bugün

karın ve karın boşluğu veyahut o bölgelerle bi bağlantısı olan durum.

ne zaman balkonun taş duvarına o bölgelerimi dayayıp aşşağa doğru baksam anlık bi mutsuzluk çöker.

hayat çok garip, vapurlar falan.
mayıs ayında( plajdan bir ay önce), otobüse koşarken göbeğinizin ya da baldırınızın normalin üzerinde sallandığını hissedip yavaşladığınız anda çökendir. aynı çöken, yavaşladıktan sonra otobüsü kaçırınca tekrar çöker.
aniden, durup dururken içinize çöken mutsuzluktur. yaşam enerjiniz bir pipetle emilmiş gibi olursunuz. hiçbir şey yapasınız kalmaz bir anda.
ilginçtir.
havalardandır.
kumandanın üstüne oturmak gibi bişeydir.

mide kısmınız taş gibi olur şişersiniz, çarpıntınız olabilir, nefesiniz yetmez. kısacası Allah belanızı vermiştir gibi bişeydir. Allah kimsenin başına vermesin mazaallah.
sevgiliniz huysuzsa ve sık sık yaşıyorsa ve hala o kızlaysan seviyosundur.
insanın bir şeye karşı olan tüm hevesini alan götüren mutsuzluktur.
düşünme sonucudur.
bir şeyleri, birilerini özleyen insanın yaşadığı durumdur.

edit: imla
benim için günler, haftalar, aylar süren anlardır.
amacı anlaşılmayan bir anda boşluğa sürükleyen, aklınıza iyi şeyler getirmeye çalışmanıza sebebiyet veren durum. çok kısa sürse de yankıları devam ediyor hale gelirse sıkıntıdır. fazla takılmamak lazım.
Allah belasını versindir. Bu ya bu ne!
Sürekli olarak tekrar eden döngünün son ve en sancılı adımı.. Genelde bu adımdan sonra dibi gördüğün için yükselmekten başka çare kalmıyor.. arkası aydınlık diyebilirim ama her seferinde bu noktada tıkanıp kalıyorum...