. Tıpkı diğer miyazaki filmleri gibi görselliği ve hayal gücü kullanımı mükemmel. Kitabı okumadım o yüzden kitap-film karşılaştırması yapamam. iyi başlayan ama finale doğru sıkıcılaşan bir anime oldu benim için. Ama yinede izlenmeli zaten imdb 250 de yer alan bir anime.

--spoiler--

Sophie büyü sonrası o önemsemediği güzelliği kaybeder ve yaşlı, çirkin bir kadın haline gelir. Ertesi sabah ise olsun en azından sağlıklıyım der ve evi terk eder. Bu sahne çok güzeldi. Sophie'nin masumluğunu iyi vurgulayan bir sahneydi.

--spoiler--

Defalarca izlesem sıkılmayacağım anime. Kitabını okumadım karşılaştırma yapamam ama animesi gerçekten fevkalade. Miyazaki, yine hayal gücünün muhteşemliğini en derinlerde göstermiş.

Evet bence de calcifer çok sevimli.
görsel

Howl bey Ne yapıyorsunuz.*
görsel