fazil say in avrupa ya yerlesmesi

bizim alışık olduğumuz bir durum. biz milletçe alışığız bu ülkenin değerlerini bıktırıp, usandırıp olmadı yaka paça bu ülkeden uzaklaştırmaya. bugün fazıl'ı kovduk, geçmişte nazım ve nicelerini kaçırdık, buralarda serdar ortaç gibilerle mutlu mesut yaşadık. alışkınız biz.

beyin göçünün bir çeşidi.

yurdum insanının beni ilgilendirmez cehenneme kadar yolu var dediği laf.

birilerinin bi yerlerine kına yakması gibi başka başka sonuçlar alınabilecek durumdur ki ne yapsa haklıdır fazıl say. o, kim olduğunu, görüşülerini öylesine güzel ifade etti ki. gerçek sanatçının ne olması ya da nasıl olması gerektiğini bize tekrar gösterdi. tıpkı ruhi su gibi nazım gibi... giderse de hakkıdır. ama yine de gitmesin...

"daha gitmedimi o, durduğu hata" denilecek durumdur.

(bkz: ciao baby)

otursun şöyle iyice bir yerleşsin, diyerek kendisine enjoy it demekten başka birşey yapamayacağımız fazıl'ın eylemi.

türkiye'de toplumsal çevrenin merkeze yerleşmesinden ve görünürlük kazanmasından kaygılı olduğunu belirten fazıl say'ın, türkiye'den "gitmesi" sonucu gerçekleşecek hadisedir. fazıl say açısından bakarsak, eğer sorun kendini öteki hissetmekse, say'ın sözgelimi almanya'da "türken raus", isviçre'de "kara koyun", avusturya'da "barbar türk"...türü ithamlarla karşılaşma olasılığı yüksek olduğundan, fazıl say'ın kaygılarını gideremeyecek olan eylemdir.