ahzab suresi 36 ayet

o zaman ve o milletle ilgili ve sınırlı bir ayettir. sonrasında ihtilafa düşülen işlerde esas olan takvayı tedbiri elden bırakmamaktır. aynı kitapta 'onlar bir milletti geldi geçtiler siz şimdi kendinizden mesulsünüz' de yazar.

--spoiler--

Onlar gelip geçmiş bir ümmettir. Onların kazandıkları kendilerinin, sizin kazandıklarınız sizindir. Siz onların yaptıklarından sorumlu tutulacak değilsiniz.
--spoiler--

(bkz: bakara suresi 134 ayet)*

seçme seçilme hakkı kısıtlaması ile alakası olmayan ayettir.

en güzel ayetlerdendir.
hayat hükümler üzerine oturur ve müslümanın hüküm vericisi allah'tır, peygamberdir. sizin kimdir? hangi evrensel akıla tapıyorsun yerine neyi koyuyor ve tapıyorsun? evet bunları söylemeli, konuşmalı. çünkü hyat boşluk kabul etmez... bir konuda allah hüküm vermişse o konuda müslümana itaat düşer. hikmetini anlamak için çabalaması güzel bir şeydir. mesele bu hükümlerin üstüne hüküm konularak dinin müdahale etmediği alanlara, yani insanı özgür bıraktığı alanlara karışmaktır. din ahlak ilkelerini ortaya koyar ve bazı konularda keskindir bazılarında bilerek serbesti bırakmıştır. senin taptığın şey ne? senin hayat ölçün nedir? yerine neyi koydun?

Allah la kul arasına girebileceğini yazmıyor sonuçta. kuralı artık biliyorsun ona göre davran başka bir sonuç yok. bu ayeti kullanda mileti sömür yorumu çıkmaz buradan. allah a karşı dine karşı şahsi sorumluluk var , bu ayeti kullanıp şahsa karşı sorumluluk ve yetkilendirme yok.

bu surenin birde 50. ayeti var ki çok enteresan.

--spoiler--
elinin altında bulunan cariyeleri,
amcanın,
halanın,
dayının
ve
teyzenin
seninle beraber göç eden kızlarını sana helâl kıldık.
--spoiler--

şeklinde devam eder.