bugün

ekonomiden anlamayan yurdum insanının tipik yanılgılarından biridir. ak parti de bu yanılgıyı değerlendirmekte oldukça mahirdir. şimdi mevzuyu inceleyelim: faizlerin düşmesiyle paradan para kazanma imkanının ortadan kalkacağı, yatırımın ve istihdamın artacağı düşünülür oysa pratikte böyle olmaz. birikmiş parası düşük faiz politikası nedeniyle enflayona ezdirilen kişilerin çok küçük bir kısmı ticari yatırıma yönelir, büyük çoğunluğu ise ya kaderine razı olup mevduatta kalır veya altın, döviz, gayrimenkul gibi farklı araçlara yönelir. öte yandan düşük faiz politikasıyla insanların birikimleri reel enflasyona ezdirilerek tasarruf cezalandırılır, tüketim özendirilir. mevduat sahiplerinden düşük maliyetle toplanan para yine düşük faizle isteyenlere kredi olarak kullandırılır, insanlar borçlandırılır, her yer ithal arabayla dolar ve bu da cari açığı arttırır. konut piyasasında ise düşük faizli mortgage ile insanlar kira öder gibi ev sahibi olur. bu, iyi bir şey gibi görünse de aslında değildir çünkü şu anda özellikle büyük şehirlerde olduğu gibi konut fiyatlarında balon oluşur, müteahhitler normalde 100 bin liraya satamayacakları evi mortgage sayesinde 120-130 bin liraya satma imkanı bulur. faiz lobisi diyip duranların beton lobisi hakkındaki görüşleri merak edilmektedir.

edit: gelişmiş ülkelerdeki düşük faiz oranları örnek olarak verilebilir ama bu ülkelerde reel enflasyonun da sıfıra yakın olduğu unutulmamalıdır.

ilave: bu yazdığımdan "yüksek faiz iyidir" gibi bir anlam çıkmaz. kastettiğim, faizlerin yüksek olması gibi düşük olmasının da gündeme getirilmeyen sakıncalarının olduğudur. kamu harcamalarının finansmanı için devletin düşük faizle borçlanması elbette iyidir çünkü bunun faturası tüm vatandaşlara çıkar ama unutulmamalıdır ki sadece devlet değil; bankalar da dış borç alırlar, dışarıdan düşük faizle aldıkları parayı çeşitli krediler (konut, taşıt, ihtiyaç) şeklinde vatandaşa kullandırırlar. bu nedenle bir yandan günde 5 lira taksitle kredi veren bankalar türerken, yerli tasarrufçunun parasının bir değeri kalmaz. bugün vadeli mevduat hesabına yatırdığınız 10bin lira bir yıl sonra 10600 lira oluyorsa türkiye koşullarında para biriktirmenizin bir anlamı yok demektir çünkü reel enflasyon nedeniyle bu yıl 10bin liraya alabileceğiniz mal/hizmetler bir yıl sonra 10600 liradan daha pahalıya gelecektir. bu, tasarrufu cezalandırıp tüketimi kutsamaktır.
faizlerin düşmesi elbette iyi birşeydir. ki zaten gelişmiş ekonomilerin çoğunda faizler tek hanelidir. faizlerin düşük olması borçlanma maliyetin azaltır. bu da yatırımcı için ucuz finansman demektir. aynı zamanda faizlerin düşük olması faizlerin getirisinin reel ekonomi getirisinden az olmasına neden olacaktır. ya da lafı fazla uzatmayayım 1998de türkiyede faizlerin 3 haneli rakamları gördüğü yıldan bir örnek verelim.
http://www.aksiyon.com.tr...wsById.action?newsId=4684

--spoiler--
türkiye'nin 500 şirketinin 1998 yılında toplam kârı 3.7 milyar $ olmuş. bunun yüzde 88'i (3.3 milyar $) faaliyet kârı değil, faiz geliri. oysa ford motor'un kârı 22 miyar $, ge'ninki 6.4, ibm'in 6.3, gm'unkiyse 3 milyar $. ve türkiye'deki durumun aksine, bu kazançların onda dokuzunun faizle ilişkisi yok; düpedüz sanayici kârı.
--spoiler--

evet akp ye bok atmak için faizlerin düşmesi de kötü birşey olarak lanse edildi ya. işte ben koyunluk diye buna derim.
faizler yükselince kötü oluyorsa, düşünce de iyi olur. pardon ak parti düşürüyorsa kötü oluyodu di mi?
banka faizi ile dış borç faizini birbirine karıştıran ekonomi uzmanlarının olduğunu göstermiştir bizlere.

faizin düşmesi ülkenin yurt dışından aldığı borca ödediği yıllık hava parasının düşmesi demektir. ülkende yollara, metrolara, okullara, eğitime harcanacak para yurt dışında sana borç verenlere gitmemesi demektir. bu ülke 10-15 yıl önce alınmış borçları zar zor ödedi de şimdi düzlüğe çıktı ancak.

faiz dışı fazla nedir bilmeden bu ülkenin nasıl soyulduğunu anlayamazsın.
(bkz: faiz dışı fazla)
ECEViT HÜKÜMETi hazineden sorumlu devlet bakanı hikmet uluğbay ın sözü herşeyi açıklıyor aslında.

