bugün

alevilerden hazetmediği aşikar olan bir iktidar döneminde olmuştur.

gönüllerden serbest bırakılmamıştır o katil.

görmesek, bilmesek de ruhani ağırlığı hissetmesi kaçınılmazdır.
ileri demokrasi kavramını algılayabilecek potansiyelde olmadığımın göstergesidir. demokrasi o kadar ilerlemiştir ki, bilimkurgu filmlerine ilham kaynağı olması gerekmektedir. 13 yaşında bir çocuğa tecavüz edip caza almamak, bir genci yakın mesafeden vurup canını almak ancak ileri demokrasilerde cezasız kalabilir zaten.
imamın ordusu olur da mahkemesi olmaz mı sorusunu akıllara getirir.
(bkz: nefsi müdafa nın anlamını bilmemek).
hakkında beraat kararı verildiğinin sanılmasına neden olan serbest bırakma işlemi. serbest kalmıştır, ama tutuksuz olarak yargılanmaktadır. yani takipsizlik kararı yoktur, iddianame tamamlanacak ve kabulüne müteakipkovuşturma evresi başlayacaktır. zahmet edip de ceza muhakemesi kanunu okursanız ortada bu kanuna aykırı bir durum olmadığını göreceksiniz. şüphelinin kaçması veya delilleri karartması ile kasten adam öldürme olayında kuvvetli suç şüphesi oluşması durumunda savcının istemi üzerine sulh ceza hakimi tarafından tutukluluğa karar verilebilir. dikkat edin: verilir değil, verilebilir. ayrıca tutuklanması durumunda hüküm giyene kadar geçen süre, alacağı hapis süresinden mahsup edileceğinden ortada dövünülecek bir durum yoktur.
Bundan sonra direnişçilere uygulanan her türlü haksız müdahaleyi meşru kılacak bir hukuk faciasıdır. Haziranda ölmenin ne kadar zor, öldürmenin ne kadar kolay olduğunu söyledi biraz evvel bi arkadaşım. Katil polisinizin adını vereceğiniz her sokağa şimdiden tüküreyim. Bu nesil bunları unutmayacak. Unutursak kalbimiz kurusun.
türkiyedeki adaletin korkunç örneklerinden biridir.
serbest bırakılmasında amirlerinden aldığı emirleri ifşa edeceğini duyurması büyük rol oynamıştır. verilen kirli emirlerin duyulması yerine adamı serbest bırakmak tabi ki işlerine geldi.
bazı insanlar vardır.. onları şu yeryüzünde utandırabilecek herhangi bişey neyazıkki yoktur. utanmayan insanda vicdan ne arar.. ve herşeyi ama herşeyi savunabilecek kadar geniş bir mezhebe sahiptirler.
insanlığın hatırlanması için daha ne olması gerekiyor diye sorduran durum. gidişatımız hiç iyi değil.
yazıklar olsun dedirtip şaşırtmayan karar. bütün polis şiddeti araştırılacak değil mi? sonucu böyle olduktan sonra araştırmayın istemez.
polis şiddetinden bahsederken, elinizde taş ve sopalarla gezmeniz büyük bir çelişki yaratıyor. siz polise saldırmayın, eğer polis saldırmaya devam ederse emin olun ki bütün halk yanınızda olur. ama bu şekilde hiçbir inandırıcılığınız kalmıyor.

bu polisin de serbest bırakılma sebebi bu. meşru müdafaa. serbest bırakılması hukukun, adaletin suçu değil. eylemcilerin suçu. polise saldırmakla hata yaptınız. işte bu da hatalarınızın bedeli.
polis şiddeti için her fırsatta gereğini yapacağız diyen hükümet nihayet gereğini yapmıştır. bu günden sonra başka bir masumu öldürecek polis memuru 2. kez bile düşünme gereği duymayacaktır. devlet destekli terörle yine karşı karşıyayız.
hemen değil de, çabuk çabuk biten adalet yapmışlar. yazık. gerçekten çok yazık.
yetmez ama evettir.

bence direk emniyet amiri yapılmalı, memurluk kesmez artık.
adaletin sadece bir saray ismi olduğunun tekrardan kanıtlanmasıdır.
ethem sarısülük'ü vuran polis ahmet şahbaz'ın nefsi müdafa gerekçesiyle serbest bırakılması durumudur. meğer bunca yıldır meşru müdafayı çok yanlış anlamışız biz. bundan böyle halk ahmet'e karşı nefsi müdafa yapsın yeridir öyleyse.

