bugün

öyledir. monoton tasarımlıdır. Asla bir istanbul değildir, olamayacaktır da.

başkent olmak istanbul'un artık hakkıdır.
katılmadığım önerme.

güzeldir ankara, tro kartvizitlerinden oluşan bitki örtüsü, kızılay ın falda iddialı olduğunu çığırtan kafeleri, sincan ın oralarda bahçeli evlerde mangal eşliğinde gastronomi yolculukları, ben seviyorum arkadaş o şehri,

neresi olsa istanbul dan iyidir gençler...
Öyle olsa ne olur koynuna mı alacaksın hedesi.

Olum sikik beyninizden ne geçiyor sizin.
biraz necati bey, kızılay, biraz gölbaşı, gençlik parkı, olmazsa olmaz atamızın kabri, gerisini koy ver gitsin...

zaten ben önce belediye başkanına bakarım adam mı diye bir şehre bakmadan önce!
yaklaşık 10 senedir ankarada yasiyorum. gayet yasanabilecek bir sehir, tek sorun biraz fazla kirli olması. burdan ankarada yasayan hemserilerime sesleniyorum cöplerinizi yere atmayın.
Yapmayın abi ya bak üniversite için gelebilirim umarım iyidir.
doğdum büyüdüm 22 yaşındayım. Ankara' ya gelmeyin.

Bir tost tavsiyesi.
olmayandır,

(#30410944)

al bak bura bizim kapının önü, cennet gibi gözümde.

beğenmeyen de gitsin oğlum.allah allah.
Icinde cok fazla park bulundurdugu goz onune alinirsa yanliş,
Kurakligi dusunulurse dogru olan önerme.
ankara'da yaşayan birçok kişinin katılacağı önerme. ancak çoğu bilmez pişman olacağını..

yaşarken anlamazsın kıymetini, abuk subuk bir şehir aklını başına getirir. sonra gözünde tüter de tüter..
ah be ankara...
beni çeken özelliği de bu zaten: çirkin, soğuk, yalnız, ve yeri-göğü gri bir şehir olması. zira ben de öyleyim, hayat beni öyle olmaya zorladı. efendi olmaya çalışan o "eski", saf ve temiz aşkı yaşamak isteyen beni, hayatını yıkmayı bile göze alabilecek beni bir sokak köpeği gibi bir kenara fırlattı ve karşıma bile çıkamadı. ortada bir suçlu bile bulamadım. hayat çok zalim leyla'lar sadece figüran...

isteseniz de sizin yüzünüze bir kerecik dahi olsa bakmayan, elinizi tutmayan, omzunuza yaslanmayan; sizi istemeyen leyla'ya kıyamıyor, suçlayamıyorsunuz.

velhasıl dostlar kişiliğime, ruhuma, fikrime... her şeyime uyuyor bu berbat şehir. yalnızlığı özlüyorum: yalnız ölmek pahasına yalnızlığı...
höst layn. çayı püskürttüm ekrana. tövbe diyin çarpılırsınız. türkiyenin pek çok yerini bilen biri olarak diyebilirim ki türkiyedeki en yaşanabilir büyükşehir ankaradır. bir kere insanı iyi. yahu memur şehri işinde gücünde insanlar hepsi ne turistik yerlerdeki gibi gavatlara nede istanbuldaki gibi kalabalığa gelen boş beleş insana rastlamazsınız.
Denizimiz yok diye yada ne biliyim öyle çok sanatsal bir mimari yapımız yok diye çirkin demeyiniz. Zira bu şehrin ruhu güzel. Bu şehre ancak işi düşen insan gelir. Eğer değerini anlarsa da bir daha gitmek istemez.
Ankara'yı sevmek, ankara'da sevilecek tek şeyin Ankara olduğunu bilmektir gardaş.
ankara, yıllardır türkiye'nin en yaşanabilir şehri seçiliyor. ayrıca türkiye'nin başkentidir. ve bence ankara türkiye'nin de en güzel şehridir. neticede nedense en çok ankara'ya çamur atılıyor. bu da ankara'nın doğru yerde olduğunu gösterir.

