bugün

nikah memuru "gelini öpebilirsiniz" dediği zaman, damatın kaldırdığı, başın üzerinde bulunan, yüzü örten gelinlik süsü.
(bkz: duvaksiz gelin)
gelinleri, onların mutluluğunu kıskanan şeytandan korumak amaçlı batıl inançtan ortaya çıkan gelin aparatı.
the painted veil filminin türkçeye çevrilen adı...
(bkz: duvaksız gelin olmaz) (bkz: özlem tekin).
bir tür başlıktır.
gelinle damadın birleşmeden önce erkeğin kaldırdığı şey. tül parçası.
şu anda show tv de oynayan film. edwart norton, naomi watts.
eskiden soğuk algınlığı olan kişilerin ayağına ısıtılıp konulan tuğla.
ağladığım filmdir. gerçekten başarılı izlenmesi gereken filmler arasındadır. şiddetle tavsiye ederim. aşk, fedekarlık, ve yine aşkı anlatan sıradanlıktan sıyrılmış, soluksuz izlenecek bir yapıt. iyi seyirler...
eski bir inanışa göre, evlenmek üzere olan kızları şeytani ruhlar takip edermiş ve gelinin yüzüne örtülecek bu kumaş, şeytani ruhları kovarmış. o zamanların batıl inanışı günümüze gelene kadar, kumaş incelmiş ve tül olmuştur.

düz duvak, damat duvağı, dantelli duvak gibi çeşitleri olan duvağın üzerine taç takılabilir.
3 kez izlediğim ve çok etkilendiğim muhteşem film. Sadakatsizliğin bedelini,pişmanlığı,gerçek aşkı anlatan hüzünlü bir hikaye.
Iğdır yöresinde düğüne gitmeyen tarafınca duvağa gidilir, yani düğünden sonra hediye vermek isteyen duvağa gidiyorum der.
(bkz: duvağa gitmek)
duvak asurlulara kadar dayanan bir gelenektir. ibranice, almanca ve arami dillerin gelin sözcüğü örtünme anlamına gelen bir kelimeden türetilmiş. türkçe'de de
duvak, kapak anlamına gelen tuğ kelimesinden gelmektedir.

gelinlikten daha eski olan, gelinin yüzünü örtmesidir. asurlarda nikah, tanıklar önünde kadının başının örtülmesiyle tescil edilir. ibrani, arami dillerde gelin sözcüğü örtünme anlamında "kalattu", latince'de düğün, peçeyle örtünme anlamında "obnubere", almanca'da kadın (weib), örtülmüş, gizlenmiş, önüne perde çekilmiş anlamında "wiba" sözcüğünden gelir. yüz görümlüğü adeti de duvağın önemine işaret eder.

kuzey avrupa ülkelerinde yalnızca kaçırılan gelinler yüzlerini örterdi. renk değil, gizlenme önemliydi. iö. 4. yüzyılda yunanlar ve romalılar'da yarı saydam peçeler moda oldu. iğneyle saça tutturuluyor veya şeritlerle bağlanıyorlardı. moda renk kırmızıydı ve romalılar "flammeum" adı verilen alev kırmızısını tercih ediyorlardı. gelin düğünde de bu renk giyiyordu. ortaçağda renk önemini kaybetti ve kumaşın pahası ve takıların zenginliği ön plana çıktı.

türkiye'de duvak ve gelin başına verilen önem çok eskidir. gelinin yüzünü örtmesi esastır. duvak, sözcük olarak eski türkçe'de işlek bir kök olan ve örtü, kapak anlamına gelen "tuğ"dan gelmektedir. bugünkü "tuğla"nın kökü olan tuğlamak da suyun gediğini kapatmak anlamında bir fiildir.
gelinin başını ve yüzünü kapatan tül.