bugün

sağ ve sol talimatı verildiğinde kafaları karışır.
ne kadar kitap okursa okusun bazen bazı kelimeleri yazarken yanındakilerden kopya çekerek yazarlar.
bazen öyle cümleler kurarlar ki kimse anlayamaz. *
ilk kez gittikleri yere ikinci defa giderken zorlanabilirler. **
ama her şeye rağmen mutluyum.
çünkü normal arkadaşlarımın günlerce çalıştığı derslere benim on dakikam yeterli aynı puanı almak için.

edit : artık canımı sıkmaya başladı bu durum; staj yaptığım okulun yerini bir süre uğraştıktan sonra bulabiliyorum ve bu beni yoruyor. hala sağ ne taraf sol ne taraf anlayamıyorum. kafam karışıkken insanlar konuştuğunda anlamıyorum, anlamadım da diyemiyorum. son günlerde stresten olsa gerek kelimeleri tersten yazmaya başladım ve bazı cümleleri tekrar tekrar okusam da anlamıyorum ancak biri simgesel forma çevirip anlatana kadar yoksa ben cümleye bakıyorum cümle bana sanki eski dinlerden bir cümle okuyorum o kadar ki anlamıyorum. konuşurken telafuz sorunu yaşamaya başladım. birde üstüne çalışmam gereken derslerim hep sözel.


ne yapacağım bilmiyorum. bir süre rahattım ama şimdi dahada ağırlaşmaya başladı. yakında biraz olsun düzelir diye umut ediyorum.

--spoiler--
s , z ven bu üç harften nefret ediyorum . hala n harfini ters yazıyorum.
--spoiler--
belli psikolojik rahatsızlıkların da habercisidir aynı zamanda, ters yazarsınız harfleri, ayna yazısıbokumada daha başarılısınızdır, zekanız ne kadr yüksek olsa da ya öğrenim güçlüğüdür. farklı bir eğitim gerekir.
öğrenme zorluğu. bu rahatsızlıga sahip olanlar beyinlerinin okuma yazma anlama gibi eylemler için kullanmaları gereken sol ön lobunu kullanmakta sıkıntı yaşarlar.
Bir yakınımın kızında olduğu rahatsızlıktır, okulda öğrenmede çok sıkıntı çekerler arkadaşlarından geri kaldığı için okula gitmek istemezler hem çocuk için hemde ebeveynleri için çok zor bir rahatsızlıktır, aslında normal insanlardan çok daha Zekilerdir ama bu zekanın ortaya çıkabilmesi için çok iyi eğitim alması gerekir malesef ülkemizde bu mümkün değil tabiki.
yıllar boyu dikkatsizlik olarak düşünüp, 24 yaşında öğrendiğim, abidik gubidik testlerle bana bu teşhisi koyan doktora önce inanmadığım sonrasında deli gibi araştırmaya başlayınca belirtilerinin bir çoğuna bende var, bu da var, evet evet dediğim bir çeşit hastalık.
hayatımı zehir etme gibi bir durumu olmamıştır ama bazen insanı aptal gibi hissettir, can sıkıcı durumdur.

söylenenlerin aksine ben ilkokulda okuma yazmayı önceden öğrenmiş, başarılı bir çocuktum. evet, önceden de harflerin, rakamların yazılışını karıştırırdım fakat bu durumu çok önemsemedim. çünkü kelimeleri aynı zamanda çok kolay bir şekilde tersten okuyabiliyor ve çevirebiliyordum.
ne zaman ki araba kullanmaya başladım ve 10. kez gittiğim yerin 11.kez yolunu bulamadım, yolu tarif eden arkadaşım sağa dön deyince tam tersi istikamet sola döndüğümü farkettim işte o zaman bu işte bir gariplik olduğunu anlamıştım.

bunlardan hariç sıklıkla görülen diğer haller,

v ile z, b ile d harfini yazarken ve okurken karıştırmak
rakamla yazmak isterken harf ile yazmaya başlamak (5 yazacakken b yazmak gibi)
görünüşü benzer kelimeleri okurken karıştırmak
zıt anlamlı iki kelimeyi karıştırmak
haritaların çok zor ve kafa karıştırıcı gelmesi
heceleyememe
bisiklet sürememe
Çok fazla ünlüde de vardır.
https://en.m.wikipedia.or...e_diagnosed_with_dyslexia
amir khan filminden öğrendiğim hastalık.
yerdeki yıldızlar, her çocuk özeldir.
taare zameen par adlı filmdeki Ishaan adlı çocukta olan hastalık.
Özellikle okulöncesi öğretmenleri ve sınıf öğretmenlerinin dikkat etmesi gereken öğrenme güçlüğü. Bu güçlükle ilgili bilgi sahibi olup çocuklara hemen gerizekalı damgası vurmamak gerekiyor. Disleksi olan çocuklarda genelde zeka problemi olmuyor sadece bizlerden farklı algılıyorlar.
(bkz: her çocuk özeldir)
Ebru Cündübeyoğlu'nun TEDxiKÜ'de konuşmasını yaptığı, kendisinde de bulunan öğrenme bozukluğudur.