--spoiler--
o dönemde türkiye de toplanan vergi gelirleri bırakın memur maaşlarını yatırımları cari giderleri devletin faiz giderlerini ödemeye bile yetmiyordu. faizi ödemek için dahi borçlanmak gerekiyordu. yine aynı şekilde vergi dışı gelirler de sosyal güvenlik sistemindeki bağkur olsun ssk olsun emekli sandığı olsun bunların açıklarını kapatmaya yetmiyordu.
--spoiler--

evet, yüksek faiz ne güzelmiş değil mi?
kapitalizm işleyişinde parayı işletmek var. Bunu, faiz geliri fazlaysa ki fazladan kastım %50 civarıdır o zaman faizle yaparsın değilse iş yaparsın. yani para kazanma potansiyeli olana faiz için iyi kötü yok. olan gariban işçilere olur o sebeple faizin düşmesi pratikte iyidir. gariban candır.

edit: imla
kesinlikle saçmalıktır. yüksek faizler çok iyidir. cebinizdeki paranın alım gücü sürekli düşer. ocak ayında 800 dolarlık alım gücü olan insanın haziran ayında 760, aralık ayında 728 dolarlık alım gücü kalır. parası olan içinse sorun değildir. sadece orta sınıf ve alt sınıfı vuran bir durumdur. benim için hava hoş yani, işinize gelirse...
Hem kapitalizm, globalleşme diyeceksin; hem de onun para politikası araçlarını kullanmayacaksın.Denize gireyim serinleyeyim ama kıyafetlerim ıslanmasın dedirten başlık.Riyakarlığın, yalanın,çarpıtmanın paçalardan aktığı bir ülkede sandıktan çıkan muktedirin çapsız politikalarının neden olduğu bir tür sanrıdır.
(bkz: ironi)
Tabi çok kötü bişey. Paranın üstüne yatıp para kazanamıyorsun. zamanında alamadıysanız dolar da alamıyorsunuz artık yemiyor. inşaat konusunda haklı ama.
gene getirip olayı dine bağladı aq. Bunlar kesinlikle eğitilemezler. Tek kuyruk yaraları din çünkü.
bu arada sol portal papağanı bilader japonyada, avrupada, abdde faiz kaç bi bak bakalım.
Faizlerin düşmesi tabi ki iyi bir şeydir. inşaat lobisine yaramasının suçu faizlerin düşmesi değil, hükümetin yanlış politikalarıdır. Piyasada denetimi sağlayamaması ve kendi eliyle inşaat sektörüne verdiği açık desteklerdir.

Faizler düşünce kredi kullanım imkanları artar. Bu krediler/ kaynaklar üretim tesisleri veya üretim amaçlı değerlendirilirse, her türlü üretime destek sağlanmakta kullanılırsa ülke ekonomisi uçar. Makul olması kaydıyla inşaat sektörü de bundan faydalanır; herkes de güzel imkanlar dahilinde ev sahibi olur. Bunda kötü bir şey yok.

Faizler düşünce firmalar bankalar çalışmak zorunda kalır. Parasını repoya yatırmak yerine yatırıma, istihdam arttırıcı tesislere ayırır işsizlik düşer.

Faizler sadece enflasyon baş vermeye başladığı zaman kullanılmalıdır. Faiz ülkenin geleceğini yer. Sadece TCMB'nin enflasyonla veya durgunlukla mücadele için kullandığı bir araç olmalıdır faiz.

Sağlanan bütün kaynakların inşaat sektöründe çarçur edilmesi ise hükümetin suçudur. Bunları yok edeceğiz diye faizi tavan yaptırırsanız tüm ekonomiyi 120 km. de giderken direğe toslayan kamyon gibi durdurursunuz. Hele de beraberinde fiyatlar artmaya devam ederse stagflasyona girersiniz ki battığınızın resmidir.
Valla bilmiyorum enpara sayesinde 22k TL den günlük 19.5 orandan 10 lira faiz veriyordu, şuan 17.5 olmuş faizler.
Kafası gram ekonomi basan kafalar, bunun sadece likidite ile kısa süreli rahatlama, sonrasında ise çok acılı bir enflasyon olduğunu bilir.

Ha, basması zorunlu değil, o zaman şöyle diyelim.
güncel Önemli Başlıklar