bugün

geçen rüyamda ev ahalisi gittikten sonra dama çıkıp esrar içmiştim ama damın kapısı küçücük bide tellerle kapalıydı önüne yattım vurdum dumana yani böyle de ilginç bir rüya. *
bilinçaltımın benimle dalga geçtiği rüyalardır.

yüzey alanını artırırsak daha kolay uçar diye düşünülerek vatoz balığı tipinde bi uçak yapmışlar rüyamda. çok hızlı ve çok ucuz ulaşım sağlıyor. 400-500 kişi kapasitesi var. işin garibi yere inmesi için yatay atışla bırakılıyor, ki o atış gökyüzünde nasıl yapılıyor anlayamadım.* bırakıldığı noktadan birkaç km uzaklıkta yere düşüyor. yalnız bu hızlı ve ekonomik uçağın tek sorunu inişin çok şiddetli olması sebebiyle içerisindeki yolculardan biri mutlaka ölüyor. yolcularda da "uçakta yaklaşık 500 kişi var. bu kişinin ben olma ihtimali %0.2" mantığı olduğu için ve hem paradan hem zamandan tasarruf edildiği için bu yolculuk tercih edilme sebebi.
bu da böyle bir rüyamdır.*
insanı derin düşüncelere sevk eden rüyalardır.

son günlerde rüyalarımda tanıdığım kişlerin geçmişlerine gitmeye başladım. onlarla muhabbet falan ediyorum. normalde hatırlamam rüyalarımı ama bunları muhabbete kadar hatırlıyorum. yani şunu söyleyeyim 20 yaşındayım şu anda ama dün akşam ki rüyada tahminimce 50 li yıllara gittim. ilginç bir durum var ortada. ama yine de eğlenceli oluyor devam etsin böyle inşallah bir gün atatürk e denk gelirim.
içlerinden bir tanesi adolf hitler'in torunu neyin olduğumu düşündürtmüştür.

Eskiden havuz olan çukur bir bölgeye demirler doldurulmuş, insanlar da bu demirlerin üzerine atılmıştı. Malesef annem ve bende o havuzun içindeydik ancak saçma bir sakinlikle anneme birazdan demirleri kızdıracaklar diye anlatıyordum falan. işin ilginç tarafı ise daha önce benzer bir işkence yöntemine dahi rastlamamış olmam.
en güzeli ahmet kuralın rüyasıdır.
derin düşündüren rüyalardır.
dün gece rüyamda hamileydim en tazesinden. uzanmış elim karnımda ne yapacağımı düşünüyordum. hem huzurlu hem hüzünlü ne berbat duyguymus anasını satayım. üç bucuk atıyordum. kimden olduğunu da bilmiyorum ki insan rüya da bile olsa bebeginin babasıni dusunmezmi. tobe ya ayy.
Yıllarca unutulamayan rüyalardır.

Mesela geçen gece şeytan'ı öldürdüm rüyamda. Geberdikten sonra dirildi ve etrafında başka iblisler de vardı ve hemen başka hayvanlara dönüştü hepsi.
jason newsted ın evindeydim musluk çalışmıyodu ayrıca jason newsted türkçe konuşuyodu.
her ay allahı görmek.
Dün gece gördüğümdür. eczacı kalfası olarak işe başlıyorum. o gün dükkana yaşlı bi dede geliyor ve benden cinsel performans arttırıcı ilaç istiyor. ben de başlıyorum tabii;

-amca tamam performans arttırır ama ölüyü diriltmez.
+evladım sen orasını boş ver. versene şunu bana.
-ya amca seninki ölmüş diyorum. Başın sağ olsun.
+lan eşşoğlueşşek ver ilacımı.

amca sinirlenince dayanamayıp veriyorum istediği ilacı. sonra bana beddua ediyor.

-senin çükün de erken ölsün. sen de böyle ilaçlara muhtaç ol Hahahaha (Erol Taş gülme efekti)

nayır nayır diye uyanıyorum.
Garip degil ama beyaz at gördüm, üstünde de bi adam. Nalet olsun suratı samanyolu dizilerini aratmayacak şekilde dumanlıydı.
Kim olduğunu göremedim.

Rüyamla da garantilediğime göre yakında pirensim geliyor. Ah evet.
Annem okulun ilk günü olması sebebiyle beni okula bırakıyor lakin ben ilk gün olduğunu okula gidince öğreniyorum. Ön koltukta oturuyorum ve ayakkabılarım ayağımda değil. Bir yandan ayakkabı giymeye çalışırken bir yandan da çocukluk aşkım olan bebeden kaçıyorum beni görmesin diye ve aynı zamanda da bana çıkma teklifi etmek üzere olan başka bir çocuğun arkadaşıyla konuşuyorum.

bu neyse ki normal. Pijama ve çorapla okulda mahsur kaldığım rüyalarım da olmuştur.
ilk on dakika içerisinde insanı hayretler içinde bırakan rüyalardır.
rüyamda alışveriş sepetiydim ve manav reyonunda kavun almışlardı müşteriler. çok garipti.
Ben küçükken üç dört defa aynı rüyayi görmüştüm bir telefon kulübesi çok tuhaf uyanınca çok şaşırıyordum bir de hep rüyamda bir sürü adamların olduğu yerde annem derdi baban içerde bende hep babamı arardim adamlara bakıp tanımaya çalışırdım ama taniyamazdım bu rüyayı da çok görürdüm ama mekanlar farklıydı telefon kulübesi hep aynıydı neyse korkmayın gece gece.
Araplara ait bir otelde kalınırken görülen rüyadır. Esad'ın adamları olduğu düşünülen abuk tiplerin kimlik kontrolüne gelmesiyle başlar.
Muhtemel ağır bir yemek sonucu oluşan beyin içindeki yansımalar.
Bu gece görmüş olduğum ve bu aralar sıklıkla gördüğüm rüyalardır.

