bugün

Bursa Küçükbalıklı Mahallesi’nde vakıf arazisi üzerine kurulduğu için 2000 yılında yıkılan genelevlerin kapanmasından sonra sokağa dökülen fuhuş, Bursa’nın kanayan yarası olmuştu. Bir yatırımcı, Bursa’da genelev kurmayı planladı. Yerel yöneticilerin de sıcak baktığı iddia edildi. Bursa merkezinde kontrolsüz bir şekilde yayılan fuhuşu denetim altında tutulabilmek için çözüm arayan yerel yöneticilerin, Balıkesirli bir yatırımcının Bursa’da genelev açma talebine sıcak baktığı iddia edildi. Bursa merkezinde sayısı 400’ü geçen masaj salonları ile Beşyol, Kükürtlü, Çarşamba, Doğanbey TOKi gibi semtlerdeki kontrolsüz fuhuşun önüne geçmesi beklenen genelev, devlet kontrolünde ve mali açıdan kayıt altında olacak. Dekorasyonu ile 5 yıldızlı otelleri aratmayacak olan genelevin, 3 katlı villa türü prefabrik evlerde hizmet vereceği öğrenildi.

MASAJ SALONLARI VE APARTMANDA FUHUŞA ÖNLEM Konuyla ilgili açıklama yapan yatırımcı temsilcileri, Bursa’da fuhuş sektörünün kontrolsüz olduğunu belirterek, “Bursa merkezinde fuhuş apartmanlarda ve sokaklarda yapılıyor. Bu da vatandaşları rahatsız ediyor. Özellikle apartman dairelerinde yapılan fuhuştan hem devlet vergi almıyor, hem de toplum ahlakını olumsuz etkiliyor. Bursa’da bir genelev olması durumunda tüm bunların önüne de geçilmiş olacak” dedi.

BURSA GENELEVi 2016’DA AÇILACAK Genelevi izmir Yolu’nda yapmayı planladıklarını dile getiren yatırımcı temsilcileri, “Yapacağımız genelev hijyenik ve modern olacak. 5 yıldızlı otelkonforunda olacak genelevin sadece dekorasyonu için 2 milyon liralık proje hazırladık. Genelevde yerli ve yabancı uyruklu kadınlar çalışacak. Her hafta sağlık kontrolünden geçirilecek olan kadınlar, güvenle hizmet verecek. Genelev ile ilgili ilk müracaatlarımıza olumlu bakıldı. Gerekli izinlerin alınmasının ardından çalışmalarımıza başlayıp, 2016 yılı içerisinde açılışını yapmayı planlıyoruz” diye konuştu.

AÇILIŞ GÜNÜ HiZMET BEDAVA Genel girişlerden cüzi bir ücret alınarak yığılmaları da önlemeyi planladıklarını kaydeden firma yetkilileri, “Açılış günü hizmeti bedava sunacağız. Açılış sonrası girişlerden cüzi bir ücret alarak girişleri kontrol altında tutacağız. Bursa genelevi, haftanın 7 günü hizmet verecek. Sabah 10’da açılacak olan genelev, gece 11’e kadar açık olacak. Genelev sayesinde kontrolsüz fuhuş nedeniyle cinsel yolla bulaşan hastalıkların da önüne geçilmiş olacak” şeklinde konuştu.

Kaynak : bursa.com

evet gelelim yoruma. bedava genel girişlerde yığılmayı önlemek için az bi miktar para alacaklarmış. lan bizim millet mediamarkt açılışında ortalığın mına koyuyor. Cem Yılmaz'ın dediği gibi orayı yıkarlar.

edit : rakamda hata oldu. doğrusu 2 milyon TL.
patron ne anlar işçinin halinden dediğim durumdur.

kardeş burası türkiye sen beleşe göt verirsen millete, millet o götü son kullanma tarihine ışınlar.

