bugün

ahmet türk'ün aba altından sopa göstermeye calıştığı konuşmasından cımbızlanan bir bölüm.
bu ilişkide her türlü münasebet meşrudur. hele köle ele avuca geliyorsa.
ne güzel söylemiş.
efendi-köle ilişkisi. efendi siker köle gık diyemez.
efendi emreder, köle yapar.

(bkz: hayat basittir, zorluyorsa bas ittir, olmuyorsa hasiktir)
robinson ve cuma'nın ki kadar laçka ilişki değildir.
''kitleler organize olmayan bir şekilde bir araya geldiklerinde içinde barındırdıkları en aptal insanın zeka seviyesine inerler.''

gustave le bon'a göre; kitle uysal bir sürü gibidir, başında bir efendi olmadan yaşayamaz. itaate karşı öylesine bir susamışlık içerisindedir ki, ortaya çıkıp kendisini efendi ilan edecek herkese içgüdüsel bir boyun eğişle karşılık verir.

dolayısıyla yapılacak şey basit; insanları eğitim seviyeleri ne olursa olsun bir kitle haline getirebilmek, onlara birey olduklarını unutturabilmek... tebrikler artık efendisiniz! bunun için çok da zeki olmanıza gerek yok. çünkü yoğunlaştırılmış madde fizikçisi adam micolich'in deneyine göre doğa da sizden yana.

https://youtu.be/ADGmBtLJ6y4
Spartacus gibi bir isyan başlarsam napabilirsin ki? Dizinin 1.sezonunu 5 kere izlemiş bir birey olarak asla köle olmayacağım.
Hegel tinin fenomenolojisinde bunun diyalektiğini okur. Efendi köle arasındaki ilişki, tutsak olmak bakımından karşılıklıdır. Yani nasıl ki ilk bakışta köle, efendinin bir esiri gibi görünse de bunun yanında efendi de onun esiridir. Çünkü "efendi" olabilmek için efendisi olacağı bir köle gerekir. Yani "efendi olmaklık varlığı" kölesinin var olmasına zorunlu olarak bağlıdır.

Bu diyalektikte mühim olan dengenin yokluğudur. Hegel der ki bir yerde iki kişi arasında eşitlik yok ise (kuvvet, hüküm gücü bazında) orada o kişiden birisi efendi diğeri köle olmak zorundadır. Bu ilişki basit anlamıyla değil onun tinin fenomenolojisi anlamıyla kavranmalıdır. Bu yüzden de efendi ile köle arasındaki hiyerarşide sadece görünüşte efendi üstündür. Ama esirlik bakımından aralarında fark yoktur.

Bu husus yalnızca basit insan ilişkileri, toplumda liderlik vs... ile açıklanmaz. O yüzden bu ilişki diyalektik ve fenomenolojik olarak kavranmalıdır, ayrıca Fransız ihtilalinin bunun üzerindeki büyük etkisi bilinmelidir. Bu her yerde duyduğumuz efendi-köle ilişkisi görünüşteki basitliğinde değil. Sonraları psikanalizdeki hali dahil diyalektik olarak okunur.
bugün izlediğim lazzaro felice filminde enteresan bir biçimde işlenmiştir bu konu.

eline fırsat geçen her insanın, diğer insanları muhakkak sömüreceğinden bahsediyordu efendi. tanıma uymayan tek bir kişi vardı. o da filme adını veren lazzaro idi.

vaktiniz olursa bir ara izleyin derim filmi.
Kole olmayi tercih ettigim iliski turudur. Asagilama, her turlu hakaret azdirici oluyor. Ayrica kirbac ve tekme de iyi geliyor.
güncel Önemli Başlıklar