bugün

bir pink floyd albümü.
pink floyd un senfonik rock böyle yapılır niteliğindeki ve pink floydun müziği artık aştığının kanıtı olan şaheser.
(bkz: lulubelle 3)
aslında albümün adı önce roger waters ın önerisiyle the amazing pudding olarak düşünülmüştür. ancak grup elemanları bu isme ısınamamış, sonra bir bbc performansına hazırlandıkları sırada nick mason un gazetede okuduğu bir haberden esinlenerek "atom heart mother" isminde karar kılmışlardır. haber kalbine uranyumla çalışan bir pil takılan bir kadın hakkındadır.albümün çıkış tarihi 1970'dir. alan parsons un ses mühendisi olarak çalıştığı ilk pink floyd albümüdür. nitekim sahanda yumurta ve bilimum efektin yer aldığı "alan'ın saykodelik kahvaltısı" adlı şarkı ona ithaftır. albümün yaylı çalgılar düzenlemesi ron geesin e aittir. albüme adını veren şarkının grup tarafından canlı performansında en çok zorlandıkları şarkı olduğu bilinmektedir.
albümdeki tüm "eserlerin" listesi şu şekildedir:

1) Atom Heart Mother (David Gilmour/Roger Waters/Rick Wright/Nick Mason/Ron Geesin) - 23:44
2) If (Roger Waters) - 4:31
3) Summer '68 (Rick Wright) - 5:29
4) Fat Old Sun (David Gilmour) - 5:24
5) Alan's Psychedelic Breakfast (David Gilmour/Roger Waters/Rick Wright/Nick Mason) - 13:00

hepsi bir yana da, o atom heart mother nasıl bir olaydır, bunca zamandır hala idrak edemedim, ömrümün geri kalan kısmında da edebileceğimi sanmıyorum.

albüm hakkında bilgi için:
http://en.wikipedia.org/wiki/Atom_Heart_Mother
(bkz: uzaylı seni seviyorum)
(bkz: silence in the studio)
19. dakika 09. saniye ye dikkat edilmesi gereken şarkıdır. (uzaylı seni seviyorum) .
pink floyd'un kutsal kitabının ilk ve en uzun suresi. ilk 4 dakikalık ve son 5 dakikalık ayetleri ise bize pink floyd un nasıl bir grup olduğu hakkında fikir verir.
ne kadar uğraşırsam uğraşayım on dokuzuncu dakikanın dokuzuncu saniyesindeki "şey"i uzaylı seni seviyorum'a benzetemediğimdir. muhtemelen birisi çıkıp: "aa bakın lan burada uzaylı seni seviyorum diyor" dediği ve diğerleri de "aa evet abi ya, çok cool, peace in the universe, peace all over the universe" dediği için, onu ona ilk benzeten kişiyi buradan öpüyorum, helal olsun. oha yahu.
şarkının on dokuzuncu dakikanın dokuzuncu saniyesinde silence in the studio denmektedir. çünkü şarkı oralarda boka sarmış, herkes kafasına göre çalmaya başlamıştır. şef de duruma el koyma gereği hissetmiştir. dikkat ederseniz bu laftan sonra şarkı birden toparlanır. bu arada hep şarkı diye bahsettim ama bu şarkıdan daha başka bişeydir. başyapıt gibi, muhteşem gibi bişey.
tam adı:

Atom Heart Mother; Father's Shout - Breast Milky - Mother Fore - Funky Dung - Mind Your Throats Please - Remergence
olan, 23 dakika 44 saniyelik süper bir şey.
bi şarkı ne kadar güzel olabilirin 23 dakikalık hali, mükemmelliğin tanımı.

gözlerinizi kapatın ve dinleyin. işte budur üstad.
ilk başta 108 dakikalık bir kaydı yapılmış ve albüme konmak istenmiştir. ancak plak şirketinin itirazı üzerine 23 dakikaya indirilerek yapılan kayıt albümde yerini almıştır. 108 dakikalık versiyonu dinlemek yürek ister, bulunması da o kadar kolay değildir.
uykusuz bir bünyenin sabah sabah bol kafein eşliğinde, üstelik perdeleri kapalı kasvetli bir odada dinlememesi gereken şey.
ney? bilmiyorum.
nick mason: "her şey atomik bir kalp makinesiyle hayata bağlanmış hamile bir kadının gazete manşetine çıkmasıyla başladı. dünyanın annesini ya da dünyanın kalbini düşünmek istiyorsan ineklerle başlık arasındaki bağlantıyı da görürsün."
devam etse saatlerce günlerce hatta yıllarca dinlenebilecek parçadır. insanı kendinden geçirir. keza insanı kendinden geçirmeyen pink floyd parçasıda yoktur o ayrı.
Sanat nedir? evet işte budur sanat. 23 dakika 44 saniyelik sanat eseri.
bir echoes değildir , ama iyidir , can'dır , sistem karşıtı sözlere sahip pink floyd şaheseridir.
ömür boyu fonda çalsa insanlığın tarihini değiştirebilecek bir şarkı. yani ben en basit haliyle şarkı diyorum ama siz buna başka kutsal anlamlar yükleyin lütfen.
dinlerken düşünüp taşınıp doğru kararlar almanızı sağlayan parça.
şuan dinlediğim parça.

polonyalı bir hanım efendinin tavsiyesi üzerine ilk kez dinlemiştim. ezgileri bana onu hatırlatır. çok güzel bir parçadır. düşüncelere daldırır, deriince hemde...

özel bir şeyler var bunda... eminim.
Yapiminda alan parsons'in yer aldigi ilginc albumlerden biridir. Neden ilginc cunku albumu uzuncalardan dinlerseniz son sarki olan alan's psychedelic breakfast bitince sonsuza kadar suren su damlacigi sesi kalir geriye. Yani plak dondukce sonsuza kadar bu ses cikar. Cok ilginc degil mi. Alan parsons iste.