bugün

insan olarak kültürel, sosyal, ahlaki ya da başka bir alanda toplumuna ve kendi kendisine katkıda bulunmamış, ve bulunma zahmetine de katlanmayan, normal şartlarda zararlı bile sayılabilecek bünyenin "ben inanan biriyim, dinim var benim" ayağına yatarak haketmediği saygıyı arsızca dilenmesi yüzsüzlüğüdür.

hadi dine inananları kafaladın, o saf enayiler sayesinde bir yerlere de geldin; peki dine inanmayanı nasıl kandıracaksın? tüm kalitesizliğinin dımdızlak teşhir olduğunu bilmez misin? belki de o yüzden yırtıyorsun o götünü "saygı" diye... yemezler.
yaptığı bütün pislikleri kutsal kitaba uyduran ciğersiz.
gerçekten de ciğersizdir.
(bkz: aldatan kocaya tahammül etmek ibadettir) ciğersiz baya bi hafif tabir kalır herhalde.
saygıdan bihaber küstahların yanında alnından öpülesi elemandır. Ciğersizmis, aga demezler mi adama saygı sana mı kaldı birader diye. Ulan türk gençliği işte, üç beş entel dantel kitap okuyunca hemen aydınlandım sanıyorlar. Hemen de dine diyanete dil uzatırlar. Agucuk gugucuk şirin şeyler sizi.
(bkz: sikik)
din, saygı için araç-amaç argümanı değildir.

hele ki; kazanım-edinim-iktidar aracı hiç değildir.
siyasal islam diyerek hıristiyanlaşmış müslümanların bizi getirdiği yer burası. allah kelamını ağzına alarak iktidar olanlar "takla at da inanayım" noktasına geldiği için bunlar normal.
ağır abileri saygı,
sınıf atlamanın verdiği şaşkınlığı yaşayan yeni nesilleri ise sorumsuzluk ve yetersizlik içinde "ne oldum delisi" havasında.

unutulmamalı ki, saygı satın alınamaz.
saygıyı kazanmanız için imanınız veya paranız değil, insanlığınız önemli.