bugün

tam olarak "eski" sevgili ise yüzü yıkayarak güne normal şekilde başlayabilirsiniz.eğer hala eski değilse o zaman
(bkz: eskitmenin yolları)
insan unutmaya başladığı ya da unutmak istediği kişiyi rüyasında görürmüş diye kendini avutmak mümkündür. (bkz: Davut kendini avut)
eğer seviyorsan hala uyandığında rüya olduğunu anlayınca seni uyandığına pişman eden ve hayattan soğutan olay.
bir siziyla uyandigim sabahta, rutin sabah etkinliklerini yaparken durup dusuundugumde farkettigim durumdur. geceyi bolen gunduz yeniden alip goturmustur onu. ruya bitmistir. sizisi kalmistir. goz kapaklarinin uyanmamak icin verdigi mucadeleye ragmen, nafile. herseyde oldugu gibi biten bitmistir. bir sonraki geceye dek...
Yatmadan önce eski sevgiliyi düşünürek uyumanın ortaya çıkardığı bir durumdur.
sabah sabah sinirlerimin beynimin en üst noktasında toplanmasına sebep olan hededir.kendisinin sol kulağının çınlamasının sebebi de sarf ettiğim cümlelerdir. doğrudur haketmiştir. istemiyorum seni, sevmiyorum, özlemiyorum neden girip rüyama günümü berbat ediyorsun. hadi sen giriyosun tanrım sen neden girmesine izin veriyosun. mesela izin ver ben onun kabusu olayım. hem işe geç kaldım hemde az kalsın apartmandan çıkarken ayağım kayıyordu. mazallah kıçı kırıp da her gün çınlatmak vardı o sol kulağı. neyseki yırttı.
burdan yetkili makamlara sesleniyorum ;
nişan hazırlığı yaptığını gördüğüm eski sevgili : kardeşim ne yapıyorsan yap da rüyama girme.
allahım : onu rüyamda dahil görmek istemiyorum.
hep birlikte amin diyelim değilmi sözlük.
saatlerce düşünürsünüz neye alamet acaba diye üstelik terketmeseydim mi acaba gelir akıllara.
Bilinçaltı sebebiyle olabilecek olayldır,bende arada bir görürüm eski sevgilileri rüyalarda...
yeni ayrıldıysanız normal olan durumdur.
nasıl görüldüğü çok daha önemlidir.

(bkz: eski sevgili de beni görecek mi)
tüm gününüzü bok eden eylemdir, onca işin arasında beyninizi kemirir.
rüyada gördüysen eski değildir zaten.
neye delalet eder bilinmez lakin şaşırtır. zira rüyaların bilinçli olduğumuz zamanlarda bilinçaltına itelediğimiz şeylerin dışa vurumu değildir benim düşünceme göre. en büyük örneği kendim, eski sevgili gibi şeyleri bilinçaltıma iteleyip ondan veya hissettirdiklerinden kaçtığım yok. ama yine de gelebiliyor nadiren. *

he.. rüyama gelecek olursak. telefonla konuşuyordum; 'canım' sesini duydum telefonda. sonra eski sevdiğimi benimle telefonda konuşurken gördüm birkaç saniye. uyandım, açıkta kalan yerlerimi örttüm tekrar uykuma devam ettim. şimdilik problem yok.
uyandıktan sonra iki gün boyunca etkisinden kurtullunmyan her görülen insana anlatılan durumdur.
kişi eğer eski sevgiliyi rüyasında görmek istemiyorsa zamanla bu duruma kendini alıştırabilir onu rüyasında gördüğü anda kendini uyandırabilir. çözüm basit istemek yeter.
(bkz: kendisini uyandırabilen yazar)
(bkz: kabus)
kalktığında hayal kırıklığı yaşadığın ve bir sonraki uykuya kadar acaba bu rüya bana ne anlatmak istiyor diye düşündüğün kısa bir dönem.
uyumadan önce onu düşündüyseniz uyku ile uyanıklık arası olan durum Sabah kalkınca hiç uyumamış gibi bir his uyandırır.zaten uyumamışsındır.uyandığınızda Lan başım fena ağrıyor ha diyebilirsiniz..
acıkan karnımı yatıştırmak üzere, o izbe mahallenin köhne bakkalına girdiğimde tek niyetim bi' adet topkek almaktı, rus edebiyatına öykünüp bakkalı başımla selamlamak değil.

hatta bakkalla muhabbet eden kızıl saçlı, ince belli güzel bir hatunla tanışmak en son aklıma gelecek şeydi. fakat her zaman her şey planlandığı gibi olmuyor elbet. her neyse..

uzun süredir sevgilim yoktu. huysuzdum çünkü. herkese bir kulp takıyordum. herkes de bana bir kulp takıyordu böylece. bir kızla diyaloğum en fazla 'içtiğim içkiye meze' olarak kalıyordu bu dönemde. ama onunla her nedense farklı oldu. kibarlaştım. uzun süredir kibarlaşmadığım kadar. kibarlık kızlar üzerinde etkili bir faktörmüş. küfür, her daim dile gelmesi hoş bişey değilmiş. ama inci sözlüğün etkisinde kaldığım bir dönemde küfür etmeden birileriyle diyaloğa girmek çok kolay değildi benim için. zoru başarıp küfür etmedim, tavlayıverdim ince belliyi.

bir başka özelliği daha vardı bazıları için. benim için değil ama, kürttü o ince belli. bunun da konumuzla hiçbir ilgisi yok gerçi.

çok güzel bi' 2 gün yaşadım. günlerden sevgililer günü. sevgililer gününde saplar partisine katılmayı düşünürken ben, şimdi güzel bi' kızın koynunda uyuyordum. ama bu kızın da bir kusuru vardı henüz bilmediğim.

