bugün
- cumaya gidenlerin çok azalması13
- antalya'ya abartılmış şehir diyen göt10
- uzağı göremeyen insan10
- istanbul suriyenin başkentidir9
- nickini google da aratınca çıkan ilk görsel10
- anın görüntüsü18
- pahalılıktan dolayı suriyeye dönen kadın8
- almanya8
- millet açsa neden kafeler tıklım tıklım11
- boşuna yaşıyorum hissi19
- icardi1905 silik olsun kampanyası38
- 26 nisan 2024 adana demirspor galatasaray maçı36
- kekeme olan biri doktor olurmu8
- türkiyede çok abartılan arabalar16
- azerileri çok seviyorum ne yapmalıyım13
- genç kızlıktan teyzeliğe geçiş13
- yakışıklı erkeği çirkin gösterecek şeyler19
- sözlük kızlarının don renkleri20
- kanınıza rengini verir misiniz15
- aristoteles'in orta yolu10
- arkadaşlar cumaya neden gelmediniz12
- sözlük erkeklerinin bugünkü kombinleri15
- patiswiss14
- integralin müfredettan kaldırılması12
- bir sözlük kızı ile yakınlaşmak16
- manyak olmaya karar verdim silik olsun kampanyası14
- ak partiliyi çok fena döven chp belediye başkanı18
- akrep burcu9
- bik bik moderatör olsun15
- 22 şubat 2024 sparta prag galatasaray maçı14
- birini donuzlayarak ceza vermek9
- kalbin sadece bir kişiyi seveceği saçmalığı10
- arkadaşlar biri var18
- karınıza range rover alır mısınız25
- kent lokantası niye bedava değil demek22
- avrupanın yarrağı yemesi yakındır19
- evlilik17
- ali erbaş9
- escort fiyatlarının güncellenmesi12
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi11
- modern kadinin ucuz ve kolay ulasilabilir olmasi17
- nervio'ya aşık olmak10
- balayını italyada yapmak isteyen nişanlı14
- futbolcu ismiyle nick almak14
- chp'li o tekin'in öcalan'ın fotosu ile pozu27
- demet akalın'ın zeka seviyesi12
- gina carano9
- icardi19059
- türkiye işçi partisi9
- ellerim bos gonlum hos9
yeni bir atasözü. manası boş şimdilik.
bal olmasını mı bekliyordunuz?
Bu judas denen yazar 50 sene önce de vasatın dibi entryler girerdi, şimdi baktım sildikleri hariç 19.000 tane entry girmiş ama yazarlığı zerre kadar ilerlememiş. Buraya ayırdığın zamanı kişisel gelişimine ayirsan belki daha mutlu olurdun.
Tanım: bokun tadına bakıp bal gibi lezzetli olduğunu düşünen yazarın yumurtladığı zırva.
Tanım: bokun tadına bakıp bal gibi lezzetli olduğunu düşünen yazarın yumurtladığı zırva.
Uyduruk tespit. Arılara pok atmayalım lütfen. Maalesef bu olay öyle değildir. Toplayıcı Arı, çiçeklerden topladığı nektarı, özel sindirim sisteminde fazlalık olan yemek borusuyla midesi arasındaki kursakta toplayıp (yaklaşık yarısı, kalanını kendisi için midesine aktarır) bir takım enzimlerle tekrar ağızdan kusarak işçi arılara aktarır. Kovandaki işçi arılar toplayıcı arılardan aldıkları nektarı yaklaşık 15-20 dakika boyunca geri çıkarıp tekrar içer. Bu süreçte enzim içeren salgılar nektarla karışmaya ve nektarın yapısındaki sakkaroz glikoza ve fruktoza dönüşmeye devam eder. Daha sonra kovandaki işçi arılar nektarı bal peteklerine aktarır. Ayrıca normalden büyük ve geniş kalın barsakları sayesinde uzun bir kış boyunca kovanı pislemeden yaşayabilirler.
--spoiler--
BAL ARININ DIŞKISI MIDIR?
Pek çok kimseler balı, arıların
dışkısı zanneder. Bu yanlış
düşünceyi gidermek için kısaca
arıların sindirim organından
ve balın nasıl yapıldığından
bahsetmek bir fazlalık olmaz
zannederim.
Arıların sindirim organı da
aşağı yukarı insanlarınki gibidir.
