bugün

Canik (Samsun) tarafları halkındandır. Meşhur Demirkazık Halil Paşa'ya intisab ederek kethüda olmuş, iran seferlerinde büyük gayret ve kahramanlığı görülmüş ve bir çok yerinden yaralanmıştır. Bu yaraların bir tanesi boynuna isabet ettiğinden bir arıza bırakıp hayatı müddetince işlemiş ve bundan dolayı Boynueğri veya Boynuyaralı lakabını almıştır.

Efendisi Halil Paşa'nın vefasızlık suretiyle katlinde Mehmed Ağa, IV. Murat'ın meşhur silâhdarı Mustafa Paşa'ya intisap ile ona kethüda olmuş ve sonra bir kaç defa çavuşbaşı, Kastamonu sancakbeyi, Halep ve Şam beylerbeyi ve 1648'de Anadolu valisi olmuştur.

Boynueğri Mehmet Paşa 1649 'da Anadolu'dan azlini müteakip Katırcıoğlu'nu uzaklaştırmaya serdar olmuş ise de hakkından gelemedikten başka serdarlık bahanesiyle ahaliye ziyade zulmettiği için çok sayıda vaki şikâyet üzerine katline emir çıkıp kendisini elde etmeye Köprülü Mehmet Paşa tayin edilmiş ve Boynueğri Mehmet Paşa de kendisini müdafaa için kuvvet toplamaya başlamıştır.

Köprülü Mehmet Paşa, Boynueğri'nin müdafaa kuvveti topladığını haber alınca bir mektupla kendisini îkaz ile istanbul'a gidip af dilemesini yazmış ve Boynueğri Mehmet Paşa bu sözü tutarak acele istanbul'a gelip Valide Sultan'a dehalet ile affolunmuş ve sonra kubbe vezirliğine tayin edilmiştir (1650 ).

Boynueğri Mehmet Paşa, ibşir Mustafa Paşa ile Abaza Hasan Ağa'nın hükümete karşı serkeşçe bir tavır takınmaları üzerine kubbe veziri bulunurken 1651'de bunlara nasihat edip isyanın önünü almak için Anadolu'ya gönderilerek başarılı oldu ve bu hizmetine karşı Diyarbakır valiliği verildi ise de kabul etmeyip Şam eyâletini istedi ve istanbul'a geldi; bu sırada yeni vezir-i âzam olan Gürcü Mehmet Paşa, Şam eyâletini kendi kardeşine vermişti; bunun üzerine Boynueğri Mehmet Paşa:
-"Bana ya Şam'ı verirsiniz veya kubbe veziri yaparsınız" diye Diyarbakır'a gitmemekte ayak diredi ve vezir-i azama:
-"Senin kardeşin Cafer Paşa iki sözü bir araya getirip söylemeğe kadir değildir ve bunamıştır; o Şam valisi olsun da ben ömrümü devlet hizmetinde sarf etmişken neden lâyık olmayayım?" diye epey çekişti ve nihayet kendisine Kanije eyaleti verilip o tarafa gönderilerek bir nevi sürgün edildi (1651 Kasım).

Boynueğri Mehmet Paşa, daha sonra Şam valisi bulunurken Hocazâde Mesud Efendi'nin tavsiyesiyle Siyavuş Paşa'nın yerine 1656 Nisan'da vezir-i azam olmuştur.

Bozcaada ile Limni'nin Venedik işgaline uğraması istanbul'da panik uyandırıp ortalık heyecana düştüğü esnada kendisi bu hâle hayrette kalarak bir taraftan düşmanın gözünü boyamak için kale duvarlarını badana ettirmekle meşgul olup diğer taraftan da sadrâzam olacağını haber aldığı Köprülü Mehmet Paşa'yı istanbul'dan Trablusşam valiliği ile atmak isterken azlolunarak yerine Köprülü Mehmet Paşa gelmiştir (1656 Eylül 14).

Boynueğri Mehmet Paşa'nın azlinden sonra katline irade çıktı ise de yeni sadrâzamın ricası üzerine öldürülmeyerek Malkara'ya sürüldü. Daha sonraları istanbul'a gelmesine müsaade olunarak 10 sene kadar emekli halde Eyüp'teki yalısında oturdu ve yaşı 80'i geçkin olduğu halde 1665'de vefat etti. Vezir-i âzamlığı 2 ay kadardır. Gençliğinde cesareti ve harplerde yararlığı ile tanınmış ve hizmet etmiş ise de sadaret makamını -bilhassa en buhranlı bir zamanda- idare edecek kudret ve liyakattan mahrumdu
*