bugün

trakya da helva.
vizitte kapısının önünden geçerken yerde, yatağa tutunmuş halde 'ben kalkamıyorum' diye gözlerimizin içine bakarken tanıdık onu..Kemoterapiden dolayı dökülmüş saçları, iğneden dolayı morarmış ve şişmiş elleri 'alın bakın bakın size hayat' diyordu. Yemek yapmayı çok severmiş zaten kilolu da az biraz. Biz yakınıyla konuşurken o yatar vaziyette sağ yanına dönük kahvaltılık tarifi anlatırdı kendi kendine.. Yanına varınca onu dinlemek için 'aman diyim aman kekik koymayı unutmayın derdi.. Dedik ki 'yediklerinizi yazmanız lazım en iyi öyle takip ederiz beslenmenizi'.. Ertesi gün yazmışlar özenerek.. Biraz çorba, biraz yoğurt, az biraz elva diye..Bu ne diye düşünürken, öğrendi ki Edirneliymiş.. hayatta bu kadar işte, biraz az biraz, biraz elva..