Ağız, yemek borusu. Kursak,
mide, ince kalın bağırsak
ve anustur. Bu sıralamada
insanlarınkinden fazla olarak
yemek borusu ile mide arasında
kursak vardır.
işte arılar, ağızları ile
aldıkları besin maddelerini,
göğüsleri boyunca uzanan
yemek borusu vasıtası ile
kursaklarına ulaştırırlar. Arılar
vücutlarının ihtiyacı için sarf
edecekleri besin maddelerini
kursaklarından midelerine
geçirirler. Bal yapacaklarını ise
bir müddet daha kursaklarında
tutarak, özel salgıları ile onu
bala dönüştürürler. Kursakta
bala dönüştürdükleri maddeyi
tekrar ağızlarına getirerek
diğer arılara verirler veya petek
gözlerine püskürterek orada
olgunlaşmasına terk ederler.
Örneğin, arı çiçekten çiçeğe
dolaşarak kursağını 100
miligram nektar ile doldurdu
ise, bunun 40 – 70 miligramını
kendi enerjisi için sarf eder, yani
midesine aktarır. Geri kalan 30
– 60 miligramını da kursağında
saklayarak petek gözlerine istif
eder.
Arıların kalın bağırsağının orta
kısmı biraz şişkince olduğundan
burada dışkılarını uzunca bir
müddet muhafaza edebilirler.
Bu sayededir ki, kışın uzun
zaman dışarı çıkmayan arılar,
kovanlarına pislemeyerek
havaların ısınmasını beklerler.
Nitekim, ilkbaharda arılar ilk
uçuşa çıktıklarında, uzaklara
gidecek fakat bu fırsatı
bulamayanlar kovanların civarına
ve hatta o sırada arılıkta gezinen
varsa onların üzerine bal mumu
renk ve kıvamında suluca
dışkılarını bırakırlar.
http://www.demokrattrakya...arinin-diskisi-midir.html
--spoiler--
Bal insanların çok eski zamanlardan beri şeker kaynağı olarak kullandığı bir besin. Bal büyük oranda şekerden oluşur. Ayrıca içinde enzimler, amino asitler, vitaminler, mineraller ve başka organik maddeler de vardır.
Bal arıları çiçekler tarafından üretilen nektarı bala dönüştürür. Nektar, çiçekli bitkilerin böcek ve kuş gibi canlıları kendilerine çekmelerine yardımcı olarak, tozlaşmada önemli rol oynar.
Nektar, çiçekli bitkilerde nektaryum olarak isimlendirilen yapılar tarafından salgılanır. Nektarın temel kaynağı fotosentez sonucu oluşan besin maddeleridir. Nektar büyük oranda sakkaroz, fruktoz ve glikozdan oluşur. içinde şekerin yanı sıra amino asit, lipit, organik asit gibi maddeler de vardır. Nektarın yapısındaki maddelerin türü ve miktarı bitkiden bitkiye değişir.
Toplayıcı arılar çiçeklerden topladıkları nektarı vücutlarındaki bal midesi olarak isimlendirilen bölgede depolar. Bu süreçte salgıladıkları bazı enzimler nektarın yapısındaki disakkaritlerin (özellikle sakkarozun) monosakkaritlere (glikoza ve fruktoza) parçalanmasını sağlar.
Toplayıcı arılar topladıkları nektarı kovandaki işçi arılara aktarır. Kovandaki işçi arılar toplayıcı arılardan aldıkları nektarı yaklaşık 15-20 dakika boyunca geri çıkarıp tekrar içer. Bu süreçte enzim içeren salgılar nektarla karışmaya ve nektarın yapısındaki sakkaroz glikoza ve fruktoza dönüşmeye devam eder. Daha sonra kovandaki işçi arılar nektarı bal peteklerine aktarır.
Balın en önemli özelliklerinden biri içindeki su oranının hayli düşük olmasıdır. Kovandaki işçi arılar kanatlarını çırparak kovanı havalandırır, bu da bal peteklerinde biriktirilen nektardaki fazla suyun buharlaşmasını sağlar. Böylece bitkiler tarafından salgılanan nektardaki su oranı %80 düzeyindeyken, bu oran balda %20’nin altına düşer. Nektarın bala dönüşümü 1-3 gün sürer.
Bal, zayıf asit özellikte bir maddedir. Bunun nedeni yapısındaki glukonik asit gibi organik asitlerdir. Balın tadı ve kokusu ise içindeki kolayca buharlaşabilen (uçucu) organik maddelere bağlıdır.
http://www.bilimgenc.tubi...isinda-hangi-maddeler-var
--spoiler--
görsel
--spoiler--
BAL ARININ DIŞKISI MIDIR?
Pek çok kimseler balı, arıların
dışkısı zanneder. Bu yanlış
düşünceyi gidermek için kısaca
arıların sindirim organından
ve balın nasıl yapıldığından
bahsetmek bir fazlalık olmaz
zannederim.
Arıların sindirim organı da
aşağı yukarı insanlarınki gibidir.