2. gecemizin geç saatlerinde telefonumun sessizde olduğunu farkedip bi' bakayım dedim arayıp soran olmuş mu diye. evet, 2 cevapsız arama bir de mesaj vardı. önce mesajı okudum.

'ya sen ne biçim adamsın, siktir git. bir daha aramıyorum sen de arama'.

daha önce 'beklenti fazlası arkadaşlar' nâmına bir kaç kelâm etmiştim. onla ilgili bu da. bir kız arkadaşım, çok samimiyiz. ezel izlerken telefonumu sessize aldığımdan dolayı 2 kere aramış ve ben de açmamışım. ardından hemen bi' mesaj atmış, bu satırları içeren. cevap attım hemen.

'noluyo yahu, rahat yok mu bi' kızım, bi' hatun yaptım onunlayım. ezel izlerken de telefonu sessize aldıydım. neler saçmalamışsın öyle, eğer niyetin böyle saçma sapan bişeyde siktirip gitmekse git, tutamam' yazdım.

ardından bir silsile geldi, saçmalıkta sınır tanımayan.

neyse tüm bunlar sorun değil, ama ben oldum ekmeğimden; o değil.

duştan çıkan 'ince belli' geldi ve ben sızmışken beni dürtüklemek eyleminde çığır açarak uyandırdı. ve o sihirli iki kelimeyi söyledi;

'siktir git!'

gecenin 3'ünde, bilmediğim bir coğrafyada sokakta kalmıştım. ciddi biçimde sorun teşkil ediyordu bu durum. bu coğrafya kelebek, gasp ve aklıma getirmek istemediğim başka şeyler barındırıyordu çünkü.

hemen taksi arayışına geçtim, kısa bir süre sonra şansım da yaver gitti ve buldum taksiyi.

ince belli ile aramı düzeltmek için 3-5 gün bekledim. şansımı denedim, olmadı. tam bir şeyler yoluna girmişken, aradığım kişiyi buldum galiba derken ben gene başaramamıştım dış etkenler yüzünden. amına koyayım o dış etkenlerin.
derken 1.5 ay geçti işte, denedim tekrar şansımı, oldu lan. ince belliyle arayı düzelttik. güzel bir gece geçirdik. gerçi gene saçmalıyo biraz ama olsun. idare ediyore. sabah dersaneye gitsin diye 6'da kalktım, evden postaladım. tekrar uyuyayım dedim, birazcık daha uyudum. uykumdan titreyerek ve irkilerek uyandım. o'nu gördüm çünkü yine. o, 2.5 senedir unutamadığım. o, sanırım aşkından asla arınamayacağım.

rüyamı anlatıyorum size;

bir evdeyim. o'nun evi. o bana sarılıyor. 'aşkım' diyerek, içten, sıcak. kokusunu hissediyorum, sesini duyuyorum. bunun gerçek olmadığını kimse inkâr edemez. sanki paralel bir evrende birbirimize sarılıyoruz ve o pişman oluyor. 'pişmanım aşkım..çok pişmanım' diyor. ağlıyor. o ağladıkça benim içim acıyor, içim ağlıyor. acı tüm bedenime işliyor. 'bebeğim, geçti artık' diyorum. 2.5 sene sonra tekrar sevgilim o benim. ne kadar mutluyum. ah ne kadar mutluyum.

uyanıyorum sonra. allah belasını versin, uyanıyorum. yanım boş. yatağım boş. yatağımda o'nun değil başkasının kokusu var. emin olmak için gözlerimi açıp kapıyorum, yatağı, çarşafı, yastığı kokluyorum. allah belasını versinki başkasının kokusu bu. 'yaaa sikiyiiim!!!!!!!!!!!!!' diyorum. sabahın köründe, bir pazar sabahı, bok gibi başlıyorum güne.

bari diyorum, bahane bu olsun. nostalji yapıyorum. 7 sene önce sikko bi' ergenken yaptığım aktiviteyi dejavulaştırıp bira & cornflakes ile kahvaltı yapıyorum. kahvaltı bitince cornflakes tabağını kaldırıyorum, yeni bir bira açıyorum.
sizi eski sevgiliye tekrar aşık eder.
(bkz: yapma be hayrettin yapma)

nerden çıktı şimdi bu başlık, çok zor lan.

adama öyle bi koyar ki tarif edilemez.
eski sevgilinizin bi daha size hiç vermeyeceğine delalettir. rüyada eski sevgiliyi hıyar yerken gördüyseniz; bu sıkıntı, dert, tasaya işarettir.
- tatlı rüyalar..
(bkz: rüyalarda buluşuruz)
sabah uyandıgınızda sanki o rüya gercekmis, siz hala sevgiliymissiniz gibi hissedersiniz. ama aradan 2 dakika gectikten sonra gercek hayat size annenizin "kahvaltı hazıııır" diye bagırmasıyla merhaba der. yatsam tekrardan rüyam devam eder belki diye uyumaya calısırsınız amaaa nafile. cok özlemekten kaynaklanır. özlemekten ölcek durumdaysanız falan illa ki görürsünüz. "bilincimin altı da üstü de o" dersiniz. bi de rüyaların soyle serefsiz tarafı vardır kii ulan 2 gün gor tamam 3 tamam 4 neden ya. dizi mi lan bu her gün görüyosun? sonra neden unutamıyorum, neden cıkmıyor aklımdan bıdı bıdı. izin veriyorlar sanki unutmaya. *
(bkz: hayirlara vesile olsun insallah)
(bkz: haykoyayim)
güncel Önemli Başlıklar