dünyada dini eğilimlerin, dindarlık oranının az olduğu ülkeler ile tam tersi orana sahip ülkeler karşılaştırıldığında sonucu tahmin edilebilecek idea.

bir tarafta tüm iskandinavya, çekya, estonya, hollanda ve yeni zelanda iken diğer tarafta Etiyopya, yemen, afganistan ve somali.

bahar bahçe bir yanımız, bir yanımız yaprak dökmekte.
kesinlikle çok güzel bir dünyadır. yıllardır dinin bir faydası da yoktur zaten eğer din olmazsa toplumlar daha çabuk gelişir. en azından iletişim kuracak insanlar bulabiliriz.
Dinin olmadığı bir dünya hayal edin. Haçlı Seferleri'nin, Hintler ile Pakistanlıların ayrılmalarının, israil-Filistin savaşlarının, Sırp-Hırvat müslüman katliamlarının, "isa katilleri" yakıştırmasıyla Yahudilere yapılan eziyetin, Kuzey irlanda sorunlarının, namus cinayetlerinin olmadığı bir dünya hayal edin. Antik heykelleri yıkıp yok edecek bir Taliban'ın olmadığını, kafirlerin halk içinde kafalarının kesilmediğini, kadınların vücutlarının birkaç santimetresini gösterdikleri için kırbaçlanmadığını hayal edin.
görsel
bu insanları nasıl yönetecekler?
insanoğlu yine de kaos yaratmayı başarırdı.

asıl sorun, dinin olması değil, insan denen mahlukatın kendini bi bok sanmasıdır. tüm sorunların ana kaynağı ego dur efendim ego.

ki ben kendisinin kutsal kitaplarda şeytan olarak nitelenen zaafiyet olduğunu düşünürüm.
daha yaşanılası dünyadır. fakat insanların sürekli kendinden üstün bir varlık araması ve ona tapması yüzünden asla olamayacak bir ütopyadır.
(bkz: ) güneşe tapmak
insanlar birinin öldüklerinde hapse falan girerler değil mi ? bazı insanlarda dinleri sayesinde bu tür şeylerden uzak dururlar. o yüzden din olmasaydı sen, ben, o falan olmazdı. olmazdık yani. kavgalar dövüşler silahlar uçaklar bilmem neler. şaka gibisiniz yav.
http://www.youtube.com/watch?v=v03ZWUxrI9o
insanda korku, kendinden daha büyük ve kendisini etkileyecek şeylerin olduğu duygusu ve tatmin ile istek duyguları olduğu sürece inananacağı bir şeyler bulur.
cennettir .
Düşünmenin yasak olmadığı bir dünya olurdu.
(bkz: din kitlelerin afyonudur).
insanlar toplumsal normlarla, düzene ihtiyaç duyarak, hiyerarşik caydırıcılık dışında etik kuralları bozmadan yaşarken bir dine değil bir tanrıya ihtiyaç duyar. Tanrı fikri ise kendisine bağlılığın bir sonucu olarak zamanla bir takım kurallar, ritüeller ortaya çıkarır. Bu da insanların dünya üzerinde tanrıları yaşattığı süre boyunca dinlerin var olmasını sağlar. Ritüeller, inançlar, yaptırımlar, vaadler kısaca din içeriği değişir fakat din kavramı yok olamaz. Yine de insan yaşamının dini dayatmalar yerine daha realistik ve mantıksal değerde sürdürüldüğü bir dünya fikri hoş gözüküyor.
Din geçmiş dönemlerin siyaset şekliydi...

Güç , iktidar...

Hiçbir din dünyada olmayan bir şeyi insanlara göstermemiştir...

ilahi bir tarafı yoktur...
insanlar anlam veremedikleri veya bilmedikleri gerçekleri araştırmak için çaba harcar hale gelir, kadercilikten vazgeçer, her şeyi hayali bir hikaye kahramanının düzenlediğini (Ortada düzen namına hiç bir şey yokken) düşünmekten vazgeçip, insanı insan yapan 55 Milyon küsür yıl içerisinde gelişmiş ortak akılda buluşur ve problemlerinin büyük çoğunluğu çözülmüş olurdu.

% 99 tamamen dinden din kaynaklanan gelmiş geçmiş savaş ve katliamların hiç biri yaşanmamış olacağı gibi bundan sonrakiler de yaşanmazdı.
Pek bir değişiklik olmazdı. Çok da şeyapmamak lazım. Yine insanların belirlediği doğrular, yanlışlar olurdu. Ve yine bunları çiğneyenler. Hırsızlık azalmazdı yani ya da tecavüzler. Din adına yapılan savaşlar olmazdı. lakin onun yerine de başka şeyler bulunurdu sorun olmaz yani. Dediğim gibi çok da şeyapmamak lazım.
insan dizginlenemez bir canlı. dinler az çok dizginliyor bizi. bir de öyle düşünmek lazım.
Kaosun hüküm sürdüğü bir dünya olurdu.

Dinler azgın hayvanları tasmalamak için uydurulmuş masallardır.
Ancak insanların olmadığı bir dünya da mevcut olabilecek bir şey.
tapınaklara milyarlar harcanmayan, çocukların mitolojiyi hayat görüşü olarak almadığı, din-mezhep savaşlarının olmadığı, milyonlarca ruhbanın (papaz, imam) asalakça yaşamadığı bir dünyadır.
geçmiş zamanlı cümlelerin eksik kalacağı bi dünya olurdu. düşünsenize o bunu görmedi'den "di"yi çıkarın,

-o bunu görme
+ee
-o bunu görme ya
+olum ne diyosun?

vesselam "di"siz bir dünya düşünemiyorum.

bonus: "di"li geçmişten tek yaramsın sen.
din insanın bilmediği yada bilinmeze indirgediği olgulardan beslenerek ortaya çıkmış ve gelişmiştir.
bilinmezliğin başladığı noktada inancın başladığı, bu yanlış ve yıkıcı başlangıcın anlaşılması ile şekillenen dünyadır.
bunun için devrime ihtiyaç yoktur durun ve şu saniye dünyaya bir bakın.
bu köhne algının yıkılıp bilinmezliğin aslında bir dinamizm olduğu ve insanın değerlerini, algısını geliştirebilecek yegane olgunun bilinmezlik olduğu ve bundan korkmakla özgürlüğümüzü yok ettiği bizi geri bıraktığını gördüğümüz dünya olacaktır.
çok uzun değil bence yakın zamanda din diye bir şey kalmayacak. yada biz kalmayacağız. göreceğiz bakalım.
din olmazsa olmazdır. dinin olmadığı bir dünyada hayal edildiğinde dünyada bir denge, allah korkusu vb. gibi kavramlar olmazdı. Böyle bir dünya olsaydı bile herkes aydın olamazdı. sonuç olarak dinin olmadığı bir dünya olması zor.
insanın olduğu her yerde din de olacaktır.
(bkz: islam ın olmadığı bir dünya)