bugün

k. bu sözlere hiç itiraz etmedi.
Okuldan kaçarken yakalanan bir çocuğun gizli korkusuyla,"Yok bir şey , sen yat ; ben bir sigara içip gelirim!" dedim.
yangın tesisatı, binanın temiz su tesisatından ayrı olarak döşenir. bina tesisatı kitabı, ertan baydar.
güneşin Avusturalya'da portakal ve mor renklerle nasıl doğduğunu anlatışını bir dinlesen...
allahın gönderdiği ve peygamberin gösterdiği açık beyyinelerde mezhep tercihi ve kişi ihtilafı olmaz. olursa bu allahın dini olmaz. allahın dininde ihtilafın başladığı yerde kişisel tercih başlamış demektir. bu noktadan itibaren dileyen dilediğini seçer ama bu seçimlerin hiçbiri dinle eşitlenemez.
yaşar nuri öztürk - (bkz: islam nasıl yozlaştırıldı).
"şimdi işten geldim yorgunum ya terliklerimi bulamam hımm sanırım sabah çıkarken ayakkabılığın oraya koymuştum peki şimdi nerede terlik kadar da önemlisi yok ki hayır ayakkabı olsa kaybolan diyeceğim ki kapının oradadır, şimdi işin içine terlik girince tam anlaşılmıyor, yalın ayak ta dolaşmak karın ağrıtır derler ama havada buz gibi ne yapsak acaba kalın çoraplarım falan vardı taa nerededir şimdi onunla mı uğraşayım dolanmaktan evin içinde nefes nefese kaldım çorap mı arıyordum ben ya, hayır hayır terlikti aradığım tamam o zaman devam edeyim terliğimi aramaya, teki mi kayıptı ikiside mi? teki."

edit: bunun niye eksiliyorsun sayın ulu kullanıcısı, benim mi suç cümle uzunsa saçmaysa gereksizse anlamsız sa benim mi suç?
dosyayı okuyunca anlarsınız.(şeytan,melek ve komünist)
yoktur.

hayır yani kitabı buldum. 93. sayfası da var. sayfada iki paragraf var ama ikisi de birer cümle. sayfa komple iki cümle hacı. çok da heveslenmiştim yeminle.
allah yaratırken bizi kullanıyor.
-niye koskoca kainatta birbirinin aynısı iki insan yok?
-çok basit. çünkü herkesin gen haritası ve şifresi kendine özel.
(hijyenik aşklar- yılmaz erdoğan)
Sağlık dosyası ya da kaydı olmayan bir kalp hastası.
(jean christophe grange-leyleklerin uçuşu)
Kitap bulamadım lakin en yakınımdaki derginin sadece kapak sayfası açılıyor.
ihtiyatlı veya sürdürülebilir dikkat aynı birden fazla fırsata, duruma veya olguya cevep verebilme yeteneğidir.
ironikti bir bakima.
diye yazmis elif safak araf'ta.
arkadaş bize de çıka çıka sıralı cümle çıktı. çok uzun o yüzden yazmaya üşendim. kitap nedir diye sorarsan kanuni ve şarlken
"bir etki yaratmak için susuyordu."

meyhane * *
tarih, gizli topluluk fısıltılarıyla doludur. eski insanların yasak bilgilerini saklayanların rahipler ya da yaşlılar oldukları söylenir. bütün insanların yazdıklarında medeniyeti yönlendiren önemli adamlar, gizli toplantılar geçmektedir.
En eskisi, ejder kardeşliği olarak da bilinen yılan kardeşliğidir ve çeşitli adlar altında hala varlığını sürdürmektedir.
It is early in the morning, and Lord and Lady Capulet, the Nurse, servants and cooks are all moving around busily.
esasen insanlık toplumu; diriliş asrı, aydınlık asrı, teknolojik kalkınma asrı ile birlikte gelen uğursuz karışıklıkların onu Allah ın nizamından tümüyle uzaklaştırdığı -sadece kilisenin düşüncelerinden değil- ve ilahi inanç düşüncesiyle sosyal hayat nizamı arasına faydasız ayrılığı düşürdüğü günden beri yolunu şaşırmıştır.
seyyit kutub-istikbal islamındır
yüksek ihtimal sonu noktayla bitmi$ cümleler topluluğudur.

ayrıca;

bu tür ba$lıklara ilk entryim olup, bence insanlar bu türk ba$lıklara entry girerek okudukları kitabın, kendi iç dünyalarının o büyülü atmosferinde olu$turduğu ''özel olma ihtiyacı'' kavramının yansımasıyla $evkle satırları payla$ıyorlar.

sonuç? siklemiyorum o sayfada yazılanları.
Mit menschlihen worten ausgedrückt liebe zu geben ist immer eine gute investition.

shanya ashram
anleitung zum leben
many things came flooding back to her, memories that she thought she had long left behind.
birden bütün benliğimi, işin iyice içine girmek, herşeyi en ufak ayrıntısına kadar öğrenmek tutkusu sarıyor.
babası olsaydı, bu durumu yaklaşık şöyle dile getirirdi: her istediğini yapmasına izin verilen biri, sonunda başını duvara çarpacaktır.

4 ve 5 oldu ama olsun.

robert musil - niteliksiz adam 1. cilt
...ve ısrarla başlayan o heyecanın içini boşaltan bir ağaç kadar mühim olmadığına kanaat getirdi. artık heyecanlanmanın gerekli bir şey olduğunu düşünmüyordu, ta ki, bir gün yeniden çocukluk masalları dinleyeceği bir omuz bulana kadar...
Ellerini sonuna kadar açıp direksiyonun üzerine koydu. (bkz: aklından bir sayı tut) (bkz: john verdon)