bugün

Belirsizlikten nefrettt ediyorum cidden ve gereksiz vicdan yaptırılan durumlarda buna dahil olabilir.
Belirsizlik diyeceğim.

Ne hissettiğini bilememek ne yaşayacağını ön görememek acayip tedirgin ediyor beni.
nefret duygusunun kendisi.
kimseden nefret etmeyin. içten içe kendinizi bitirir bu duygu.
çaresizlik
kapana kısılmış gibi hissettirir elden bir şey gelmez...
Kıskançlık.
Toplumdan dışlanmak.
pişmanlık.

ihtimalleri düşleyerek yaşamaya mecbur eder. ya yapsaydım/yapmasaydım, acaba, değişir miydi, olur muydu, farklı.. gibi binlerce yardımcısı vardır.
pişman olmak. yani bence pişman olmak çünkü birçok şeyi bir anlık gaflete kapılıp yapıyorum sonrasında ben bunu neden yaptım diye düşünüyorum. geri dönüşü olmayan şeylerde pişmanlık vicdan azabıyla yer değiştiriyor.
Birilerinin hayatına imrenmektir.

Parasına, mutluluğuna, hayatına, işine, ailesine falan.
kesinlikle ümitsizlik. allah uzak etsin.
Birinin seni aptal görüp yalan söylemesi.
Kıskançlık. Burada kastettiğim sadece sevgili veya eş kıskanması değil. Sürekli kendini başkalarıyla kıyaslamak, sürekli kendinde olmayan şeyler başkalarında var diye nefret dolmak hatta kin duymak ve doğal olarak da sürekli mutsuz olmayı/mutsuz etmeyi doğurur. Kıskançlığın derecesine göre kişinin çevresine zarar verme olasılığı da o kadar artar. O yüzden en nefret edilesi duygudur net.
çocuklar duymasın'daki feminist duygu.
(bkz: nefret)
(bkz: Özlem)