[edit:zikerler oğlum hepimizi zikerler]
adı değişir. Bursa-m. erkekler için de arkad-anal. bu vardı dimi zaten.
açıklamanın bir kısmında (bkz: fuhuştan vergi almak) gibi ilginç bir noktaya parmak basması ile dikkat çekici bir projedir.
--spoiler--
Bursa merkezinde fuhuş apartmanlarda ve sokaklarda yapılıyor. Bu da vatandaşları rahatsız ediyor. Özellikle apartman dairelerinde yapılan fuhuştan hem devlet vergi almıyor, hem de toplum ahlakını olumsuz etkiliyor.
--spoiler--

yani şu cümle bütün olayı özetliyor. aslında olay toplumun ahlaki durumu filan değil. yandaş cephelere kerhane kurdurup hem ceplerini dolduracaklar, hem bu işin vergisinin üstüne oturacaklar.

herşey para amina kodumun ülkesinde...
türkiye vergi levhası bulunduran ve çalışanların sigortasının yattığı kapıda bekleyen adamın devlet memuru kadar olmasa bile haklarının olduğu genelevler tam liste link.

şahsım uğramamış olsa dahi insanların talebinden ötürü devletin el atması gereken bir konudur. zaten devletin bu işi kontrol etmesi gerekir. çalışanların sigortası yatmalı ve haftalık sağlık kontrolünden geçmeli. geçmeli ki cinsel yolla bulaşan hastalıklar yayılmasın yahut tedavisi yapılabilsin. insanların para karşılığı sevişmesi uzaktan iğrenç gelse bile şayet böyle bir konu konuda talep varsa en azından herşeyin sağlıklı olabilmesi için birilerinin kontrol etmesi gerekir.

