bugün

çerkezlerle akraba bir kafkas halkı.

bunlar çerkezlerle soy birliği içinde olsalar da kültür olarak kıyaslanamayacak kadar gelişmişlerdir..bunun sebebi çerkez boylarının denizden uzakta dağların arasında dışa kapalı bir hayat sürmeleridir.

abhazların ise daha kıyı bölgelerde yunan,roma,hristiyan ermeni ve gürcülerle iç içe yaşaması ticaret ve yazılı kültür alanında gelişmeleridir.kıyı halkları her zaman daha uygardır.ayrıca bunlar gürcülerle ortak krallık da kurmuş siyaseti de öğrenmişlerdir.çerkezler ticareti sevmedikleri gibi, siyasete de ilgi duymamışlardır.ancak soydaştırlar.
şöyle güzel bir şarkıları vardır;

https://www.youtube.com/watch?v=UY9VUNxLe9E
Açba hanedanının 780’lre Abhazya Krallığı’nı kurması ve bölgenin Bizans egemenliğinden çıkmasından sonra Abhazya bağımsız bir devlet haline geldi.
Yerel soylular, yöneticiler ve eğitimli sınıf yazı ve kültür dili olarak Abhazcayı kullanmaya başladı. 690'lardan itibaren 250 yıl kadar Geç-ba,pha hanedanı tarafindan yönetildi. Bugünkü Gagra şehrinin kuzeyi Kuzlupha bölgesindeki terk kent baskentleriydi.
900-1100 yılları arasında Kıpçak Türkleriyle federasyon oluşturup Osetlerle savaştılar.
Abhazya Gürcistan Krallığı döneminde Gürcistanın bir parçasıydı.
Abhazya, 1860’larda Ruslar’ın denetimi altına girdi ve Ruslar tarafından Abhazlara soykırım uygulandı. 1864’te de Abhazlar Ruslar tarafından diğer Kafkas halklarıyla birlikte Osmanlı topraklarına kaçtılar.

Abhazya, 1917 Devriminden sonra, kendisi de bir Gürcü olan Sovyet Lideri Stalinin türlü zorbalıklarıyla Demokratik Gürcistan Cumhuriyeti’ne dahil edildi.
1921’de Gürcistan’a Kızıl Ordunun girmesinin ardından Abhazya, Gürcistan SSC içinde ayrı bir Abhazya Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti idi. Statüsü 1931 yılında Gürcistan SSC içinde özerk cumhuriyete indirildi.
Sovyetler Birliği döneminde, tarım ve turizmin gelişmesine bağlı olarak Abhazya’daki Ermeni, Rus ve Gürcü nüfusu iyice arttı. Abhazca okullar neredeyse kapanma noktasına geldi.
1989 sayımına göre Abhazya’da yalnızca 94.000 Abhaz vardı ve bu da özerk cumhuriyetin nüfusunun %18’ini oluşturuyordu. Geri kalan nüfusun büyük bölümü Gürcüler (%45), Ermeniler (%15) ve Ruslar’dan (%14) meydana geliyordu.

1992-1993’te Abhazya Özerk Cumhuriyetinin bağımsızlığını ilan etmesi ile çıkan savaşta Gürcü Ordusu ve gönüllü halk birlikleri Abhazya’ya girdi ve anayasal düzeni geri sağladı. Ama dünyanın çeşitli yerlerinden gönüllü olarak gelen Abhaz, kuzey kafkas kökenli teröristler, ermeni gönüllüler, dağlı halkların ve Rus ordusunun yardımıyla gürcü askerlerinin büyük ve çok ağır bir yenilgiye uğratmışlardır.
Sonrasında Gürcü halkına uygulanan katliamla Abhaz nüfusu oranı %45’e değin yükselmiştir.
Bugün Abhazya’nın geri kalan nüfusu ise Ruslar, Ermeniler, Gürcüler (yalnızca Gali bölgesinde), Yunanlılar ve Yahudilerden oluşmaktadır.
Bugün Abhazya nüfusunun 300.000 dolayında olduğu söylenmekle birlikte, kesin sayının ne kadar olduğu bilinmemektedir ve Abhazlar topraklarında Rus birliklerini ağırlamaktadırlar.

Abhazlar, Ortodoks Hıristiyan ve Sünni Müslüman olarak iki dinsel gruba ayrılır. Öte yandan pagan döneminden kalma inançların güçlü biçimde korunduğu görülür. Bölgede Hıristiyanlık, Bizans imparatoru I.iustinianus döneminde, 6.yüzyılda yayıldı.

16.yüzyılda Osmanlı din görevlilerinin ve Adigelerin etkisiyle bölgeye islam dini de girdi. Bölge büyük ölçüde Müslümanlaştı, ancak 1860’larda Müslümanlar göç etmek zorunda kalınca Hıristiyanlar çoğunluk haline geldi.
çerkez boyu mudur, yoksa çerkezlere en yakın ırk mı bilemiyorum ama kadınları çerkezlerden daha güzel ve genelde sarışın ve açık renk kaşlı çerkezlerin aksine bunlarda koyu saç beyaz ten kombinasyonu da çok görülüyor.
bugün güney anadoluda da abhaz kökenliler mevcuttur.
bir de erken çöktükleri ve olduğundan yaşlı görünmeye başladıkları söylenir.