bugün

6222 sporda şiddet yasasının son ürünü olan e bilet sistemine hayır.

--spoiler--
Sporun ve doğal olarak sporun bir alt dalı olan futbolun günümüzde eski zamanlardaki tabiriyle "bir oyundan" çok daha fazla şey ifade ettiğini hepimiz biliyoruz. Biz taraftarlar, uzun yıllardan bu yana, dünyanın her yerinde olduğu gibi renkler fark etmeksizin futbolu izlemek ve seyretmekten ziyade yaşıyoruz. Maçları evimizdeki koltuğumuzda, elimizde kahvemiz ile izlemek varken; bilet ve giriş kuyruklarında saatlerce bekleme, 90 dakika için onlarca saatlik yollara düşme, oturarak değil ayakta maç izleme gibi birçok tercihimiz işte tam da bu sebepledir.

Bizler bir çift renge gönül verdik. Kimimiz içinde olmayı hayal ettiği formayı sahada, kimimiz saha dışında giyiyor, gönlünde taşıyor. Bu güne kadar sahadakilere verdiğimiz destekten kendimize sahip çıkma ve renk ayrımlarını bir yana bırakarak hep bir ağızdan "Neden çoğu zaman bir terörist muamelesi görüyoruz?" sorusunu sorma fırsatını yakalayamadık. Biz sustuk, bilet fiyatlarını artırdılar. Biz sustuk, stadyuma girişte, kış günü olmasına karşın aramalarda ayakkabılarımızı bile çıkarttırdılar. Biz sustuk, asgari ücretle çalışan bir işçinin çocuğuna, babası ona da bir bilet almadan maç havası solumayı çok gördüler. Biz sustuk, her yanımızı kameralar ile donattılar. Biz sustuk, tv jeneriklerinin ve bayram kutlamalarının ana unsurlarından olan meşaleyi yasakladılar. Şimdi de E-Bilet Uygulaması ile karşı karşıyayız ve söylüyoruz; bu uygulamanın karşısında yer alıyoruz.

E-Bilet ne getirecek?

Aldığımız elektronik biletlerin üzerinde adımız soyadımız, kimlik numaramız ve fotoğrafımız yer alacak. Maça kim geliyor, kaç maça gittin, kaç numaralı koltuk senin ve dolaylı yoldan hangi takımlısın, bunlar kayıtlara geçecek. Aldığın koltuk numarasında oturmaman ve o bölgede bir olay çıkması durumunda başın ağrıyacak. Yani dolaylı yoldan, herkesin aldığı koltukta oturması yoluyla gruplaşmalar ve toplu hareketin en aza indirgenmesinin önü açılacak. Yani Avrupa’nın bazı ülkelerinde çoktan tamamlan taraftarlıktan seyirciliğe geçiş sürecinin ilk adımları atılmış olacak. Ses çıkarmak için çok geç olduğunda, futbol futbol olmaktan çıkıp, bir tiyatro halini almış olacak.

Biz seyirci değil taraftarız ve öyle kalmak istiyoruz. Tribünlerdeki şiddeti engellemek için tribün kültürünün önüne geçici uygulamaları faaliyete geçirmek doğru değildir ve E-Bilete karşı çıkma sebeplerimiz de bunlardan ibarettir. Bu uygulamadan vazgeçilmesini istiyor, ülkemizdeki tüm tribün gruplarını da bu yönde taleplerini ve iradelerini belirtmeye, bu açıklamamızın altına imzalarını atmaya çağırıyoruz.

Bizim, sokaklarda dizlerimiz yara bere içinde oynarken gönül verdiğimiz futbolda E-Bilet’e yer yok.

--spoiler--
bir nevi gercek tribun emekcilerinin fislenmesi durumudur.
ne zamandan beri gündemde olan ama tepki vermek için son ana kadar beklenen uygulama. zaten belliydi bunun geleceği neden bu kadar geç tepki verildi anlamadim ve hala gerçek, büyük ve etkili bi tepki verildiğini sanmıyorum.
çünkü E-bilet fişlemedir. bu şekilde uygulama(yazan prosedürler) dünyanın hiçbir yerinde yok. paralar bir şirkete deli gibi akmıyor başka uygulamalarda. ve bu yüzdendir ki E-Bilet'e hayır!

(bkz: #23483435)
(bkz: bunu holiganlar istedi)
Sürekli kavga, gürültünün olduğu yerde olması gerekendir e-bilet.
Fener akaryakıt istasyonunun hemen dibinde polis arabası devirdi hemen dibinde.
Gs bayrampaşa'da fenerli birini bıçakladı.
Bjk, gs maçında sahaya atladı, onca olay oldu.
Ts, fener maçındaki olayları hepimiz hatırlıyoruz.
Rize; sevmediğim burak yılmaz'a çakı fırlattı, adam kör olabilirdi.
Bu hafta kayseri tribünleri karıştı.
Geçen sene gs'nin kupasını vermedi fener, çobansız yapamadığımız için devreye rte girdi sorun çözüldü.
Gs şeref tribününden viski şişesi bir çocuğun kafasına indi, çocuğun kafatası çatladı.

Kabul edelim hakettik bunu. En büyük suçlular da yöneticiler,medya ve tribün liderleridir.

Biz maça gidip ölmek istemiyoruz, avrupa olmasa da en azından ligimizde kıran kırana mücadele istiyoruz, küfür etsek de birinin ölmesini sakat kalmasını istemiyoruz. Sevgilimizle ya da kızlarımızla maça gidip güle oynaya dönmek istiyoruz.
Ulan avrupa'da tribünlere baksana; yan yanalar. Hem bizden daha büyük takımları hem de daha saygılılar.

Edit: beşiktaşlıyım.
karaborsacılar bu işi sadece biletle yapmamaktadır. üstelik biletleride sponsorlardan yada direk biletleri basan kişilerden temin etmektedirler. bilet bulamadıysa kapıdaki güvenlikler en büyük dostlarıdır. 50 tl yevmiyeyle çalışan güvenlik 3-5 kuruşa içeriye adam sokmak için ayarlanır. taraftar grupları kulüpten aldıkları kombineleri biletleri satıp içeri otoparktan yada kapı patlatma yöntemiyle içeri girmektedir. yani ebilet komple parasını takır takır ödeyen taraftara girmiştir. hayırlı olsun.
bu başlığın açıldığı ortamın yanlış olduğunu belirtmeliyim bir kere. hakettik diyeni var, durumdan haberdar olmayanı var. nasıl bir durumun içine düştüğümüzün haberi olmayan milyonlarca insan var. kusura bakmayın ama uludağsözlük'teki futbolseverlerin yaptığı şey led ekran televizyonlarında gol atınca/yiyince sözlüğe girip yorumunu yapmaktır. bunlara tribünü öğretemezsiniz. hayatında daha kendi tuttuğu takımının stadını görmemiş milyonlarca taraftar var. siz bunlara kalkıpta e-bilet'i anlatamazsınız. bu yüzden, bunun yazılması gereken yer burası değil. mağdur olduğumuz durumu uludağsözlük'ten çok kişi anlayamaz.