(bkz: tabi lan deli misin)
Deliler mi akıllı, akıllılar mı deli?

Bence deliler diye adlandırdığımız kitle herkesten daha akıllı.
Sonradan deli olanlar tedavi edilebiliyor diye biliyorum. Deli değilim diyemem. Kimse arkamdan "kötüydü" de diyemez. Çılgınım sadece. Çizgi ince sonuçta.
kim deli kim akıllı tanrı bilir..
iki deli bir araya gelmesse: bu farkındalık çöp olur. serserilik: saldırganlık olarak tanımlanır. ki 2 serseri bir araya gelirsede delilik sanılabilir.
Peyami Safa'nın bu konuda güzel bir açıklaması var. Bulup okuyun herşeyi ben mi yazacağım?
bir balık
ne kadar suyun içinde olduğunun farkındaysa
o kadar
farkındadır
bir deli
deli olduğunun...
Ama elinden birşey gelmez.

Öyle davranmak daba caziptir.
ben farkındaysam herkes farkındadır.
(bkz: bir farkındalık olarak delilik)
Soruyu sorana sormalı sorunu sorusu.
Evet farkındadırlar. Böyle deli biriyle sohbet etmişliğim vardır. Hastalıktan sonra bu hale geldim kendimi kontrol edemiyorum kardeşim demişti.
deliler kendilerini normal sanıp bizleri deli sanıyor olmalılar.

haksız da sayılmazlar hani.

bu dünyayı yaşayıp, tüm pislikleri görüp delirlemek, gerçekten de büyük bir delilik.
"1960’lı yıllar! Elazığ akıl hastanesinden personelin bir ihmali sonucu bütün deliler kaçar, Elazığ’ın cadde ve sokaklarına dağılırlar. Toplam 423 deli kaçmıştır. Mülki makamlar panikler, Başhekime koşup; “Doktor bey ne yapalım” diye sorarlar. O zamanın ünlü doktoru Mutemet Bey hastanenin başhekimidir. Mutemet Bey; “Bana bir düdük verin ve arkama yapışarak gelin” der. Doktor önde birkaç personeli arkasında kara trencilik oynayarak bütün Elazığ’ı “çuf çuf” nidalarıyla dolaşırlar. Başhekimin tahmini tutmuştur, bütün deliler bu kuyruğa girer vagon olurlar. Lokomotif, yani başhekim Mutemet Bey yönünü hastaneye çevirince tüm kaçan deliler hastaneye geri dönmüş olurlar. Sorun çözüldüğü için hem mülki makamlar ve doktorlar, hem de trencilik oynayıp hastaneye döndükleri için de deliler hallerinden çok memnundur. Olayın en enteresan yanı akşam sayımında ortaya çıkar çünkü hastaneye trencilik oynayarak gelenlerin sayısı 612  kişidir.  Kaynak: Elazığ'da Hastaneden kaçan deliler ve geri geliş hikayesi"

alıntı; eğitim sistem sitesi

durum bu kadar benzerlik ve farklılık gösteriyor .)
Bunayanlar da bunadıklarının farkına varmazlar.
Delilik, bu tanım kimin için geçerli?
Aklın bir ürünü olan şeydir (deliliğin bir tarifi yoktur ki dahilik olarak görünen ama genel tanımlara göre deli diyeceğimiz onlarca sanatçı siyasetçi spor bilim insanları vb sayabiliriz) aklın ve yönlendirdiği davranış kabul görmeyince tanım hazır "deli" der geçeriz.

Bir yerde okumuştum; akıllı dediğimiz insanların uyurken gördükleri rüyaları, deliler uyanıkken gören insanlardır.
Bir kere yolda duran ve ağaç ile konuşan ağaca dert yanan insanı görmüştüm. Nasıl kızgın öfkeli el kol hareketi ile sanki 3-0 Rize Fenerbahçe maçını seyrediyor da arkadaşına "eşekler adam olur, bu fener adam olmaz" diyor.
O zamanlar ergenliğin cehaletin verdiği cesaret ile adama "dayı boşver, öp de barış. Büyükler affeder" diye takılmıştım.
Psikologlara yüzlerce lira verdiğimiz seanslar akla gelince, cadde kenarında ağaç ile konuşan dertleşen ona her şeyini açan insan ile psikolog koltuğunda seanslara para veren insan arasında ne fark var?
Psikoloğa derdini anlatan insan akıllı da yol kenarında ağaca derdini anlatan insan neden deli?

Yaşam bakış değer yargısı olarak başka bir boyutta olduğundan bizim yaklaşımımıza göre hüküm veremeyeceği için farkında değildir.
Delilik gerçeklikten kopmaktir. Beyin kimyasi ve travmalarla ilgisi büyük. Herkesi deli diye yaftalayip gecmeyin aptal gibi. Farkinda olduklarini sanmam ama toplum onlara kötü hissettirdigi icin bir seylerin farkında olmaları muhtemel.mesela odun çubuğunu mercedes sanan bi adam vardi. O gerçekten kopuk. Zararsiz ve sevilen bir deli.
akıl sağlığının bozulduğunu insan fark edebiliyor. bu olay övülecek birşey değil korkunç bir durumdur. evet deliyim hehehehe diyenlere aldırmayın.
birisinin "ben deliyim sen bana bakma" dediğini duymuştum. efsane bence.
Farkında olmamak için delirdiklerini düşündüğümden deli olduklarını ve diğer şeyleri artık biliyor olduklarını sanmıyorum.
Deliler farkında değildir ama deliliğe vurduranlar elbette farkındadır. Benimde en çok merak ettiğim şey ben telefonda istediğim karakteri istediğim şekle sokabiliyorum istedigim hareketi yaptiriyorum ufacık teknolojiyle. Ya şuan bizi paralel evrenlerden yada başka şekilde kontrol eden birileri varsa? Cevabı olan yazabilir ama çok da düşünmemek gerek. Zira ben gibi zamanınızı ve mekanınızı bulamadan kalırsınız.
delilik görecelidir. insanlar aynı evreni görmezler. algılarımız benzerdir ama aynı değildir. bu yüzden bir kişi genelden farklı diye deli damgası yememelidir. sadece farklı bir gözlem yaptığı bilinmelidir.