bugün

sayıştay denetçileri derneği tarafından, 4 günlük seminerlerle anlatılan. 1500 tl'yi bayılan herkes bunu öğrenebilir (fiyatlara kdv dahil değildir. konaklama ve yemek fiyata dahil). ancak kerhaneciler şanslı gününüzdesiniz. bedavaya anlatıyorum. gerekenler:

1) öğrenci evinde yaşamak: anne babanın bulunmadığı bir hane olmalı.
2) evde sizi kınayacak birinin bulunmaması: yalnız yaşamak ya da ev arkadaşının en az sizin kadar pis ve boşvermiş olması.
3) tembel olmak: çoğunuz bu koşulu sağlıyorsunuz, detaya girmiyorum.
4) manita umudu olmaması: eve komşu teyze dahil hiçbir dişinin girme olasılığının bulunmaması.
5) aldırmazlık: pisliğe, mikroba alışık olmak, hiçbi şeyi siklememek.

sağda solda duyuyorum/okuyorum "aynı bardakta neskafe, sonra kola, fırsat bulunursa su, bazı geçeler bira içmek mümkün mü? neler yapmalıyız" diye. her şey disiplin kardeşim. yukarıdaki maddeleri harfiyen ama koyu bir disiplinle uygula bardak dile gelip isyan etmezse gel yüzüme tükür.
çoğu öğrencinin yaptığı. çay, kahve, kola üçlüsü bir bardaktan içildiğinde tadı bozmaz. tek sorun ayran gibi içeceklerdir. ayran bardağın son kullanma tarihidir.
bu işteki püf noktalarında birini atlamışız onu da paylaşalım.

bardağı kesinlikle suyla çalkalamayın. mesela sabah çay mı içtin, bekleyeceksin aga. sabır bu işin olmazsa olmazı. sonra dipte kalan azıcık çay kuruyacak, bardağa yapışacak. bundan sonra yeni sıvıyı koyacaksın. böylece her şeyden maksimum faydayı elde edersin artı bardağın dibindeki sıvı ekstra bir lezzet de katar. annelerimiz hep dibini ye en güzel yeri orası demedi mi? lütfen ya!

hepten insanlıktan çıkmıştık da bunu sözlükle paylaşmayaydık iyiydi. çok pis osuruyorum bi de lan ben. ohh be!
yurtta kalan öğrenci işidir. tek kupası vardır onunla cayı da icer, suyu da icer, limonata ve kolayı da. bardağın dibinde leke kuruyup rahatsız edene kadar yıkamaz bile.
su + diğer içecekler olabilir. Içtiğiniz tüm içeceklerde her içecekten sonra su içmek kaydı ile herşey içilebilir.
Öğrenci evinin vazgeçilmez bir geleneği.
bir öğrenci:

-ben ev arkadaşımla aynı bardaktan iki pipet sayesinde çeşitli sıvılar tüketiyoruz. öyle ki o üflüyor bardağa ben içime çekiyorum. son derece pis ve kirliyiz. banyoda o benim koltuk altımı traş ederken bende onun sırtını keseliyorum. bazen ayakkabımdan bim den aldığımız hazır işkembe çorbası bile içiyor, benimde en sevdiğim şey arkadaşımın atletinden süzdüğüm süzme yoğurttur. bazen sakız çiğnemekten yorulduğunda sakızı havaya tükürüyor bende yere düşmeden karabaş misali sakızı ağzımla havada yakalıyorum...

biz semra hocayla sevişiyoruz
aynı bardakta çeşitli sıvıların açıklaması "kokteyl" dir. hani böyle rengarenk felan.
(bkz: su bardağında çay içmek). her üniversitede gencinin başına gelen olaydır.