sevişmenin parayla olması uzun vadede parası olanın herkesi sikebileceğini sanmasına dönüşse bile...
bence gerekli bir uygulama. bursa'da fuhuş hakikaten üst seviyelere geldi. Hiç olmazsa adamların mekanı belli olacak. otoyolda kamyon garajı yanlarında beklemesin karılar kızlar. Acıyorum lan, zaten hayat vurmuş bir şekilde, bari mekanları belli olur. Beşyol, altıparmak pislik içinde bu konuda. aile apartmanlarında bu işi yürüten var, kimse sesini çıkaramıyor, keyfi yerinde olan halden anlamaz ama öyle insanlarla uğraşmak için ailenizi hiçe saymanız gerekiyor. buradan boş konuşmak kolay olacak tabi.
Biri de demiyor ki aga 400 milyar nedir? (bkz: hala eski para kullanma)
Bir genelev polisinin itirafları---1- 1990'lı yıllar... istanbul Emniyet Müdürü olarak Necdet Menzir'in atanmasıyla, birtakım 'yer değişiklikleri' yaşandı. Bunun nedeni ise genelevdeki usulsüzlüklerin Menzir'in kulağına gelmesiydi. Menzir, işin başına gelir gelmez genelevde görevli ikisi polis, ikisi bekçi olmak üzere dört kişinin işine son verdi. Yerine ise dönemin Beyoğlu ilçe Amirliği'nden iki polis ve iki bekçiyi getirdi. işte bu söyleşi, o dönemin yasal tanıklarından birinin yaşadıklarını anlatıyor. Polis memuru H.K., halen başka bir yerde görev yaptığı için adını açıklamıyoruz. H.K.'nın itiraflarını sorduğumuz üst düzey bir polis müdürü de 'Çankırı ve istanbul'daki genelev operasyonlarında maalesef bu tür ilişkiler olduğu görüldü' diyerek polis memurunun söylediklerini doğruladı.
Bir genelev polisinin itirafları -2- Genelevdeki görevlerimizi sonra öğrendik; giriş-çıkışı sağlamak, kimlik kontrolü yapmak, kadınların çalışma karnesini kontrol etmek ve onları ayda bir doktor kontrolüne göndermekti işimiz. Birkaç ay geçtikten sonra çalışma karnesinin ne işe yaradığını öğrendim ve bir de baktım ki 980 kadından 400'ünün çalışma karnesi yok! Çalışma karnesi olmayan kadınların hepsini dışarı attım. Kaçak olarak çalışıyorlardı; içlerinde öğretmen, bankacı ve ev hanımı bile vardı. Mesela bir kadın gündüz öğretmenlik yapıyor, okuldan çıktıktan sonra da genelevde çalışıyordu. Yine tayin olduğum ilk dönemlerde gündüz Bankalar Caddesi'nde bankada çalışıp gece saçına peruk takarak çalışan hayat kadını vardı. Genelevde yatılı olarak çalışan kadınlar ise orada yaşıyordu. Onların dışarıya çıkmaları kesinlikle yasaktı. Hayat kadınlarının yüzde 70'i esrar kullanıyordu. Kapıyı kapatsam, bacadan içeri sokmaya çalışıyorlardı.
bir genelev polisinin itirafları -3- ASALA'ya bir kez para yardımı yaptığını söyledi
Manukyan'ın hayatının film yapılacağını duyuyorum. ibret olarak yapılmalı bence... Böyle bir kadın Türkiye'de nasıl vergi rekortmeni oluyor? Ondan daha çok kazanan işadamları var. 980 kadının kazandığını, 100 bin işçi çalıştıran holdingler kazanamıyor muydu? Hiçbiri kazandıklarını beyan etmiyor, kaçırıyordu. Fakat Manukyan'ın en çok övündüğü şey vergi rekortmenliğiydi. Yaptığıyla övünmüyordu ama utanmıyordu da. Onun övündüğü tek şey vergi rekortmeni olmasıydı. Ben işiyle ilgili soru sormaya başladığımda her seferinde limonlu soda istetir ve konuyu kapatırdı. Ben Ermeni meselelerini de açardım mesela... Manukyan'a "Sen Ermeni asıllısın, geçmiş dönemlerde ASALA adına para istediler mi senden?" diye sorardım. "Ben Türküm kardeşim. Bu memleket benim. Dedem de, ninem de, Türk'tü" derdi. Bir kere ASALA'ya para verdiğini ama daha sonra yine istediklerinde vermediğini söylemişti.
bir genelev polisinin itirafları -4- Geneleve taksiyle gidip geliyordum
Ailem genelevde görev yaptığımı bilmiyordu. 'Beyoğlu'nda ekiplerde çalışıyorum' diyordum. Genelevin önünde bekleyen taksilerle işe geliyordum. Bizi sabah alır, akşam bırakırlardı. Manukyan taksicilere talimat vermişti, o ödüyordu taksilerin ücretini. Arkadaşlarım da benimle dalga geçiyordu, 'satış nasıl' diye takılıyorlardı.

