bugün

Emily Dickinson sanal arşivi sayesinde okurlar Dickinson’un çeşitli kütüphane ve arşivlerde saklanan el yazısı kitaplarının görüntülerini okuma ve inceleme şansını elde edebiliyor. Harvard Üniversitesi tarafından organize ve finanse edilen proje, yazara ait arşivin kolay ulaşılabilir ve araştırmaya elverişli bir hale gelmesini amaçlıyor. Arşive aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz.
http://www.edickinson.org/
bakire ölmüstür . ömrü boyunca ne erkeklerle ne kadınlarla hiçbir cinsi münasebette bulunmamıstır .
Finding is the first act,
the second, loss.

-

the bustle in a house
the morning after death
is solemnest of industries
enacted upon earth -

the sweeping up the heart
and putting love away
we shall not want to use again
until eternity -

-

selahattin özpalabıyıkları'ın çevirisi de önsözü gibi, samimi. sizi içine alıyor. emily dickinson - düşünüldüğünde öyle uzak coğrafyaların kadını olmadı, olamadı belki ama şiirlerindeki deniz ve öteler vurgusu öyle güçlü ki. kendi içerisinde gururlu bir ağırbaşlılık. hiçbir pişmanlığa, kötülüğe, haksızlığa göz açtırmadan öylece sessizliğe adanmış bir an. kendi dizesiyle;

soundless as dots -
(10 Aralık 1830 – 15 Mayıs 1886) ABD'li kadın şair.

Massachusetts eyaletindeki Amherst kentinde doğdu. Babası kentin önde gelen avukatlarından ve politikacılarındandı. Dedesi de orada birkaç okul kurmuş biriydi. Kendisi de, kızkardeşi de evlenmediler ve aileleriyle birlikte yaşadılar. Emily, yaşamı boyunca pek seyrek olarak Amherst'ten çıkmıştır. Yakınlardaki bir okula devam etmiş, bir kez Washington'a, ve iki-üç kez de Boston'a gitmiştir. 1862'de tümüyle eve kapanmış, en yakın arkadaşlarıyla bile ölünceye değin bir daha hiç görüşmemiştir. Kapandığı odasında kendisini yazmaya vermiştir. ilk mektupları ve kendisiyle ilgili betimlemeleri, canlı bir ruha sahip çekici bir kızı yansıtmaktadır. Daha sonra dünyadan elini eteğini çekmesinin nedeninin umutsuz bir aşk deneyimine dayanıyor olabileceği eleştirmenlerce düşünülmektedir. Dış dünyayla olan ilişkisi ve deneyimleri sınırlı olsa da, yazılarında yaratıcı ve imge gücü yüksek bir edebiyatçıdır.

Emily Dickinson ilk şiirlerini yazmaya başladığında, neredeyse hiçbir eğitim almamıştı. Henüz Shakespeare'i ve klasik mitolojiyi bilmiyordu. ilk başlarda daha çok Elizabeth Browning ve Bronte Kızkardeşler gibi kadın yazarlarla ilgileniyordu. Bu arada, Ralph Waldo Emerson'ı, Thoreau'yu ve Hawthorne'u da tanıyordu. Geleneksel anlamda dinle bağlantılı birisi olmasa da, incil'i inceledi ve pek çok şiirinde dinsel formlar kullandı.

Emily Dickinson, 1850 civarı. Bilinen tek ikinci fotoğrafıdır. Emily Dickinson Müzesin'deki uzmanlar resmin otantikliğini reddetmişlerdir.
Yaşamının değişik dönemlerinde ona esin kaynağı olan ya da öğretmenlik yapan insanlar, özellikle erkekler olmuştur. ilki babasının avukatlık bürosunda çalışan genç bir avukat olan Benjamin Newton'dır. Kendisi Emily Dickinson'ın yazınsal duyarlığının ve kültürünün gelişmesine katkıda bulunmuştur. Dickinson, onunla ilgili olarak daha sonraları, "Bana ölümsüzlüğü öğreten bir dost" diye yazacaktır.

