bugün

görsel
Kadının gelişimi, bağımsızlığı, özgürlüğü kendisinden gelmelidir.
ilk olarak kendisini bir seks objesi değil, bir kişilik olarak ortaya koymalıdır. ikincisi, hayatını basit, fakat zengin ve derin kılarak kendi bedeni üzerinde başkalarının iddia ettiği tüm haklara karşı koymalı, istemediği sürece çocuk yapmamalı, tanrının, devletin, kocasının, ailesinin bir kulu olmaya karşı çıkmalıdır. bu da hayatın tüm karmaşıklığını ve özünü anlamaya çalışarak, yani kendini toplumun fikirlerinden ve yargılarından özgürleştirerek olur.

-emma goldman
Bütün savaşları ;dövüşemeyecek kadar korkak olan bu yüzden de kendileri adına dövüşmek için dünyanın gençlerini cepheye süren hırsızlar çıkarır.

Emma Goldman
neyse ki dünyadan göçmüş kişi.
görsel
En büyük anarşistlerdendir. Aynı zamanda feminizmden de etkilenmiştir. Amerika'da ki haymarket olayından sonra anarşizmi benimsemiştir.
27 Haziran 1869 da Litvanya'da yahudi bir ailenin kızı olarak doğmuş, 13 yaşında ailesinin göçüyle rusya'da yaşamaya başlamış ve yine ailesinin çektiği geçim sıkıntısı yüzünden okulu bırakıp bir fabrikada çalışmaya başlamış nihayetinde de devrimci düşüncelerle bu fabrikada tanışmıştır. 15 yaşında babasının evlendirmesine karşı çıkmış ve kardeşlerine bakmak üzere amerika'ya göç etmiştir.

abd'de bir fabrika işçisi olan Jacob Kersner ile evlenmiş fakat çeşitli nedenlerden ötürü evliliği uzun sürmemiş ve new york'a yerleşmiştir. New York'ta anarşist hareketin öncülerinden Alexander Berkman tanışmış ve aynı evde yaşamaya başlamıştır. alexander berkman'la "Henry Clay Finch"a karşı başarısız bir suikast girişiminde bulunuş ve alexander berman 22 yıl hapis cezası almasından sonra Hippolyte Havel ile yakın bir arkadaşlık ilişkisi kurmuş ve o meşhur sözü olan "iş isteyin. eğer iş vermezlerse, ekmek isteyin. eğer ekmek vermezlerse, ekmeğinizi alın." sözünü sözylemiş ve bu söz yüzünden abd devletiyle başı derde girmiş ve nihayetinde Blackwell Adasında 1 yıl hapse mahkum edilmiştir. çeşitli nedenlerden ötürü yeniden tutuklanmış, delil yetersizliğinden serbest kalmış, abd vatadaşlığından çıkartılmış ve rusya'ya sürülmüştür.
Dünya onu radikal ve tehlikeli bir kadın olarak tanır. Emma bir anarşisttir ve bu yüzden de hala çok tehlikelidir. Bir kişi, bir kadın çıkıpta kimselerin söylemediklerini söylüyor ve kimselerin cesaret edemediğini yapıyorsa çok tehlikelidir. Kadın cinselliğinden, kürtajdan, doğum kontrolünden ve sınırsız aşk’tan bahsediyorsa çok tehlikelidir. Hükümetlerin ortadan kaldırlmasından, yasaların ihlaliden ve uyumsuzluktan bahsediyorsa, ordunun militarizminden, askerliğin reddedilmesinden ve vatanseverliğin dolaylı ırkçlık olduğundan bahsediyorsa çok tehlikelidir. Sosyalizmin baskıcı anlayışı ve uygulamalarından, hükümetlerle uzlaşan reformizminden bahsediyorsa ,ihanetten ve hainlikten bahsediyorsa çok tehlikelidir. Devlet şiddetinden, yukarıdan aşağıya örgütlenmiş erkin şiddetinden bahsediyorsa, yoksul ve ezilen halkların haklı şiddetinin meşruluğundan bahsediyorsa çok tehlikelidir. Tanrıyı ve kurallarını reddediyorsa ve gerçek cennetin yeryüzünde sağlanan adalet olduğuna inanıyorsa çok tehlikelidir. Ve sadece bir kadın olduğu için dans edebileceği bir devrimi arzuluyorsa çok tehlikelidir. Emma bir anarşistti ve bugün “özgürlük” peşinde koşan kadınlar, Emma’nın bu düşleri peşindeler ve her biri çok tehlikeli.
“Alttaki bireysel şiddeti doğuran, üstteki örgütlü şiddettir.”
— Emma Goldman
"Toplumda en şiddetli eleman cehalettir."
Namı diğer kızıl emma. En büyük darbeyi o çok güvendiği özünde iyiler dediği özgür bırakmaya çalıştığı insanlardan yemiş beyinsiz kalabalıkların oksijensiz ortamında özgürlük ateşini yakamamıştır. Bu durumun kendisine en ağır devlet zulmünden bile kötü geldiğine eminim.
"Perhaps my revolutionary education has been sadly neglected, but I have been taught that the land should belong to those who till the soil. With all of his deep-seated sympathies with the Arabs, our comrade cannot possibly deny that the Jews in Palestine have tilled the soil. Tens of thousands of them, young and deeply devout idealists, have flocked to Palestine, there to till the soil under the most trying pioneer conditions. They have reclaimed wastelands and have turned them into fertile fields and blooming gardens. Now I do not say that therefore Jews are entitled to more rights than the Arabs, but for an ardent socialist to say that the Jews have no business in Palestine seems to me rather a strange kind of socialism."

