bugün

genc sivillerin sitesinde yer alan taraf gazetesinde perşembeleri yayınlanan yazı dizisinden bir bölüm.

harika ironilerle dolu komik güzel bir yazı.
Açın Youtube u

SORU: Sivilay Ablacığım, Atatürk e hakaret eden Yunanca bir klipten dolayı Youtube hala kapalı. Almanya daki kız kardeşim, yeni doğan bebeğinin görüntülerini yaşlı anneme izletmek için Youtube a yükledi ama izlemek ne mümkün. Çocuk neredeyse okul çağına gelecek, biz daha bir ingaa deyişini duyamadık. Eğer Youtube Türkiye de bir genel müdürlük düzeyinde temsilcilik açmazsa Türk yargı sistemi bunu bir hakaret sayıp temelli kapatacakmış.
Rica ediyoruz, Youtube un merkezi ile görüşün de bizim yargıçları adam yerine koyan bir genel müdürlük açsınlar. Çok teşekkürler (Nuri Parlak Kırşehir)

CEVAP: Sevgili Nuri, bu konuya temas etme fırsatı bana verdiğin için çok teşekkür ederim. Youtube, genel müdürlük değil, genel merkezini Ankara ya, Yargıtay binasının karşısına bile taşısa yine de değişen bir şey olmaz. O nedenle çabalarımızın boş gitmemesi için mesajlarımızı bizim yargıçlara yöneltmeliyiz.

Atatürk e hakaret eden Yunanca klip masalını artık bir kenara bırakalım. Hepimiz kocaman insanlarız, birbirimizi kandırmayalım. Bizim yargıçlar arasında neredeyse ingilizce bilen yok, dünyada on milyon insanın konuştuğu Yunancayı nereden bilsin.

Topu topu 25 30 hit almış bir Yunanca klip bahaneydi. Sitenin kapatılmasının nedeni, önce Youtube a, sonra kamuoyuna bomba gibi düşen çeşitli devlet görevlilerinin dehşet verici konuşmaları ve gizli kamera kayıtlarıydı. Şimdi bu konuşmalar, bu görüntüler her yerde. Geçmiş olsun.

Sevgili savcı çocuklarım. Artık Youtube u rahat bırakın. Taraf gibi gazeteler açıkken Youtube u kapalı tutmanın bir manası kalmadı. Açın Youtube u. Boşu boşuna dünyaya kepaze olmayalım daha fazla.

Keneleri kim gönderiyor?

SORU: Muhterem Sivilay Abla, eskiden keneden ölen kimsenin haberini duymazdık. Şimdi neredeyse her gün bir kişinin kene ısırmasından hastaneye kaldırıldığını duyuyoruz.

Diyorlar ki Amerika bayraklı bir uçaktan çuvallar dolusu keneler Türkiye üzerine bırakılmış. Her kötülük dışardan geliyor. Dış dünya olmasaydı ne kadar mutlu bir ülke olurduk. Bu yabancıların şerrinden nasıl korunabiliriz? (Orkun Tansel - Aydın)

CEVAP: Sevgili Orkun, hiç duydun mu bilmiyorum ama güzel Türkçemizde kene gibi yapışmak diye bir deyim vardır. Demek ki bu dünyada daha önce de insanları ısıran, ne yaparsan yap yapıştığı yerden düşmeyen bir hayvan olarak kene vardı. Bağda bahçede; akrep ya da engerek yılanı sokmasından olduğu gibi kene ısırmasından da hastaneye kaldırılanlar hatta Allah korusun, hayatını kaybedenler oluyordu. Bugünlerde bir miktar çoğalmış olabilir ancak bu durum bizi piknik yapmaktan, çıplak ayak toprağa basmaktan alıkoyuyor, Amerikan uçaklarıyla göklerden başımıza yağdırılan bir tabii afet olarak algılamamıza neden oluyorsa bu işin içinde başka bir iş var demektir.

Benim aklıma en çok yatan komplo teorisi, bu kenelerin Akmerkez, Kanyon, Armada, istinye Park, Capitol gibi alış veriş merkezleri tarafından yayılmış olma ihtimali. Keneler sayesinde Bebek Parkında gezinti yapmaktan bile vazgeçmiş beyaz Türkler artık nefes almak için dahi alış veriş merkezilerine sığınıyorlar. Bu da benim teorimin uçaklarla yer yüzüne kene bırakılması teorisinden daha sağlam kılıyor.

Ah bir Taraf olsak !
SORU: Sevgili Sivilay Abla, geçenlerde Hürriyet gazetesinde okudum. Siz Taraf olarak krediler alıyormuşsunuz. Yaptığınız haberlerin karşılığında çok para yiyormuşsunuz. Siz gerektiğinde kendisini bile acımasızca eleştirebilen yüce bir şahsiyetsiniz. Bu okuduklarım doğru mu? Yoksa ben Hürriyet in yalancısı mıyım? (Yaşar Yılmaz)

CEVAP: Sevgili Yaşar, Taraf, çalışanlarını parmakla sayabileceğin, çalışma mekanını elinle arşınlayabileceğin küçük bir gazete. Biz şimdi var gücümüzle yemeye başlasak 2110 yılına kadar Hürriyet ve ailesine bu konuda yetişemeyiz.

Büyük büyük babaannemin hep söylediği bir söz vardı. insan başkalarını kendisi gibi bilir diye. Bu zamana kadar attığı her manşeti, yaptığı her haberi nakite çevirmede ustalaşmış bir gazetenin, bizim cesur habercilikle başına oturduğumuz pınarı boşa akıttığımıza ikna olmasını da beklemiyorum. Ancak Taraf ın haberciliğinin kaç para getireceğini net olarak hesap edip iç geçirdiklerine ise eminim.

http://www.gencsiviller.n...artikel.php?artikel_id=36