Polislere ticari taksi plakası hediye etmişti
Manukyan'ın Şişli'de de muhabese bürosu ve yazıhanesi vardı. Diğer işlerini oradan takip ederdi. Benim bildiğim 220 tane ticari taksisi vardı. Hatta bana da bir ticari taksi hediye etmek istedi ama ben kabul etmedim. O dönemde istanbul Belediye Başkanı olan Nurettin Sözen binlerce ticari taksi plakasını satışa çıkarmıştı. Manukyan da bunlardan 220 tanesini satın almıştı. On taksi plakasını polislere dağıttı. Tarlabaşı Bulvarı'nda dairesi vardı. Hatta Beyoğlu Ekipler Amirliği'nin binası da onundu, emniyete kiraya vermişti. Manukyan çok büyük paralar kazandı. Genelevdeki odasında çelik kasa vardı ki büyüklüğü 1 buçuk metre. O çelik kasaya parayı zorla sıkıştırırdı.
bir genelev polisinin itirafları -5- Ana, verin o mübarek elinizi öpeyim!
Emniyet teşkilatından müdürler, amirler telefon açıp 'Hanımefendi orada mı?' diye sorarlardı. Eğer oradaysa yanına gelir ve isteklerini bildirirlerdi. Örneğin, bir amir gelir, "Hanımefendi, ekip otosuna dört lastik ihtiyacımız var" derdi. O da karşılardı. Memurlar ise Manukyan'a 'Ana' diye hitap ederdi. Bir keresinde Şişli zabıta müdürlerinden biri Manukyan'ı yolda görüp eline sarılmıştı, öpmek için. Manukyan elini öptürmek istemedi. Zabıta müdürü de 'Ana verin o mübarek elinizi öpeyim' diye ısrar edince elini uzatmış ve adam da öpmüştü.
Projeyi bu denli hevesli anlatanlar kendi eşlerini kızlarını çalıştırsın o genelevde.
bir genelev polisinin itirafları -6- Politikacı araya girdi, kaçak kadını bıraktık
Manukyan'ın çalıştırdığı başka evler de vardı ve legaldi. Bir gün Cihangir'de illegal çalışan bir evi basmıştık. Ev sahibi patroniçe "Beni gözaltına alamazsınız" diye direndi... Kadın üst düzey bir politikacının dostu olduğunu söylüyordu. Gözaltına aldık ama almaz olaydık! Başta adını verdiği o politikacı olmak üzere beş milletvekili daha bizi aradı. Kadını bıraktık.
bir genelev polisinin itirafları -7- Benim dönemimde beş hayat kadını tövbe edip hacca gitmişti. işi bıraktılar. Ama öyle kolay değildi bırakmak. Manukyan onlara sözleşme imzalatıyordu. Ardından da bu hayat kadınlarını kendisine borçlandırıyordu. Orada çalışan her kadının mutlaka dışarıda bir dostu vardı. Genelevde çalışan kadın, dostuna para yetiştiremediğinden Manukyan'dan faizle para alırdı. Olan çalışan kadına oluyordu. Ödeyemediği için ömür boyu çalışmak zorunda kalıyordu. Eğer içeride çalışan kadınlardan birisi parasını ödemeden kaçmaya çalışırsa, Manukyan hem adli mercilere başvurarak hakkında yasal takip başlattırıyordu, hem de gayri meşru yoldan Oflulara söyleyerek kaçak kadını buluyordu. Oflular yakaladıkları kadını çalışmaya mecbur ediyorlardı. Kadınlar bana hiçbir şey anlatmazdı korkudan... Manukyan'ın içerideki işlerine Sivas Suşehirliler, dışarıdakilere Oflular bakıyordu.
bir genelev polisinin itirafları -8- Manukyan geceleri hasılatı almaya gelirdi

Karaköy'de genelevin bulunduğu Zürafa Sokak'ta (çıkmaz sokak) 42 tane ev vardı. Bunlardan beşi Sümbül Yaşar Karasu adındaki Erzurumlu bir kadına aitti. Geri kalan 37 ev de Matild Manukyan'ındı. Ama daha önce bütün evler Karasu'nunmuş, Manukyan onun terzisiymiş. Hem Karasu'ya hem de genelevde çalışan kadınlara elbiseler dikiyormuş. Bana bunları kendisi anlatmıştı. Sonra bakmış ki bu işte çok para var, terziliği bırakıp bu işe başlamış. Hayat kadınlığı yapmadığını biliyorum, yalnızca kızları çalıştırırdı. Bir de Manukyan'ın her evinin bir sorumlusu vardı, onlar da bir mesul müdüre bağlıydı. Sabahtan akşama kadar orada bulunmak zorundaydılar onlar... Manukyan her gece mutlaka gelir, asla ön kapıdan içeri girmezdi. Zürafa Sokak'ın Bankalar Caddesi'nden bir girişi vardı, oradan içeri girerdi. Ayrıca Yüksek Kaldırım Caddesi'ndeki işhanlarının yüzde 70'i de Manukyan'ındı. Oralardan da evlere girerdi. Genelevin içindeki 17 numaralı oda onun ofisi gibiydi, orada kimse çalışamazdı, özel görüşmelerini yapardı bu odada. Gece saat 1.00'da gelir, 04.30'da çıkardı. Biz genelevin kapılarını saat 23.00'da kapatırdık, içeride olanları da gece 24.00'da çıkartırdık. 17 numaralı evin önüne her evin sorumlusu dizilir, günlük hesabını getirirdi. Düşünün 37 kişi sıraya dizilmiş, hesap veriyor... Kuyruk bayağı uzundu. Manukyan her gece günlük hasılatı oradan alarak ayrılırdı. Yanında koruma olmazdı, mesul müdürlerin sorumlusu Oktay olurdu. Yanlış hatırlamıyorsam, şoförünün adı da Kambur Necati'ydi.

