Son zamanların en zorlu ikilemidir.
bunu bende düşündüm. napardım ? bi an şaşkınlığımı üzerimden atmaya çabalar düşünmeye çalışırdım. ne yapmam lazım ?

çaktırmadan da olsa mutlaka askere yol gösteren bir rütbeli çıkardı onunla birlikte hareket eder diğer askerleri de organize ederdim. herhalde hep birlikte kurşunu yerdik. dövülürdük. hapsedilirdik. olsun. halka kurşun sıkmak mı ? asla. darbecilere yardım etmek mi ? hainlik etmektense allah canımızı alsın daha iyi.

vurulurdum en kötü ihtimalle. yine de doğru bildiğimden şaşmazdım.

askerde isyan çıkartmışlığım da var. aç aça gideceksiniz diye mecbur bıraktılar. ceza veririz diye korkuttular gitmedim. ben gitmiyorum dedim bi baktım meğerse hazırmış arkadaşlarımda. yaklaşık 40 arkadaşı da yanıma çektim o gece. neticesi sabah öğlene dek çalıştırdılar yine de hiç bir şey de olmadı.

edit: korkunun ecele çaresi yok. cenabı allaha bir can borcumuz var. allahın verdiği canı da allah tan başka kimse alamaz.
askere gitmemiş veya askerliği bedelli yapmış kişiler ancak 20 yaşında ki askere söver.

Ben asker olsam ve meydanlara indirilsem direk darbe girişimi içerisinde olduğumu anlarım. Kendimle birlikte birkaç askeri daha bu konuda ikna edip komutanı etkisiz hale getirirdim. Ya da zırhlı araç sürücü isem içerisinde ki askerleri ikna edip emniyet güçlerinin saflarına katılırdım. Her ne olursa olsun halka ateş etmezdim. Allah göstermesin ama komutan yanımızda ve emir veriyorsa ilk önce hızlı bir hamle ile çeker onu vurur daha sonra kendimi vururdum.
Halka ateş etmenin bahanesi olmaz. En kötü ihtimalle Boşluğa sıkarsın ama yine halka sıkmazsın, senin halkın lan o düşman değil.
sıkarmış gibi yapıp, daha taşa sıkardım baktım laga luga yapıyor arkasını dönünce kafasına sıkardım.
ama asıl olay dışarıdaki mevzulardan haberdar olabilmek. Sonuçta sen emri gerçekten tsk dan aldığını sanıyorsun göt ister o zaman bunu yapmak.
ayrıca polisin yerinde olsam megafonla durumu açıklardım, yalandan başka bi komutanı bağırttırırdım veya savcıyı ; erler üssünü teslim edin , size birşey olmayacak emri veren tsk değil diye duyunca işler orada değişirdi bence. he polis bunu deneyipde sonuç olamamışsa bilemiycem o kadarını.
o malum günden beri düşündüğüm şeydir. eğer o askerlerin içinde ben olsaydım muhtemelen durumum şöyle olurdu:

1- olan bitene anlam veremezdim, keza hayatımda hiç darbe görmedim,
2- komutanın bizleri oraya neden diktiği önemli bir nokta, ayaklanma mı yoksa tatbikat mı. tatbikat ise neden gerçek mermi?diye düşünür ciddi birşeyler olabileceği aklıma gelirdi.
3- gecenin bir vakti sokağa tam teçhizatla dikilince muhtemel bir korku/endişe kaplardı içimi, keza ne ile karşılaşacağımı bilmiyorum.
4- karşımdan yüzlerce hatta binlerce insan tekbirlerle geldiğini görünce korkum/endişem daha da artardı. (asker olsun ya da olmasın o kadar insanın üzerine geldiğini gören herkes korkar ve kendini savunma psikolojisine bürünür diye düşünüyorum.)
5- bir er olarak komutanın emrine karşı gelmeye cesaret edemezdim, mecbur kaldığım anda emre uyardım.
bu arada olan bitene hala bir anlam veremezdim, çünkü o sırada can derdine düşmüş durumda olurdum.

benim düşüncelerim böyle arkadaşlar, şayet varsa aranızda ben askerliğimi er olarak yaptım ama komutanımın emrine uymadım diyen tebrik ederim. ama biz yeri geldi izmarite tekmil verdik. orada komutana mukavemet edeceğine çek vur daha iyi. ayrıca yukarıda da belirttiğim gibi okadar insan sloganlarla üzerime geliyorsa beni ellerine geçirince çok hayırlı şeylerin olmayacağını düşünür ve kendimi savunurdum, sikmişim emri.