ayrıca eğitim, sağlık, kamu hizmetleri gibi alanlarda da en iyi imkanlar ankara'da olduğuna göre ve ankara her yıl kendi nüfusuna oranla istanbul'dan daha hızlı büyüdüğüne göre yine ankara'nın doğru yolda olduğunu anlayabiliriz. ankara'nın şu an 5,5 milyon nüfusu var ve hızla büyümeye devam ediyor. istanbul'u yakında geçeceğine şüphe yoktur. artık kimse kız kulesi'ne, topkapı sarayı'na bakmıyor. teknoloji ve inovasyona bakıyor ki bu da türkiye'de en fazla ankara'da mevcut. ülkedeki önemli teknoloji ve ar-ge kuruluşlarının çoğu ankara'da ayrıca ülkenin en büyük holdingi olan koç holding gibi birçok önemli şirket de ankara kökenlidir.

bu ve sayısız sebepler bize gösteriyor ki daha kentsel dönüşümünü tamamlayamamış bir istanbul'un ve aynı zamanda çarpık kentleşmenin olduğu böyle bir şehrin, yeni ve modern altyapısı, yolları, binaları, parkları, göletleriyle beliren ankara'ya karşı artık bir şansı kalmadı. Ankara her şekilde gelişecektir çünkü etrafında bir sürü boş yer var. ama istanbul dolacağı kadar doldu artık yer kalmadı. bu yüzden nüfus artık ankara, eskişehir, antalya gibi yerlere kaymaya başladı.

inanın bana istanbul'un o apartmanlarla dolu ve gecekondulardan teşekkül eden %80'i modern olmayan yapısını artık kimse tarihi diye yutmayacaktır. ama ankara'da yepyeni ve farklı bir şehircilik anlayışı olduğu için ankara'ya çirkin demek haksızlık olur. ankara çirkinse diğerleri ölmüş demektir. isteseniz de istemeseniz de bir gün bağcılar'dan dışarı çıkıp da ankara'ya gelirseniz buraya laf atmanın ne denli yanlış olduğunu anlarsınız. yoksa bekara karı boşamak kolay.
ankara güzellikle değil, ruhuyla ve insanlarıyla değerlendirilecek bir şehir. Güzellik değil. Daha gerçek insanlar, şehir üzerine bişey yok, şehrin ruhu var, insan var, bağ var. (bkz: ankaranın bağları)
O değilde neden sokaklarda travesti kartları var? Ayrıca bir travesti neden kart bastırır ki.
ülkemin 81 ili de ayrı bir güzeldir.
ankara da öyle; dini mimari eserleri, yöresel yemekleri, tarihi anlı şanlı kahramanlarla dolu , ülkenin şerefini kurtarmak isteyen heyeti temsiliyenin uygun gördüğü ilk başkentimiz ; görebilene harikalarla dolu bir şehirdir. bu tanimım esasında 81 ilimizin tamamı için ortak bir tanim olmakla beraber ankara için de geçerlidir.
yok mu hiç eleştirilecek yönü.. zibilyon tane ! ama eleştiri yaparken vatan topragi olduğunu unutmadan yapalım şehirlerimize elestirimizi.
heryer resmiyet askeriye bürokrasi kokuyo olabilir, ama hacı bayramı veli hz. de var orda, kurtuluş savaşımızın smgeleriyle kaynıyor.. 1. ve 2. meclisleri , yunanlarin top sesleriyle yankılanan polatlısı ..
anladınız siz onu.
doğru tespit.
Türkiye'de en yasanilabilir Büyükşehir diyeni de gördük. Söze gerek yok.

3 milyon nüfuslu bursa, 2 küsur milyonluk antalya kasaba zaten evet.