Emily Dickinson'un sonraki öğretmeni, evli bir din adamı olan Charles Wadsworth'tür. Dickinson'un entelektüelliğine katkısı olmuş ve dış dünyayla ilişkisinin artmasını sağlamıştır. Yazdıklarından, ona yönelik karşılık göremediği bazı duygular beslediği anlaşılmaktadır. 1862'de evine geri dönmüş ve Wadsworth'ü tanımadan önceki haline göre daha içine kapalı bir kişiliğe bürünmüştür. Wadsworth'ün, şiirlerinde geçen sevgili olduğuna ilişkin yazın çevrelerinde güçlü bir görüş birliği vardır.

Evine kapandığı için, o sıralarda ABD'de sürmekte olan iç savaş onu pek etkilememiştir. inzivadayken yazdığı şiirlerin bir bölümünü dönemin önde gelen eleştirmenlerinden ve yazarlarından olan Thomas Higginson'a göndermiştir. Higginson, şiirlerini okuyarak, beğendiğini, ama serbest bir biçem kullanmak yerine daha geleneksel şiir anlayışına yönelmesi gerektiğini belirten bir yanıt yazmış ve şiirlerini bu öneri doğrultusunda düzeltmesini önermiştir. Dickinson, bu önerileri dikkate almayarak, daha da içine kapanmıştır. Yaşarken yalnızca yedi şiiri basılmıştır.

Yaşamının son yıllarında artık eve pek ziyaretçi de kabul etmemiş, ancak arkadaşlarıyla olan ilişkilerini onlara mektuplar ve küçük hediyeler gönderme yoluyla sürdürmüştür.

1886'daki ölümünden sonra odasına giren kızkardeşi, odasında ondan kalan 1.800 kadar şiir bulmuştur. Ölümünden sonraki dört yılda, yani 1890'a değin, şiirlerinin neredeyse tamamı yayımlanmıştır.

1920'lerde ise, ABD'deki en çok sevilen şairlerden biri olmuş ve ünü bugüne değin sürmüştür.

https://tr.wikipedia.org/wiki/Emily_Dickinson
anlatmayı beceremeyenler susarlar.
anlatmaktan vazgeçenler susarlar.
anlaşılmayacağına karar vermiş olanlar susarlar.
diğerlerinden ümidi kesmiş olanlar susarlar.
hata yapmaktan korkanlar susarlar.
kendilerini açığa çıkarmaktan korkanlar susarlar.
zannettikleri kişi olmadıkları,
zannettikleri dünyada yaşamadıkları gerçeğini
hazmedemeyecek kadar güçsüz olanlar susarlar.
olaylar ve olgular dünyasıyla
baş edemeyenler susarlar.
her şeyi gördüğünü,
tüm olasılıkları yaşadığını düşünenler susarlar.
güçlü olarak görülmeye
ölesiye ihtiyaç duyacak kadar
güçsüz olanlar susarlar.

şşşşşşş! … sessizlik!

sonsuza dek konuşabilecek olanlar
en çabuk susanlardır genelde.

sonra şairler…
en son ölüler susar!

Emily DICKINSON
"Nefrete zamanım yoktu, Çünkü mezar engellerdi beni Ve hayat düşmanlıkla geçirilecek kadar uzun değildi.."
bir ses delebilir kalbi,
bir mızrak kadar kıvrak,
keşke kalbe bu kadar
yakın olmasaydı kulak!
Mekânın bir ıssızlığı vardır
Denizin bir ıssızlığı
Issızlığı Ölümün, ama hepsi de
Kalabalık sayılır kıyaslandığında
Daha engin olan o yerle
Bir ruhun kendine açtığı
O kutup mahremiyetiyle.
güncel Önemli Başlıklar