(bkz: türkiye de adalet sadece bir saray ismidir)
yargının da ölen ile ölünmüyor felsefesini benimsemesinden kaynaklanan bir serbest bırakmadır.
meşru müdafaanın tanımını bilmediğini gördüğümüz hakimlerin, bu hakimlere güvenerek adaleti aradığımız sistemin serbest bıraktığı, hadi şimdi git geri kalanları da vur dediği isimdir Ahmet Şahbaz. açık açık yazıyoruz ki adını Ethem'i vuran, vurduktan sonra da arkasına dahi bakmadan göt korkusuyla kaçan o polis kim asla unutmayın. elinde onlarca alternatif müdahale aracı varken, belindeki silahı çekip doğrudan kalabalığı hedef alarak ateş eden bu polisi, "benim polisim" diye koruyan sistemin bir parçası olmaktan utanmaktan zaten bıkmış durumdayım.

iki gün sonra elini kolunu sallayarak tekrar işbaşı yapsın da, biz bu meydanlarda özgürlüklerimiz için, geleceğimiz için, kısacık hayatlarımızı dolu dolu yaşayabilmek adına direnişimizi sürdürürken, içimizden birini daha vursun diye serbest bıraktılar belki de kimbilir. ya da nasıl olsa serbest bırakıyorlar çekip biz de vuralım cesaretini aşılamak için diğer polislere. vurmuyor, öldürene kadar dövüyorlardı. şimdi en azından dövmekle uğraşmazlar.

geriye kalanlar dedim, onlar kim derseniz gözü yaşlı bir anne ve arkasında bekleyen on binlerce kardeşidir ethemin. halkı kendi adaletini sağlama arayışına itmeye başladığınız anda, işte asıl o zaman tehlike çanları çalmaya başlar.
aslında amaç polisi korumak değil. emiri verenleri korumaktır. muhtemelen polis amirlerini suçlayacaktı buna önlem olarak serbest bırakıldı. işte ileri demokrasilerde polis tarafından öldürülebilirsiniz. işte bunlar hep demokrasi. hazırlıklı olun arkadaşlarım bir gün polis sizi de öldürebilir.
vicdanlara sıkılmış kurşundur. yürekler yaralıydı, yürekler acılıydı...şimdi ölü yürekler.
insanlık bitmiş bu ülkede...doludizgin ceberrutluk.
(bkz: ahmet şahbaz)
Copumu kaskimi aldilar korktum demis. Sosyal medyada vurulus anini izledim her seyi tas tamam. Serefleri yok bunlarin, yurekleri, vicdanlari yok.
öyle görünüyor ki bundan sonra polise daha fazla yetki vereceğiz derken bundan bahsediyormuş ekselansları!
yani öldürme, öldürdükten sonra da ceza almama.

o ananın gözyaşlarında boğulasın ulan erdoğan, sana bülent arınç tarzı beddualar, kendime has da küfürler biriktirdim geberip gittiğinde hatırlayıp hatırlayıp mutlu olacağım ama buradan söyleyemem.
söylersem silerler, o yüzden az eğil kulağına fısıldayayım...
eğer polis memuru orda silahına davranmasaydı linç edilebilirdi. o anki panikle silah ateşlendi. bilirkişi raporu vesaire bunu gösteriyor. bariz nefsi mudafa var. ne yapsaydı adam kuzu kuzu linç edilmeyi mi bekleseydi. mahkeme doğru bir karar vermiştir. hiç kimse bir insanın ölmesini istemez. ama polisin orda linç edilme tehlikesi var. bunu göz ardı etmeyin.
güncel Önemli Başlıklar