bugün

Kemal kılıçdaroğlu'nun dahiyane planıdır. fethullahçı ve şeriatçı birisini aday gösterirsek kesin ülkücülerin ve fethullahçıların da oyunu alırız diye düşündü. Sen neymişsin be albert kılıçdaroğlu!
Edit: yalan mı lan dediklerim?
bir zamanlar uludağ sözlük'e de damgasını vurmuş olay. o zamanki hesabımda hatırladığım kadarıyla, hepimize bayram mesajı gelmişti e. ihsanoğlu'ndan. seçim zamanıydı; "çocuklar hep gülsün; şeker de yiyebilsin" gibi bir mesaj göndermişti. ramazan bayramımızı kutlamıştı. rte de kutlamıştı.
e. ihsanoğlu'nun aday olması, sözlükte eleştirilmişti. hatta o zamanlar gökyelelibozkurt diye bir yazar da vardı.
"ekşi sözlük ekmeleddin ihsanoğlu" ile buluşmuş; biz de uludağ olarak buluşalım muhabbetleri dönmüştü.
ekşi sözlük adaylarından bir kız "ben ateistim, beni de kucaklayacak mısınız bir cumhurbaşkanı olarak?" dediğinde e. ihsanoğlu'nun: "eyvah, sen benim kızım olsan yanmıştım." demesi tartışılmıştı. hatta avukatmış o soruyu soran.
"ekmeleddin ihsanoğlu" deyince o döneme dair detaylar böyle canlandı bir anda.
bu olaydan sonra ünide "ab ilişkileri" dersinde "islam konferansı başkanı" olarak ekmeleddin ihsanoğlu'nu derste işlediğimizi hatırladım.
ihsanoğlu aday olmadan önce, çok da üstünkörü geçmiştik derste. ama aday olduğunu duyunca hemen "bu adamı biz derste görmüştük." dedim.
ay hafızam video gibi kaydediyor detayları. durduramıyorum.
biraz daha düşünsem daha neleri hatırlayacağım kim bilir.
cumhurbaşkanlığı seçimlerinde birçok insanın oy kullanmayarak boykot etmesine sebep olan eylemdir.
hiç unutmuyorum; ramazan bayramı kutlama mesajını ilk ihsanoğlu göndermişti; ona oy vermek istemiştim. sonra rte daha güzel bir mesaj atmıştı; o zaman da "anne bakar mısın erdoğan'ın mesajı daha güzel; ben ona oy versem olur mu?" demiştim;
annem de: "seni evlatlıktan reddederim; gidersin sana akp bakar." demişti.
seçim günü ise yazlıktan eve dönmem gerekmişti. ailem evdeydi; ben yazlıkta tek kalıyordum.
sitenin önünde otobüs bekliyordum; sürekli yarım saatte bir izmir'e giden otobüsler geçiyor çünkü oradan. tüm otobüsler doluydu. hiçbiri durmuyordu. bir tanesi durdu: "otobüste yer yok ama merdivende oturmak istersen benim yanımda yer var." dedi manyak muavin. ben hiç o mikroplu yere oturur muyum? tabi ki binmedim.
daha sonra siteden bir komşumuz benim kaç saattir orada otobüs beklediğimi görünce gelip yardımcı oldu sağ olsun. metro'yu aradı. kılıçdaroğlu "tıpış tıpış ekmeleddin'e oy vereceksiniz." dediği için boykot ettiğini ve bu yüzden oy vermeye gitmeyeceğini söyledi. o sırada seçime çok az zaman kalmıştı ve otobüs geldi. ben otobüste "yetişir miyim?" diye düşünürken 20 dk kala evin önünde indim. evden o kağıdı aldım ve oy vereceğim okula bir girişim var; demirlerin üzerinden, topuklu ayakkabı ve yazlık elbiseyle tırmanarak kestirmeden girdim okula. kapıya dolaşacak kadar zaman yoktu çünkü.
son 4 dk kala oyumu kullandım ve vatandaşlık görevimi yaptım.
o kadar otobüs bekleyerek, mücadele vererek oy kullandım ve işe de yaradı. evet, rte seçilmiş olabilir; ama, manisa'da e. ihsanoğlu'na daha çok oy çıktı.
bu da ekmeleddin ihsanoğlu ile ilgili böyle bir anı.