bugün

özür dile, büyüklük sende kalsın aforizmasının başka bir tezahürü.
Affetmek, artık onu düşünmeyerek, önemsemeyerek, kafadan silerek, kişinin kendisi kafasını boşaltmasıdır. karşısındakini kaale almayıp, onu kendisine karşı değersiz hissettirmesidir.
doğru söze ne denir ki?
sağımız solumuz pişkinlerle doluyken pek de işe yaramayacak olan sözdür. affedersin, yüzsüz adam/kadın yine yapar aynı şeyi, sonra suratında pişkin bir sırıtışla gelir yanına yine affet diye. intikam mı alıyorsun enayilik mi ediyorsun bilemezsin...
affetmekten başka bir çare kalınmadığı durum. bir nevi züğürt tesellisi.
affetmek erdemli insanlar için geçerlidir,erdemli insanlar kin ve nefret beslemezler.
akla sagopa kajmer'in bir aforizmasını getirir. (bkz: affetmek en asil intikam)
affetmek bir yüceliktir bazen, bazen de kibir.
affınız intikamsa, affınızın lüzumu yoktur.
Affetmek egolarından sıyrılmış ulu insan eylemidir ve bilgelikleriyle sizi ezip geçerler.
Birinin hatasını affedecek kadar iyi ama o hatayı hiç işlenmemiş sayacak kadar aptal değillerdir.
bir insanı affetmek ya da affetmemek diye bir seçenek sunmam açıkçası, olaylara pek takılmam ben. çünkü vakit nakittir, oyalanamam saçma sapan egolar ile.