http://www.youtube.com/watch?v=K9St8lPVoh0
çocukluktan beri devam eden bir sorun değilde bir durumdur.
Zaman ötesine zamanla çıkaran, çıkarmak için zamanı yaşatan bir hastalık. ilaç.
Sözlükteki nadir güzel yazılardan biri.
Anlayamaya çalışmak gerek fırsatımız varsa yardımcı olmak gerek.
(bkz: keanu reeves)
allah'ın belası bir şey.
1-7 Kasım Disleksi haftası.
Bu zannedildiği gibi zihinsel gerilik ya da hastalık değil sadece öğrenme bozukluğudur.
Sağ-sol kavramı, yazma, okuma ve birtakım motor becerilerinde sıkıntı yaşamaktadırlar.
Her Beş çocuktan biri disleksidir ve
Özellikle temel eğitimde öğretmenlere çok iş düşmektedir; sınıfta Disleksi olan bir çocuğun yaşıtlarıyla kendisini eşit görüp, dışlanmadığı, alay edilmediği bir ortamda hayallerine, öğrenme hevesine ket vurulmadan eğitim ve öğretiminin sağlanması gerekir.
Sabır, hoşgörü ve anlayışla Disleksi olan çocukların toplumda kendilerini gerçekleştirmelerine yardımcı olabiliriz.
öyle yaralıyım ki bu konuda.

öğretmen ne yaparsa yapsın, uzman desteğine muhtaç bir çocuğun anne-baba'nın

ay benim çocuğumda olamaz
umursamıyor, rahat benim çocuğum
bi etüte alsanız aslında pekişir
hoca tutsak düzelir
şımarıklığından yapıyor

egoları yüzünden yüzlerce çocuğun gelecekleri zayi oluyor.

hayır sayın veli, çocuğun umursamaz değil. çocuğunun yardıma ihtiyacı var ve sen dünyanın en iyi anne-babası, esas sen umursamazlığınla kendi evladının hayatını mahvediyorsun.

(bkz: anne baba olma ehliyeti verilsin)
Bugün şöyle bir flood dönüyordu, okuyalım. https://twitter.com/sertb.../1058998797815214080?s=19
Doğru teknikler ve çalışma ile baş edilebilen öğrenme bozukluğudur. Genellikle okul yıllarında farkedilip öğretmen yardımı ile sorun olmaktan çıkar.
ayakkabı bağlamak, analog saat ve çarpım tablosu bunların öğreniminde yaşanılan zorluklar.
Ismini yeni duyduğum bir farklılık diyelim. Özellikle öğretmenlerin dikkatli oluo gerekli eğitime yönlendirilmeli. Çocuklarımız zorluk seçmeden topluma uyum sağlamalıdır.
insanların kendisi gibi olmayanları dışlama otomatik davranışı gereği toplumda yaşamakta zorluk yaşayan kimselerdir.

herkesin yapabildiği dört işlemi bile yapamayan birinin onun dışındaki konularda çok zeki olabileceğini gördüm. bu bana inanılmaz komik geliyordu ve dalga geçiyordum, yalan yok. ama bu çocuk aklıydı tabi, sonra arkadaşın durumunu öğrendiğimde şok yaşamıştım. büyük pişmanlık yaşayıp asıl geri zekalının ben olduğumu filan düşünmüştüm.

önemli olan bu teşhisin konması. ne kadar erken olur ve sosyal hayatta etrafında olan insanlara söylenirse/anlatılırsa o kadar iyi. yoksa cidden etrafta geri zekalı damgası vurulup ciddi psikolojik sorunlara yol açabiliyor kişide.
disleksi, zeka düzeyinde bir eksiklik olmasa dahi okuma ve yazma anlamında zorluk çekilmesidir. Henry Ford, Thomas Edison, Charles Schwab gibi pek çok ünlü kişide de görünmüştür. Aşıldığında, bireyin gerçek potansiyelini göstermesi sağlanmaktadır. Günümüzde, disleksi eğitimi veren pek çok rehabitilasyon merkezi bulunmaktadır. Disleksi hakkında daha fazla bilgi için bkz: https://basamakozelegitim.com/kategori/disleksi/
Öğrenme frekansları diğer kişilerden farklı olan insanlar topluluğu.

Bu kişiler standart eğitim programlarındaki faaliyetlerle öğrenemezler, sözlü anlatım neredeyse hiçbir şey ifade etmez, eğitim görselleri dahi yetersiz kalır.

Kazanım istenen davranışı yaparak, yaşayarak öğrenebilirler, teorik bilgiler hikayeleştirilerek anlatılabilir. Ve sonuç olarak zihinleri o kadar boştur ki ilgilerini çeken şeyi (matematik, edebiyat, müzik, spor) o kadar iyi öğrenirler ki bu alanda neredeyse rakipsiz olurlar.

(bkz: lionel messi)
(bkz: albert Einstein)
(bkz: Fazıl say)