Ağız, yemek borusu. Kursak,
mide, ince kalın bağırsak
ve anustur. Bu sıralamada
insanlarınkinden fazla olarak
yemek borusu ile mide arasında
kursak vardır.
işte arılar, ağızları ile
aldıkları besin maddelerini,
göğüsleri boyunca uzanan
yemek borusu vasıtası ile
kursaklarına ulaştırırlar. Arılar
vücutlarının ihtiyacı için sarf
edecekleri besin maddelerini
kursaklarından midelerine
geçirirler. Bal yapacaklarını ise
bir müddet daha kursaklarında
tutarak, özel salgıları ile onu
bala dönüştürürler. Kursakta
bala dönüştürdükleri maddeyi
tekrar ağızlarına getirerek
diğer arılara verirler veya petek
gözlerine püskürterek orada
olgunlaşmasına terk ederler.
Örneğin, arı çiçekten çiçeğe
dolaşarak kursağını 100
miligram nektar ile doldurdu
ise, bunun 40 – 70 miligramını
kendi enerjisi için sarf eder, yani
midesine aktarır. Geri kalan 30
– 60 miligramını da kursağında
saklayarak petek gözlerine istif
eder.
Arıların kalın bağırsağının orta
kısmı biraz şişkince olduğundan
burada dışkılarını uzunca bir
müddet muhafaza edebilirler.
Bu sayededir ki, kışın uzun
zaman dışarı çıkmayan arılar,
kovanlarına pislemeyerek
havaların ısınmasını beklerler.
Nitekim, ilkbaharda arılar ilk
uçuşa çıktıklarında, uzaklara
gidecek fakat bu fırsatı
bulamayanlar kovanların civarına
ve hatta o sırada arılıkta gezinen
varsa onların üzerine bal mumu
renk ve kıvamında suluca
dışkılarını bırakırlar.
http://www.demokrattrakya...arinin-diskisi-midir.html
--spoiler--
Bal insanların çok eski zamanlardan beri şeker kaynağı olarak kullandığı bir besin. Bal büyük oranda şekerden oluşur. Ayrıca içinde enzimler, amino asitler, vitaminler, mineraller ve başka organik maddeler de vardır.
Bal arıları çiçekler tarafından üretilen nektarı bala dönüştürür. Nektar, çiçekli bitkilerin böcek ve kuş gibi canlıları kendilerine çekmelerine yardımcı olarak, tozlaşmada önemli rol oynar.
Nektar, çiçekli bitkilerde nektaryum olarak isimlendirilen yapılar tarafından salgılanır. Nektarın temel kaynağı fotosentez sonucu oluşan besin maddeleridir. Nektar büyük oranda sakkaroz, fruktoz ve glikozdan oluşur. içinde şekerin yanı sıra amino asit, lipit, organik asit gibi maddeler de vardır. Nektarın yapısındaki maddelerin türü ve miktarı bitkiden bitkiye değişir.
Toplayıcı arılar çiçeklerden topladıkları nektarı vücutlarındaki bal midesi olarak isimlendirilen bölgede depolar. Bu süreçte salgıladıkları bazı enzimler nektarın yapısındaki disakkaritlerin (özellikle sakkarozun) monosakkaritlere (glikoza ve fruktoza) parçalanmasını sağlar.
Toplayıcı arılar topladıkları nektarı kovandaki işçi arılara aktarır. Kovandaki işçi arılar toplayıcı arılardan aldıkları nektarı yaklaşık 15-20 dakika boyunca geri çıkarıp tekrar içer. Bu süreçte enzim içeren salgılar nektarla karışmaya ve nektarın yapısındaki sakkaroz glikoza ve fruktoza dönüşmeye devam eder. Daha sonra kovandaki işçi arılar nektarı bal peteklerine aktarır.
Balın en önemli özelliklerinden biri içindeki su oranının hayli düşük olmasıdır. Kovandaki işçi arılar kanatlarını çırparak kovanı havalandırır, bu da bal peteklerinde biriktirilen nektardaki fazla suyun buharlaşmasını sağlar. Böylece bitkiler tarafından salgılanan nektardaki su oranı %80 düzeyindeyken, bu oran balda %20’nin altına düşer. Nektarın bala dönüşümü 1-3 gün sürer.
Bal, zayıf asit özellikte bir maddedir. Bunun nedeni yapısındaki glukonik asit gibi organik asitlerdir. Balın tadı ve kokusu ise içindeki kolayca buharlaşabilen (uçucu) organik maddelere bağlıdır.
http://www.bilimgenc.tubi...isinda-hangi-maddeler-var
--spoiler--
görsel
Olmamış bu atasözü, yeniden yap.
Arılar sıçmaz, kusar cahil herif.
Arılar sıçmaz, kusar cahil herif.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar