bugün

bir dönem her insanın rüyalarını süsleyen eylemdi.sonra yavaş yavaş hayatımıza sızdı ve para anahtar gibi bir göreve sahip oldu. yemek yemeye gittiğimiz yerde masada peçeteliğin yanında masada yerini alan telefonumuzun hayatımızdaki önemi ve yeri sorgulanamaz.
sürekli artan modellere ayak uydurmayı bırakanların yanında hala bu değişimi takip eden insanlar da mevcut.ama bir dönem saplantı olarak kullanan onsuz nefes alamayan insanların bir süre sonra telefonu hayatından çıkardıklarına tanıklığım olmadı değil.çalması panik edip huzursuzluk veriyor.
(bkz: nokia 3310)*
(bkz: cep telefonunu sadece telefon olarak kullanmak)
(bkz: nokia 5110)
(bkz: nokia c6)
bir noktadan sonra cep telefonuna bağımlı olmak'a dönüşür. o son facebook zımbırtısını sokmayacaktın içinee...
insanların birbirleriyle haberleşmelerini kolaylaştırmak için yaptıkları eylem. aslında şu soru sorulmalıdır. 'insanlar cep telefonunu ne amaçla kullanır.' biriyle haberleşmek için aramak ve mesaj yazmak, internet, oyun, sosyal konum belirtisi, iş, fotoğraf-video vb. bunların hepsi ya da birkaçı. kanımca cep telefonun sadece en temel özellikleri için telefon alan yok ama çoğu sadece o amaçla kullanmakta. git gide sonu olmayan bir piyasa haline dönüştü. cep telefonu kullanma yaşı uyuşturucu gibi çok küçük yaşlara düştü. radyasyon hat safhada, baz istasyonları her yerde. cem yılmazın dediği gibi götümüzden ihtiyaç uydurup sonrada bunlara inanıyoruz. bunlar yokken ne yapıyorduk havalarındayız. eskiden yoktu ve daha güzeldi sanki. şimdi bakıyorum 4-5 kişi biyerde otururken herkes telefonuna yumulmuş bişeylerle uğraşıyor. gerçekten anlamadan inanılmaz zamanımızı çalıyor. zaman geçtikçe araba gibi her evin bir cep telefonu olmaya başladı. genelde baba ya da annede dururdu. çok acil bir durum olmadıkça kullanılmazdı. sizi biri aradığında gerçekten bir değeri vardı. çünkü arayan kişi saçma sapan bişey için ya da canı sıkıldığı için aramazdı. mutlaka önemli bir havadis gelirdi o haberleşmeden. günümüzde ise... biraz bokunu çıkardık sanki. lütfen biraz daha dikkat.