bugün

Hıfzı Topuz'un güya Fikriye'yi anlatan kitabı.Ama pek tavsiye etmediğim kitaptır.Sanki o dönemdeki insanların(atatürk,fikriye vs.) içinden geçenleri biliyormuş gibi yazmış.hiç gerçekçi olmamış o yüzden, insanın inanası gelmiyor.
Mustafa Kemal,Harbiye' de öğrenci iken, hafta sonu izinlerini üvey amcasının eşi olan, Makbule Hanım' ın evinde geçiriyordu. Fikriye'de o zamanlar küçük bir kızdı. Mustafa Kemal' e olan ilgisi de bu zamanlarda başladı. Mustafa Kemal Harbiye' den mezun olduktan sonra, görevleri nedeniyle uzun süre istanbul' dan ayrı kalmıştı. Bu zaman aralığında Fikriye, onun hasretiyle başbaşaydı. Mustafa Kemal, Milli Mücadele' yi başlatmak için, bazı fikirleri doğrultusun da istanbul' a gelmiş, ilk iş olarak da Makbule Hanımların köşküne gitmişti. Makbule Hanım ve Fikriye O' nu göz yaşları içinde karşılamıştı. Fikriye büyümüş, güzel bir kız olmuştu. Mustafa Kemal' e olan ilgisini gizleyemiyordu. Mustafa Kemal' de bu ilginin farkına varmış, ama belli etmemiştir. Mustafa Kemal, milli mücadele için Anadolu' ya geçmiş, Samsun, Amasya, Erzurum, Sivas derken, Ankara' ya gelmişti. Ulus' ta kalmaya başlamış, cumhuriyetin temellerini atmaya başlamıştı.
Fikriye ise biran önce aşık olduğu adamın yanına gitmek istiyordu. Mustafa Kemal' in Ankara' ya gidip, orda kalmaya başladığını duyunca, O' na haber gönderip, Ankara' ya gelmek istediğini belirtmişti. Olumlu cevap alınca dünyalar onun olmuş, hemen yola çıkmıştı. Fikriye, Kurtuluş Savaşı yıllarında Mustafa Kemal' in enbüyük yardımcısı olmuştu. Fakat hastalığa yakalanmış ve bitkin düşmüştü. Bunu paşasına belli etmemeye çaba sarfetmişti. savaş bittikten sonra, Mustafa Kemal bunu fark etmiş, tüm itirazlarına rağmen onu Almanya' ya, tedaviye göndermişti. Bu süre içinde Mustafa Kemal, izmir' de Latife adında biriyle tanışmıştı. Latife, kültürüyle Mustafa Kemal'i etkilemişti. Zaten kendisi de her genç kız gibi paşaya aşıktı. Bir süre sonra da evlenirler ve Çankaya' ya yerleşirler. Evlilik haberini duyan Fikriye yıkılmış ve tedavisini yarıda kesip hemen Ankara' ya dönmüştür. Çankaya' ya gitmiş fakat Latife' nin engellemeleri sonucu paşasıyla görüşememişti. Bunun üzerine köşkten dönerken göğsüne tabancasını doğrultup intihar etmişti. Hemen hastaneye kaldırılmış ve kurtarılmış, fakat bu sefer de hastalığının ilerlemesi sonucu ölmüştür. Mustafa Kemal, Fikriye' nin ölümüne çok üzülmüştü. Çünkü onun, kendisini ne kadar sevdiğini biliyordu. Yıllar sonra kardeşine şunu söyler, "Beni iki kadın sevdi, biri kendim için, diğeri mevkiim için."
kitabın anafikri ise, Gerçek aşkta mevkiinin hiçbir önemi yoktur.
kitapta fikriye'den çok milli mücadele anlatılıyor.