bugün

27 mayıs 2013
ergenekon, balyoz, kck, el kaide gibi yapılanmaları ortaya çıkaran emniyet istihbaratındaki tüm birimler tasfiye edildi. Emniyet istihbarat dairesi başkanı ömer altıparmak,
2 istihbarat daire başkan yardımcısı ve en yüksek 8 istihbarat şube müdürü... Bu çapta yapılan ilk değişim.
Ve yerlerine garip bir şekilde, istihbarat geçmişi olmayan polisler getirildi.

28 mayıs 2013
gazeteci adem yavuz arslan, tasfiyelerin devam edeceğini yazıyordu.

29 haziran 2013
istanbul, ankara ve izmir istihbarat müdürleri başta olmak üzere diğer 23 şehrin istihbarat müdürü görevinden alındı. Şaka gibi. Çoğu da şark görevi listesinde olmadığı halde şark görevine gönderildi. Sadece istanbulda 67 müdür ve amir olmak üzere.

4 temmuz 2013
radikal gazetesi yazarı ismail sağıroğlu atamaların, tasfiyelerin ve değişimlerin her düzeyde yapılacağını yazdı. Ve ekledi. Istihbaratın eleman sayısı 6 binden, 3 bine düşürülecek. Ve gönderilenler; polis okulu, kaçakçılık ve organize şube, güvenlik gibi birimlere dağıtılacak.

Neler mi oluyor?

Gezi parkı, üçüncü köprü, rte şovları, yaklaşan seçimler, yapılan yollar köprüler...
Manşet ile arka sayfalar yer değiştiriyor. Gündem mi? Herzamanki gibi işte.

Bu yapılanların rte'nin polisleri övmesinden sonra gelmesi de yine soru işareti.
Yoksa bir rte dairesi mi kuruluyor. Haşa. Kim diyor?

Ahh be türkiyem. Olan yine sana oluyor...

27 temmuz'dan bir kaç gün veya bir kaç hafta önce olan olaylar iyi değerlendirilmeli. Neden, nasıl ve niçin bir anda böyle birşey oldu?
Rte'nin amacını ortaya koyuyor.

Ayrıca neler mi oluyor?
Sözlük uyuyor, bu şekilde açılan başlıklar değer görmüyor.
Halk ne yapsın?
amacından uzun zaman önce çıkmış mit'in rte tarafından kadrolaştırılmasını anlatan değişikliklerdir. mit bir kuruma bağlı olduğu sürece bu şekilde devam edecektir ancak şu konuda bir açıklama yapmak farzdır. bundan önce mit olağan şekilde çalışır üst noktalarda istihbarat sağlaması ayrıştırılır mevcut hükümetlere göre servis edilirdi. şu anki durumda ise mit tamamen bu kadrolaşma sonucu mevcut hükümet komutasında çalışmakta.

zaten yakın tarihi bilenler bilirler bundan önce mit'de çatışmalar olurdu muhalifler arasında. tayyip işi çözmüş. ortada muhalif bırakmıyor.

şaşırtmayan bir durum.

15 dakikada hakan fidan için yasa geçti bu mecliste.
emniyet istihbarat dairesine balyoz gibi inmiştir.
yanlış yere balyoz vurmaya başladık. sonu hayrola.
erdoğan'ın kendi devriminin "devrim muhafızı" kadrosunu oluşturma çabasıdır.
yıllardır sadece akp'ye çalışan kadronun şehirlere yerleştirilmesidir.
ilgili ve daha genel bir inceleme yazısı:

http://www.fenayazarim.co...07/12/johnny-got-his-gun/
bir kısmının cemaat-akp rekabetiyle de ilgisi bulunmaktadır. büyük oranda rtenin kendisine bağlı bir iç düzen kurma çabasının neticesidir. halen bile demokrasiden bahsedip bik bik konuşanlar var. demokrasinin seçimden ibaret olmadığını, öyle olsa hitlerin de esadın da en az başbakan kadar demokrat olduğunu defalarca izah ettik. demokrasi, demokratik kurumlar olmadan, bağımsız medya, üniversiteler ve kuruluşlar olmadan, bağımsız ve yetkin bir bürokrasi sınıfı olmadan meydana gelmez.bir ülkede demokrasi olması için bunlar olmazsa olmazdır. demokrasinin lafta kaldığı bir ülkede ise diktatörlüğe gidiş vardır. diktatörlük bize çok uzak bir rejimdir zannetmeyin. sivil diktatörlükler askeri diktatörlükler gibi değildirler. bir anda kurulmazlar. o yüzden de halk tarafından algılanmaları kolay olmaz.

hatırlayın. başkanlık sisteminin tartışıldığı dönemde başbakan bir şey söyledi. http://www.sondevir.com/h...sistemi-olacak-degil.html "illa abddeki gibi bir başkanlık sistemi olacak değil". işte sorun da burada. başbakan da gayet iyi biliyor ki abddeki başkanlık sisteminin en büyük özelliği; başka devletler tarafından taklit ve takip edilmesinin zor olmasıdır. abddeki sistemi örnek alan pek çok ülke eninde sonunda diktatörlük diye adlandırdığımız bir sisteme geçiş yapmıştır. çünkü amerikan tarzı demokrasinin en sıkıntılı yanı, toplumsal olarak demokrasi kültürünün çok yerleşmemiş olması halinde, bu sistemin diktatörlüğe karşı oldukça savunmasız olmasıdır.
yukarıda yazılanlar dışında birde böcek olayı var ki, tuzu biberi oldu.
O da komplo olabilir zaten...
Hala devam eden degisikliklerdir. Tayyibin nasil bir kuyruk acisi varsa artik...