Izmir konserleri hep full çekiyor. Ayakta alkisladigimiz değerli sanatçı. idil biret 1 fazıl say 2. Kaldı mi başka piyanist?
farklı, fakir bir çevrede doğsaydı deha yerine embesil muamelesi görecekti. hayat şanstan ibaret aslında.
Türlü iğrenç yobaz saldırılarına rağmen sanatını yapmaya devam eden güzel insandır.
Konseri bırakıp, baş olan ayakların keyfi için mahkemeye gidecekmiş. Gel de çıldırma.
yüce devletimizin hışmına uğramıştır.

son olarak devlet senfoni orkestrasında orotoryoları ve bestelerinin çalınması yasaklanmıştır. ben bu adamın üslubu söylediği her şeye katılıyorum.

arabesk müzik değildir, son yılların dincileri( dikkat dindar değil dinci) şahsiyetsiz ve rantçıdır. haklı.
piyanist şantör. daha fazla anlam yüklemenin manası yok.
Kumru adında bir balladı vardır.

istanbul senfonisi..

Mezopotomya Senfonisi..

Siyasi görüşünden dolayı Sürreya Operasında veya ankara devlet operalarında eserlerinin çalınması yasaklanmıştır.

Kendi ülkemizin sanatçısını bile dinleyebilmek için yurtdışına gitmemiz mi gerekmektedir?
Aaaa ne büyük eksiklik aq tüh Fazıl Say'ı dinleyemiyorsun.
Literatüre say yasası olarak geçen kuramın da mucididir aynı zamanda..
son 1 saattir youtubeda akan yetenekli, garip adam.
adam kelimesinin karşılığı döneklik, liboşluk ve türk düşmanlığı yapanlara inat aynı yolunda yürüyor...

http://www.cumhuriyet.com...an_ve_Yasemin_Congar.html
"Kadın ya da erkek,
Yaşlı ya da genç,
Laik veya dindar,
Başı açık ya da başı kapalı,
Batılı ya da doğulu,
Alevi ya da sünni,
Türk veya Kürt,
Dost olunacaksa,
Birbirimizi anlamaya çalışacak
Birbirimize tekrar dostluk eli uzatacaksak,
Bugün burada el ele vereceksek nihayet,
Geleceğimizi mutlu ve baskı altında olmadan yaşayacaksak,
Hür olabileceksek,
Cumhurbaşkanının ve muhalefetin tutumu da bu yöndeyse,
Bu bizleri sadece derinden mutlu eder.
Gelin insanlar, gün dostluk günüdür, demokrasi birbirine hak tanımaktır,
Aydınlıklara ulaşmak bizlerin elimizdedir,
Gelin bu şansı kullanalım
Bu bizim memleketimizin hayrınadır.
Bu birlik bize moral verir. Esin kaynağı olur...
Yorulmuştuk bu tartışmalardan Yorulduk herşeyden.
Dost olalım.
Kötü yıllar yaşadık.
Bakın nerelere vardı memleket
Gelin ellerimizi uzatalım insanlara ve uzatılan elleri de tutabilelim.
Geleceğin ufkuna gururla bakabilelim.."

fazıl say
saf bir piyanist. biraz da tuzu kuru. bizi şeriatçıların eylemine çağırıyor, kendi amerikada keyif çatıyor.
Sadece sanatıyla değil, duruşu ve tavırlarıyla da Gurur verici türk sanatçısıdır.
Her şeyiyle örnek alınacak bir insan.
Yakından izleyen çalarken nasıl efor sarfettiğini, nasıl terler döktüğünü bilir. Bu yüzden konserlere tişört ve ince bir ceketle çıkar genelde. O ceket su gibi olur terden.
Bugün sevgili tarık akan'ı uğurlarken üzüntüsünün yanında, o sıcak ve kAlabalıkta takım elbise ve kravatla piyano çalmanın fazıl için nasıl bir işkence olduğunu tahmin edebiliyorum.
Buna rağmen giyimiyle duruşuyla o ortamdaki bir cenazenin ağırbaşlılığına yaraşır az sayıda insandan biriydi.
Bir cenazede Görünüş Çok mu önemli? Ölü ya da diri andığımız insanımıza duyduğumuz saygı açısından önemli.
Bir özelliğine daha hayran oldum. Daha da sevdim fazıl'ı.
Dünyaca ünlü piyano sanatçısı olmakla beraber, inanılmaz büyük bir yetenektir.
görsel

