bugün

80 kuşağının en büyük sorunlarından birisi olup başrolünde anneler yer almaktadır.zaman zaman oldukça sertleşebilen tartışmalara sebebiyet verir.aman dikkat!
(bkz: patates baskısı)
(bkz: bekarlık baskısı)
kimilerinde, yaşıtlarının evlenmeye başlamasıyla artar/arttırılır*. böyle durumlarda annelerin küçükken evlatlarına söylediği söz öbeği itina ile anneye anımsatılmalıdır.*
bu bayram iliklerime kadar hissettiğim baskıdır. arkadaş bütün akrabalar ağızbirliği etmişcesine hep bir ağızdan ne zaman evleniyosun ?, kız yok mu ? gibi gerenksiz sorulara maruz kaldım. işaret parmağımı kaldırıp bi kız işaret etsem şakadan kıza çökecekler. hepsi istemee meraklı. ufak bi tahmin ile kız istemeye sanırım 30 - 35 kişi gidicez. ee tabi haliyle bu kadar kalabalık aileye kız vermezler bende evde kalırım. benden de güzel turşu olur heee. hıyar turşusu. * şaka lan şaka filinta gibi çooocugum.

(bkz: escherichia coli nin fotografları için tıklayınız)
türkiye'de evlenen kadınların evlenme sebebidir.
bu konuda en rahat canlılar hayvanlar. onların evlenme gibi bir derdi yok. rahatlar.
her annenin bir gün haklı olarak baskı yapacağı durumdur. bundan dolayı anne ile geçen diyaloglardan sıkılabilirsiniz ama her annenin torun sahibi olmaya çocuğunun yuvasının yapılmış olarak görmeye hakkı vardır.nereye kadar devam edebilirki bekar yaşamak.
he deyin geçin efenim. alıştım artık , tüm türk evladı 22 23 yaşından sonra özellikle bu baskıya maruz kalıyordur. kimse kimsenin özeline karışamaz.

cevap olarak: koca/karı varda biz mi evlenmedik derseniz susarlar.
gerizekali turk insaninda olan baskidir.
zaten bir kiz 25'ini gectikten sonra evlenmediyse evde kalma adayidir.
30dan sonra temelli evde kalmis derler.
zihniyete bak.
sacma sapan seyler.
sanane amk ister evlenirim ister evlenmem. sana mi sorucam.
ebmkk: evlenme baskısına maruz kalan kız
çebyb: çaktırmadan evlenme baskısı yapan baba
çebybddva: çaktırmadan evlenme baskısı yapan babaya doğrudan destek veren anne
------
ebmkk: ama baba alıyorsun arabayı, park yerine bakakalıyorum ben, artık ben de istiyorum bi araba, arkadaşlarım alıyorlar kendi arabalarını geziyorlar eğleniyorlar özeniyorum.* *
çebyb: Ben de özeniyorum, arkadaşlarım parklarda torunlarını oynatıyorlar gülüyorlar eğleniyorlar kızım. Ben hala, 13 yıldır sarılıp yattığın ayı'nı seviyorum torun diye.
çebyede: o aldığın menaj takımını çeyizine koyuyorsun o kadar.
------
*
Evet baskı başladı ama hani kız yok işte.
(kadın demedim dikkat)
Toplumsal bir baskıdan fazlası değildir.
gerek olmayan baskıdır.

evlenmiyorum zaten.
gereksiz ve bencilce yapılan baskıdır.
içerik bulunamadı.
erkekler 27 kızlar 25 yaşından itibaren yakın çevrenin "bak o evleniyor bak bunun çocuğu oluyor bak şunun nişan davetiyesi" diye dolaylı yolla yaptığı baskıdır.
özellikle annelerin konu komşudan aldıkları ''senin oğlan evlenmiyormu'' fitilini ateşlemesiyle başlayan nikah masasında nikah memurunun ''bende sizi karı-koca ilan ediyorum cümlesiyle patlayan bombadır.
olayla alakası olmayanların bile konuştuğu konudur.
Arkadaş çıldırıyorum. Sabah akşam hakaret ediyor annem evlenmiyorum diye.

Bunca baskıya dayanamayıp senelerdir tanıdığım bir kıza açılayım dedim birkaç gün evvel aşağılayarak reddetti. Üstüme saldırdı hakaret etti yerin dibine girdim resmen.

Bana torbacılık yapan lakabı çamur olan bir amcamın çocuğu var. Nişanlanmış Onun kadar bile olamamışım dedi. Böyle fitnece fesatça şeytanca konuşmak nedir arkadaş.

Hiçbir kız suratıma bakmıyor diyorum anlamıyorlar.

Hayat cehennem ne diyeyim.
Sende bulun deneyelim belki evlenirim de o zaman. Birde en nefret ettiğim olay da senin kararına saygı duymayıp kendi kurallarını uygulamaya çalışan bireylerdir. Rest çekip bir daha açarsanız bu konuyu yüzünüze bakmam de. öyle olması gerekir.
bilmem kaçıncı basım kitaba hiç benzemez.
onlara küçük sktirler çekin.

hayat sizin çünkü.
30 a kadar direnilebilirse, sonrasında çok kasmadan başa çıkılabilecek; genellikle akraba ve evlenmiş arkadaşlardan gelen bir çeşit toplumun herkesi aynılaştırma çabası.
Bir diğer yandan bakılırsa evlilik kurumu otorite açısından da istenen bir olgudur. Çünkü evlenen bireyler daha çok tüketecek, borca girecek, itaat duyguları artacaktır.
Evli kişiler Patrona dayılanırken bir kez daha düşenecek, çocuğun ve eşinin geleceği için ev alma olaylarına girecek, tüketimin devamlılığı için yeni bireyler dünyaya getirecektir.
Evli kişiler otorite açısından daha az riskli ve daha itaatkar bireyler olurlar. Eğer taraflar bilinçli değilse, evlilikteki birbirine benzeme olgusu karakterlerin de parçalanmasına ve bozulmasına yol açar. Yani özgün benliği ortadan kaldırarak kişilerin daha uyumlu bireyler olmasının yolunu açar.
Güzel kız bulun da evleneyim diye yaptığım baskıdır.