Diyen Siyonist.
" dans edemediğim devrim, devrim değildir. "

"iş isteyin. eğer iş vermezlerse, ekmek isteyin. eğer ekmek vermezlerse, ekmeğinizi alın."

" oy vermek bir şeyleri değiştirseydi yasaklanırdı. "

sözlerinin sahibi anarşist anarko feminist kadın.
' Hayatımı Yaşarken ' adlı otobiyografi kitabının ön sözünden bir kesit:
'' Yaşadığım hayatı her şeyiyle, ister kısa, ister uzun süre bu hayat katılmış, sonra da çıkıp gitmiş olan insanlara borçluyum. Sevgileri kadar nefretleri de hayatımı yaşanılası kıldı. ''
John Teller sayesinde haberdar olduğum kişidir kendileri.
Dans Edemeyeceksem Bu Benim Devrimim Değildir-Emma Goldman

Ünlü anarşist hatip Emma Goldman’ın makalelerinden oluşan güzel bir çalışma. Vatanseverlik, milliyetçilik, cinsiyetçilik gibi kavramların saçmalıklarını aynı zamanda içeriklerinin de ne kadar gereksiz olduğunu çok güzel bir şekilde anlatır. Bunun yanında özgürlük, mülkiyet ve devlet hakkında da çok güzel tespitleri mevcuttur. Ayrıca ülkemizdeki her kadının bu kitabı okuması gerektiği düşüncesindeyim. Böylece erkek egemen zihniyetle nasıl savaşmaları gerektiği konusunda daha canlı olabilirler, sadece söylem düzleminde değil, eylem konusunda da erkek-kadın eşitliği ile ilgili sağlam tespitleri mevcut. Aynı zamanda bu konuda kadınların kaçınması gereken tavırları da çok güzel anlatır sevgili anarşist yazarımız.
Anarşist ve anarko-femimist aktivist ve yazar. Anarşist düşünceleri Amerika'da büyük yankı bulmuş ve hapse girmesine dahi neden olmuştur. Devrimci ve anarşist tutumu ve özellik feminist düşünceleri ile birçok kadın ve erkeği etkisi altına almıştır. Ona göre anarşizm insana özgürlüğü ve mutluluğu getirecektir. Fakat bu özgürlük kişilerin kendilerini rahat hissetmek uğruna amaçlayacağı değil, tüm toplumca özgürleşme olarak arzulanmalı ve gerektirdiği fedakarlıklar kabul edilmelidir.

Fikirlerine katılıp katılmamak başka mesele ama çekici bir duruşu var.
Anarşistlerin şiddete başvurmasını bir araç değil sonuç olarak gören büyük anarşist yazar. Dans edebileceği bir devrim özlemiyle ölmüştür.

(bkz: anarşizm neyi savunur)