Çoğu aydın geçinen zat gibi batı Sevici olup bu ülkenin değerlerini küçük görür

görsel
iyi bir müzisyen ama patavatsız ve kibirli bir insan.
çocuklar için bir albüm yapmış olması ve gelirlerini çocuklara bağışlaması bile devlet yönetiminin eksik üstlendiği sorumluluğu üstlendiği manasına gelen kişi. hiç değilse bir mustafa ceceli değil. bu bile yeter amk.
ha sahi bi mustafa ceceli vardı hacdan döndü mü be?
(bkz: virtüöz)
Zahmet edip bir konserine gidenlerin görebileceği gibi kibirli falan değildir.
Bestelerini türklere has bağlama, ney gibi enstrümanların seslerini batı enstrümanlarıyla çıkaracak şekilde yapması, türk ezgilerini kullanarak türk müziğini dünyaya tanıtıp sevdirmeye çalışması bile batı sevici olmadığının kanıtıdır.
bir tane eserini dinlemeden, rte ağzıyla atıp tutmak tam da aşağılık çomarlara göre.
Gerçekleri söyledim. Ben de patavatsız ve batı sevici olmuşumdur şimdi.
allah'ın yarattığına kusur bulunmaz ama çok sevimsiz çok itici bir tip.
http://www.cumhuriyet.com...ulu_ne_layik_goruldu.html

kurban olsun canına yandığım.
her ne kadar kendisini mozart yorumcusu olarak görse de beethoven akademi ödülüne layık görülmüştür ki bu ödül kendisinin deyimine göre klasik müziğin en büyük oscarıymış. helal olsun kendisine. son zamanlarda daha da bok olan ülkemize az da olsa aydınlık getirebildiği için. bu yüzden sanatçıdır işte. 17 aralık'ta yapılacak olan törende aşık veysel'in şiiri kara toprak'a yaptığı besteyi çalacakmış. al sana ikinci bir gurur duyulacak olay daha. bu da kendisinden:

--spoiler--
11 yaşımdan beri Beethoven çalıyorum. Çalışıyorum. Bütün bir ömür. Çok emek ve çok ruh ile.
Benim doğamda Mozart yorumcusuyum. Mozart'ın gizli sihirli kapısı bana açık. Beethoven'e ise emek ile ulaşmaya çalıştım hep. Bazen becerebildim bazen beceremedim. Ama daha dur. Bitmedi ömür. Daha iyi çalışlar gelecektir. Klasik müziğin en büyük oskarı Beethovenpreis için teşekkürler. Jüri üyesi onurlu ve dahi meslektaşım Martha Argerich'e de tüm desteği için teşekkürler.
Hayatta çok emek verip "hala istediklerimi yapamadım" dediğim bir ikinci konu da kültürlerin dostluğudur .. zor konu. Hele şu dönemde... Müzik. Doğu. Batı...
Her şey ne kadar daha anlaşılır olabilirdi...
ödül töreninde yapacağım konuşmamda bu dostluğum değerini, insanoğlu, insan türü, insanlık, insaniyet gibi değerlere değinmek istiyorum. Bu konuda Çok şey öğrendiğim Beethoven ve Aşık Veysel eşliğinde. Törem 17 Aralık'da Beethoven'ın doğduğu BONN kentinde. Dostlarımızı bekleriz.
--spoiler--
2016 Uluslararası Beethoven insan Hakları, Barış, Özgürlük, Yoksullukla Mücadele ve içselleme Ödülü’ne layık görülmüştür.

http://www.mynet.com/habe...tm_campaign=haberwallpost
ilk okulda sayılar konusuna geçmiştik. Öğretmen herkesi sırayla kaldırıp 1 den 50 ye kadar saydırıyordu. Fazıl 5. Sıradaydı. Hoca aliyi, veliyi, ahmeti ve mehmeti kaldırdı. Sonrasında fazıla dedi ki "fazıl say". Fazıl say dedi ki efendim hocam. Hoca dedi ki "fazıl say evladım" fazıl say tekrardan efendim hocam dedi. Hoca "fazıl say hadi" dedi. Neyi hocam dedi fazıl say. Hoca dedi ki senin soyadın ne. Fazıl dedi ki "say". Hoca dedi ben değil sen say.

(bkz: komik olmaya çalışmak)
(bkz: çayın kafa yapma durumu)

Edit : bende eksileyebilseydim bende eksilerdim lan.
"kesinlikle ülkedeki en iyi piyanist" gibi ağır toplara girmeyin gençler. bu işin idil biret'i var, hüseyin sermet'i var, gülsin onay'ı var,Mehmet Kerim Okanşar'ı var, Pekinel Kardeşler'i var; var da var. bildiğim en iyi piyanist deyip kenara çekilin yeterli.