bugün

insanlarin kabul etmesi gerekendir. simdi issizlik dunya nufusu ile artmakta ve kira fiyatlari daire azligindan firlamadadir. ee ozaman daha cok bina dikelim demekle olmuyor bu isler. yesil alanlari azaldikca acligi cogaltiyoruz, dunya yi collestirip beton yiginina ceviriyoruz. bu yuzden dunya yasayanlar icin daha iyi bir yer e donmesi icin, en erken 40 yasina kadar herkes yasasin. hem 40 ina kadar yasadin daha neyine yetmiyor? baska ulkeleri somurerek daha iyiye de gitmez bu durum. siz yine beni dinleyin.
15 yaşında annesini babasını sevmeyen vefasız ergen söylemi.
15 yaşlarında bizde öyle düşünüyoduk.
katıldığım önermedir. kısa yaşa mutlu öl mantığını güdersek dünya daha güzel olabilir.
düşününce mantıksızlığın dibine vuran gerekliliktir. şimdi biraz düşün, bir insan 30 yaşında evleniyor. 32-33 yaşında çocuğu oluyor diyelim. 7 yaşındayken anne ve babası ölüyor bu çocuğun. sonra ömrünün geri kalan 33 yılı bu çocukta nasıl olur? evlenmez, çocuk yapmaz ki kendi yaşadıklarını yaşamasın diye çocuğu. dolayısıyla ne olur? dünya nüfusu hızlı bir şekilde yerin dibini görür. eh bir süre sonra gelecek canlılarda anlatır "2000li yıllarda insan diye bir tabir edilen canlılar yaşıyormuş. nesilleri yok olmuş". hoş bir şey mi bu?
(bkz: die young)
yanlış bir önermedir. Çünkü topraklarında yaşadığımız ülkede insanlar 50, 60, 70, 80... yaşlarında emekli oluyorlar. Oysa ki onlar emekli maaşlarıyla kıyıya bir balıkçı barakası yapıp ömürlerini organik tarımla daim ettirecek insanlar. Ölmek için çok geç yaşamak için çok erken.
haklı önermedir. ilk 20 yıl boşuna geçti, bir 20 yıl daha boş geçse de ölsek. koymaz yani. annem babam öldüğümü görmesin yeter.