bugün

anıtkabir.
kuru ayaz.
beyaz kış.
sarı yaz.
hitit.
kale.
opera.
güzellik.
medeniyet.
kuru ayaz.
Başkent..
anıtkabir
atakule
7. cadde
kugulupark
hacettepe
gazi üniversitesi
annem
babam
dedelerim
anneannem
babaannem
halam
eniştem
kuzenlerim
dayım

aşağı ayrancı
yukarı ayrancı
etlik
tunalı hilmi
arjantin caddesi
kızılay
ankamall
ve tabi ki, anıtkabir
- takılıyoz semtte la bizim bebelerle

repliği.
(bkz: rumeli işkembecisi).
Kızılay, olgunlar, güven park ve anıtkabir.
bizim ev.
Kızılay, gençlik parkı, istasyon, karanfil, 2 senelik hasret, kavuşma, memleket.
boş zaman,sıkıntı ve saçma özenti yaratıklar...
(bkz: behzat ç)
(bkz: gölbaşı)
altındağ'ın tam önünde ki 4 adet dev blok.
altındağ'ın altından değilde gecekondulardan oluşması.
siteler'de site değil de mobilyacıların olması.
eskişehir ve istanbul yolunun dayanılmaz cazibesi.
kızılay sakarya caddesi.
yilmaz erdogan - ankara siiri.
Önce ANITKABiR
*meclis ve bürokrasi
*sakarya-bira
*gece çıkan enfes kokoreççiler
*üniversiteler (bkz: Gazi Üniversitesi)
hoşdere caddesinde bitmek tükenmek bilmeyen asfalt çalışması.
seymen, misket, kale, anıtkabir, bürokrasi gibi terimler ankara'yı tanımlamak için yeterlidir.
gri kocaman bir şehir. adam başı sikim sonik avm ler. bitmek tükenmek bilmeyen yol çalışmaları, peyzaj çalışmaları vs ama inanmazsın özleniyor şehir, ilginçtir.
(bkz: mke ankaragücü)
tunalı kıtırda geçen günler, içilen biralar, ilk sevgli, veda günleri ve daha niceleri...

not:pek yakında istanbula taşınmak zorunda kalacak olan birinin daha şimdiden burnunda tüten hatıralardır.
bebe kelimesinin krolarla alakalı olduğunu sananlara, ankara denilince akla gelebilecek şeyler listesinin en başında bulunabilecek 'bi sus la bebe' cümlesini armağan ederim.

insan olun biraz
bir şehri bi türlü sevemezsin..
Yalnizlik omur boyu.
metro'dan ankaray'a koşan insanlar.