bugün

bazen öyle bi iyi gelir ki...
erkeğe kadından daha çok yakışır aslında. koca adam ağlar mı derler ya, ağlar. erkekler ağlar hem de içli ağlar. ben kadının ağlamasından değil, hüznünden etkilenirim. erkeğin ise gözlerini gizlemeye çalışarak ağlaması duygu patlamasının nirvanasıdır.

( becerebilsem ağlayıp rahatlayasım var ama çok nadir ağlayabiliyorum, bu yazıyı da kendimi motive etmek için yazdım aslında)

(ha bir de 5 ay uzun bir zaman. hiçbir şey değil de , özlem bitirecek galiba beni)
bazen anlamsızca olusan duygu birikimidir. kısa bir melodi, tanıdık bir koku yeter gözleri doldurmaya. tam olarak neden oldugunu bilmesen bile akar gözlerinden yaşlar.
bazen ağlamak istemesen bile gözlerin söz dinlemez.
ah muhsin ünlü jargonunda anlamak anlamına da gelen kelime.

ayrıca (bkz: ağlamak abdesti bozmaz mıydı be şeyhim)
bulutlar ağlamasa, tabiat güler mi? hüznüm kadar insanım demektir.
bazen üzüntünün, bazen de sevincinin gözyaşı olarak akması.
ruh boşalmasıdır. biriktirdiği tüm kirleri göz yaşıyla akıtır dışarıya.
ve sonra çocukluğundaki gibi rahatlayamadığını görüp dünya bulaşmış ruhunu arındırmanın bir yolunu arayışa yönelir.
bazen sebepsiz de olsa yapılması gerekendir, terapidir.
bazı acılarda yetmez...
ağlayarak başlayıp ağlayarak biter.. neden mi? ayrılırken ağlamazsın, seni teselli eden ve güç veren birine koşarken ağlarsın acını anlatmak için,işte o kişiyle başlayan ilişki de ağlayark biter.. nice ağlamacalar..
çoğu insanın sanki ayıp bir şeymiş gibi gizli yediği halt olur kendileri.
ağlatmak daha güzeldir. ağlamak şu an moderatörlerin yaptığı şeydir.

(bkz: ulu sözlük ün tarih olması)
eşliğin de http://www.youtube.com/watch?v=VmIUjMZKlGQ
çoğu zaman iyi gelir bünyeye...

yalnız ağlamak gereklidir. ağlarken sesli serzenişlerde bulunmak önemlidir zira.

küfürü tasvip etmesem de edilebilir bu tür durumlarda. rahatlamak maksat sonuçta.

akan gözyaşları kutsaldır ne uğruna olursa olsun...
*
yağmurlara çok benzemektedir. karabulutlar nasıl kasvetli bir ortam oluşturuyorsa yağmurdan evvel, ağlamanın öncesinde de kişiyi rahatsız eden ağzının tadını kaçıran bir hava hakim oluyor.yağmur sonrasında oluşan serinlik ve gökküşağı ne kadar güzelse, ağladıktan sonra o oluşan eşsiz hafiflemenin tadı da bambaşkadır.
sezen aksu şarkısıdır. Ki herşeyi anlatır zaten.
bununla da güzel gider.. http://www.youtube.com/watch?v=2FY8kORP5ok
sessiz, yalnız ve hıçkırmadan yaptığım, en profesyonel eylemdir.
güçsüzlük ya da acizlik göstergesi değildir. aksine güçlülüğün göstergesidir, bir yerde taşar insan.
gözyaşının akması, hüzün sinir ve içinden çıkılamayan doğrularla karşılaşınca, yapılan hatalara bir nevi sitem veya hataları örtme biçimi, çokça rastladığımız.
gereklidir.
insan gerçek anlamda ya canı fiziksel olarak yandığında ağlar yada giden kişiye kal diyemediği için ağlar.
Ben 5 yaşımdan bu yana ağlamadım. Bir ağlarsam buralar sel olur ya (bkz.Ergun Plak) Nazlı'nın Niyazi ile evleneceğini sandığı için bu lafı etmiştir. iyi de etmiştir.
mentollü bir yaşam eğrisi üzerinde büküle büküle doğrulmayı gösteriyor insana; ağlamak, bazen.