Hatırladığım kısmı:

Yazlıktan istanbula dönüyormuşum ve hangi vasıtayla gelip de metrobüsün yolunun bir yerinde indiğimi hatırlamıyorum. Zaten öyle bir yer gerçekte yok)
Diğer durağa kadar yürüyorum hemde metrobüsün o yolunda. 3-5 dk yürürken hiç de metrobüs geçmiyo. Birde benle yürüyen insanlar da var yani.

Neyse insanlar durunca ben de duruyorum burası durak heralde diye.
Bi metrobüs geliyor hacı, şehirlerarası otobüs gibi. Biniyorum ve şöför koltuğuna yakın ters bir şekilde oturuyorum. Yani koltuk ters dkdnxksl.

Yanımda rutkay aziz var. Kızının bölümünden bahsediyo makine müh. Okuyormuş kscnjdks ben de kendi bölümümü anlatıyorum.

Bakıyorum sonra şöför sevgilim. Ama biz küsüs o yüzden konuşmuyoruz falan. Bende de baya simli (dldjkxldxo simli yaa) bi şal var. Uzanıp sevgilim alıyo sırtımdan onu. Bide cam kenarındayım çok yetenekli yani.
Rutkay aziz diyor ki tanışıyo musunuz, ben diyorum ki eşim kendisi. Sonra diyo niye yüzük yok, ben bi şey diyemiyorum. Elimi saklamaya çalışıyorum.

Müsait bir yerde ineyim de sigara içeyim sonra yürürüm diyor inerken abine dikkat et diyo sevgilimi kastederek.

Metrobüs bayrampaşa otogara gidiyor. Ama yolların hiç biri orijinal yol değil, bilinçaltım farklı bir karayolu ayarlamış.

Babam arıyor, diyorum ki yanımda aziz nesin var dkdkdmdm nasıl olacaksa. Neyse in diyor bana iniyorum, indiğim yerde bi köfteciden 3.kattan bana el ediyo, sonra benden küçük kuzenim camdan bakıp bu ne biçim çanta yaaa diyo bana.

Yukarı çıkınca kavga ediyoruz baya, kimse anlattıklarımı dinlemiyor falan.

Nedensiz bir şekilde uyandım.
dünden önceki gece halit ergenç'le halvet halindeydik .

bi de o sultan süleyman sakallarıyla.

en itici bulduğum aktördür halbuki.
Ruyamda is makineleriyle turkiye'yi sehir sehir yiktigimizi gordum.

Gece gizlice gidip yikiyorduk.

Unlu insanlar da vardi ruyamda, isim vermesem daha iyi.

Ruyamdan cikardigim sonuc, turkiye yikima gidiyor.
rüyaların tersi çıkarmış derler..
Geçen rüyamda lassaya işe giriyordum. Nasıl uçmuşsam.
valla dün gece gördüğüm çok garipti. hamileyim. söyle 5 aylık var yok. beni bir sancı aldı aklım yerinden çıktı.
hem söylüyorum hem ama benim karnım çok küçük diyorum. bildiğin doğuma giden kadının psikolojisi yaşadım. çok garipti.
Bugün ikindin vaktinde gördüğüm rüyadır. Güneş batmadan 30 dakika kadar önce uykuya dalmıştım.

Rüyamda o anda yattığım yerde yatıyorum. Ama hareket edemiyorum. Gözlerim açık. Önce odanın kapısı açılıyor. Yavaş tiz bir ses çıkarıyor kapı. Sesi duyuyorum. irkiliyorum. Hareket etmek istiyorum. Edemiyorum. Bağırmak istiyorum. Kimsin demek istiyorum. Sesim çıkmıyor. Ayak sesleri duyuyorum. Yaklaşıyor. Yaklaşıyor. Ayak seslerini yanımda hissediyorum. Ama kimseyi göremiyorum. Cüce olduğunu tahmin ediyorum. Korkmuyorum ama garip bir his var içimde. Her an ölmeye hazırlanıyorum belki. O sırada kendi bedenimden ayrılıyorum. Şeffaf bir cisim yukarıya yükseliyor. Ben de onun gözüne geçiyorum. Gözleri kapalı bedenime bakıyorum. Sonra uyandım.
Bilinçaltı mı bir anlamı var mı gerçekten bilmiyorum ama ikinci kez aynı rüyayı gördüm.ruyalarıma müdahale edebiliyorum ama sonuç yine aynı oldu kez.Milli yürüme şeklinde değerlendirilmese gördüğüm kişiyle paylaşmak istiyorum.lanet olsun yanlış anlaŞılmalar.
güncel Önemli Başlıklar