SABAH / Emrullah ERDiNÇ
akepe döneminde olmuştur.
Bu kadar dev bir yatırımın bu konuda olması insanı öldürüyo. Bu nedir arkadaş ya. Gitgide tiksindim artık bursadan. Ben eskisehire gidiyorum bu ne.
Aslinda bi yandan hakli cami yapsa namaz kilan yok, okul yapsa şimdiki gencler bonzaici. Bari uçkura hitap edeyim de millet zevke doysun demistir balıkesirin çılgın işadamı.
Fuhustan neden rahatsiz oluyorlar anlamiyorum. bana mi garip geliyor sadece kendi istegi parasiyla iliskiye giren insanlar neden sıkıntı veriyor? ust komsum doya doya istedigi kadar erkek alsin evine beni ne irgalar? bana niye dokunsun bu? kendim isteyip yapamadigim icin mi sorun yapicam yoksa ne icin yapayim yapiyorlar sorun? ahlaksa, herkesin ahlaki kendine. gobek bagimiz bir kesilmedi herkes hesabini kendi vericek. Bence kendi rizasiyla bu isi yapanlari sorun yapacagina insanlar, masum yere tecavuze ugrayan kadinlari sorun yapsinlar.
genelevin inşaatinde çalışan işçiler arasındaki olası diyaloglar;

-ula haso, biz şimdi buranın inşaatinde çalışıyoruz. bitince gelsek, indirim yaparlar mı?
+nah yaparlar. Sanki beleş çalıştın? görmüyor musun? sıcakta siktiler belamızı. daha bitmeden sikiş dönmeye başladı.

-Tarık abi biz şimdi burada çalışıyoruz. acaba dolaylı yoldan da olsa, pezevenk mi oluyoruz?
+ne alaka oglim? adam gelip beton sikecek?
-o da doğru.

-gardaş ben yarin köye dönüyorum.
+niye lan?
-köyde Adımız pezevenk e çıktı. Genelev inşaatinde çalışılır mı amk?
+lan daha geçen gün çalıştığın parayı kerhaneye vermedin mi?
-o ayrı olm.

olası iş ilanları;

yeni yapılan genelev inşaatinde çalışacak, bay & bayan eleman aranıyor.

has siktir ya.
Aklıma nedense o malum şahıs geldi;

(bkz: bursa çocuğuyuz her yerde itişiriz)
yatırımcısı şu arkadaştır;
https://pbs.twimg.com/pro...90914789377/RROqwnGd.jpeg

bir zamanlar ortadoğu ve balkanların en büyük genelevine sahip olan bursa'nın en önemli ihtiyaçlarından birinin gerçekleşecek olmasıdır.

3 milyon nüfuslu şehirde gerçekten özellikle bazı semtler adeta fuhuş yuvası oldu son zamanlarda.

bir de yetmedi suriyeliler geldi fuhuş yapıyorlar. sayıları yüzlerce bunların. ne bir kontrol, ne başka bir şey.

hiç olmazsa yapılacaksa bile devlet kontrolünde yapılsın.
Allah affetsin bizi.